Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava 6183 sayılı AATUHK'nun 79. maddesi gereğince açılmış menfi tespit istemine ilişkindir. 6183 sayılı Yasa'nın 79. maddesinde "Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır" şeklinde ifade edildiği üzere, haciz ihbarnamesine 7 günlük sürede itiraz etmeyen üçüncü kişilerin 1 yıl içinde açacağı menfi tespit davalarının genel mahkemelerde bakılacağı öngörülmüştür. 6100 sayılı HMK’nın ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile 01/07/2012 tarihinden itibaren açılan davalarda artık asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişki iş bölümü değil görev ilişkisi olup, somut olayda da dava bu tarihten sonra 21/07/2015 tarihinde 6183 sayılı Yasa'nın 79/4. maddesine dayanılarak açılmış...

G E R E K Ç E: Uyuşmazlık, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun'un 79. maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davasında,tedbiren hacizlerin kaldırılmasına yönelik geçici hukuki koruma tedbirinin reddinden kaynaklanmaktadır....

Maddesi gereği, dava dışı Ali İhsan Tutan'ın 10.0000,00 TL kendisine borcu olması nedeniyle, müvekkilinden üçüncü şahıs olarak amme alacağının tahsili için e tebligat üzerinden haciz ihtarı gönderildiğini, E tebligat müvekkili tarafından 7 gün süre dolduktan sonra T6 itiraz dilekçesi ve ödeme belgelerini sunmuş ise de, ilgili davalı T6 itiraz hakkının süresinde kullanılmaması nedeniyle, müvekkili borçlu olarak görmekte olduklarını, açılan bu davanın yargılaması sırasında halen haciz tehdidi altında olduklarını, müvekkilinin ticari itibarı ve hesaplarını kullanmaması durumunda telafisi imkansız zararlarla karşı karşıya kalacağından; 6183 sayılı kanunun 10....

Maddesi gereği, dava dışı Ali İhsan Tutan'ın 10.0000,00 TL kendisine borcu olması nedeniyle, müvekkilinden üçüncü şahıs olarak amme alacağının tahsili için e tebligat üzerinden haciz ihtarı gönderildiğini, E tebligat müvekkili tarafından 7 gün süre dolduktan sonra T6 itiraz dilekçesi ve ödeme belgelerini sunmuş ise de, ilgili davalı T6 itiraz hakkının süresinde kullanılmaması nedeniyle, müvekkili borçlu olarak görmekte olduklarını, açılan bu davanın yargılaması sırasında halen haciz tehdidi altında olduklarını, müvekkilinin ticari itibarı ve hesaplarını kullanmaması durumunda telafisi imkansız zararlarla karşı karşıya kalacağından; 6183 sayılı kanunun 10....

Prim tahsilatını kolaylaştırmak için birçok hüküm konulmakla birlikte Mülga 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 80. maddesi, primlerin zamanında ve düzenli olarak tahsilini sağlamaya yöneliktir. Anılan maddenin ilk şeklinde prim alacağının tahsili 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre yapılmakta iken, 01.12.1993 tarihli ve 3917 sayılı Kanunun 1. maddesi uyarınca yapılan değişiklik ile 6183 sayılı Kanun hükümlerine tabi kılınmıştır. Prim borçları, bu düzenleme ile kamu alacağı derecesine getirilerek, takip ve tahsilinde, İcra ve İflas Hukukuna göre çabukluk ve sadelik sağlanmak istenmiştir....

Ödeme emrinin iptaline yönelik dava “menfi tespit” niteliğinde olup, maddede belirtilen; “böyle bir borcu olmadığı”, “kısmen ödendiği” veya “zamanaşımına uğradığı” yönündeki iddialar dışında yeni ve ayrı bir itiraz nedeni ileri sürülemeyecektir. İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine koşut bir düzenlemeye 6183 sayılı Kanunda yer verilmemiş olması karşısında, 7 günlük hak düşürücü süreyi geçiren borçlunun, aynı konuda yeni bir menfi tespit davası açma olanağı bulunmamaktadır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.10.2007 gün ve 2007/21-623- 717 ve 26.04.2006 gün ve 2006/21-198-249 sayılı Kararları). Ancak, 6183 sayılı Kanunun 79/4. maddesi menfi tespit davası açılabileceğine izin vermiş olmakla birlikte bu yol, üçüncü kişiler bakımındandır....

    Davacının talebi 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi kapsamında menfi tespit işlemine ilişkindir. Bölge Adliye Mahkemesince haciz bildirisinin iptali talebi yönünden yargı yolu sebebiyle görevsizlik kararı verilmesi doğru olmayıp, anılan husus bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK 371. maddesi gereğince BOZULMASINA, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine 12.12.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemece, 6183 sayılı Yasa'nın 58. maddesinde öngörülen 7 günlük hak düşürücü süre içinde ödeme emrinin iptaline ilişkin bir dava açılmadığından takibin kesinleştiği gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. Primlerin ödenmesini düzenleyen 506 sayılı Kanun'un 80. maddesinde, 1-01/12/1993 gün ve 3917 sayılı Kanun'un 1. maddesi ile yapılan değişiklik uyarınca, Kurum alacaklarının takibinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri geçerli kılınmıştır. Kurum alacağı için 6183 sayılı Kanun'un 55. maddesi gereğince düzenlenip, tebliğ edilen ödeme emrine karşı borçlu, anılan kanunun 58. maddesi gereğince 7 gün içinde dava açabilir. Ödeme emrine karşı açılacak itiraz davası için öngörülen 7 günlük süre, hak düşürücü niteliktedir....

        sayılı Kanunun 11. maddesinde belirtilen askı ilân süresi içinde açılan bu davaya bakma görevi......

          Başka bir anlatımla, 6183 sayılı Kanunda, 2004 sayılı Kanunun 72. maddesine koşut bir düzenleme bulunmadığı gibi, 6183 sayılı Kanunda menfi tespit davasına, “Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczi” başlıklı, 08.04.2006 günü yürürlüğe giren 5479 sayılı Kanunun 5. maddesi ile değiştirilen 79. maddesinde “… Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna, borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır. …” düzenlemesi ile yalnız üçüncü kişiler yönünden yer verilmiş, bu hak ve olanak, kamu alacağı borçluları için tanınmamıştır....

            UYAP Entegrasyonu