Somut olayda, davacının iptalini talep ettiği ödeme emirlerinin usulüne uygun bir şekilde 14/10/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 6183 sayılı Kanunun 58. maddesinde düzenlenen 7 günlük dava açma süresi geçtikten sonra 02/12/2015 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Yapılacak iş, 6183 sayılı Kanunun 58. maddesi gereğince 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın reddine karar vermekten ibarettir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 06/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda, davacının iptalini talep ettiği ödeme emrinin usulüne uygun bir şekilde 09/11/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 6183 sayılı Kanunun 58. maddesinde düzenlenen 7 günlük dava açma süresi geçtikten sonra 25/11/2015 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Yapılacak iş, 6183 sayılı Kanunun 58. maddesi gereğince 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın reddine karar vermekten ibarettir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 06/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, dava dışı kamu borçlusu .......Ltd.Şti hakkında 6183 sayılı Yasa gereğince yapılan takip sonucu müvekkiline haciz ihbarnamesi gönderildiğini, ancak süresinde içinde itiraz edilemediğini, müvekkili şirketin kamu borçlusuna borcu olmadığının tesbitini istemiştir. Davalı ... idaresi vekili, davacının haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediğinden haksız açılan davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasa'ya dayalı menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, dava dışı kamu borçlusu ...Ltd.Şti hakkında 6183 sayılı Yasa'ya göre takip yapıldığını ve müvekkiline anılan Yasa'nın 79.maddesi gereğince haciz ihbarnamesi gönderildiğini, ancak süresinde itiraz edilemediğini kamu borçlusuna bir borçları olmadığından 6183 sayılı Yasa'nın 79.maddesi gereğince borçlu olmadıklarının tesbitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı idare vekili, davacının haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediğinden alacağın zimmetinde sayıldığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
G E R E K Ç E: Uyuşmazlık, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun'un 79. maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davasında,tedbiren hacizlerin kaldırılmasına yönelik geçici hukuki koruma tedbirinin reddinden kaynaklanmaktadır....
Dava, "Menfi Tespit (3.Şahıs Tarafından Açılan) davası olup, 6183 sayılı Kanunun 79.maddesine dayalı Menfi Tespit istemine ilişkin olup, bu tür hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2020 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25/06/2020 tarih ve 564 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 4. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir. HÜKÜM:Yukarıda Gerekçesi Açıklandığı üzere; Söke 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/260 Esas, 2020/295 Karar sayılı dava dosyasından verilen, 02/07/2020 tarihli kararına yönelik istinaf incelemesinin, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 4. Hukuk Dairesine ait olduğundan, dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli daireye GÖNDERİLMESİNE, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK'nın 352. maddesi gereğince kesin olarak, oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 Sayılı Kanunun'un 79.Maddesi gereğince açılmış menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı idare tarafından 12.6.2006 tarihinde tebliğ edilen 25.5.2006 tarihli haciz ihbarnamesi gereğince davalı idareye 19.211.245,40 TL borçlu olmadığının tesbitine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Davalı vekili, 25.5.2006 tarihli haciz bildiriminin davacıya 12.6.2006 tarihinde tebliğ edildiğini, davacının süresi içinde itiraz etmemesi nedeniyle hakkında ödeme emri düzenlenerek 14.9.2006 tarihinde tebliğ edildiğini, ödeme emrinin iptali için açılan davanın ... 2.Vergi Mahkemesinin 2006/946 Esas sayılı kararıyla reddedildiğini belirterek bu davanın da reddini savunmuştur....
Maddesi gereği, dava dışı Ali İhsan Tutan'ın 10.0000,00 TL kendisine borcu olması nedeniyle, müvekkilinden üçüncü şahıs olarak amme alacağının tahsili için e tebligat üzerinden haciz ihtarı gönderildiğini, E tebligat müvekkili tarafından 7 gün süre dolduktan sonra T6 itiraz dilekçesi ve ödeme belgelerini sunmuş ise de, ilgili davalı T6 itiraz hakkının süresinde kullanılmaması nedeniyle, müvekkili borçlu olarak görmekte olduklarını, açılan bu davanın yargılaması sırasında halen haciz tehdidi altında olduklarını, müvekkilinin ticari itibarı ve hesaplarını kullanmaması durumunda telafisi imkansız zararlarla karşı karşıya kalacağından; 6183 sayılı kanunun 10....
Maddesi gereği, dava dışı Ali İhsan Tutan'ın 10.0000,00 TL kendisine borcu olması nedeniyle, müvekkilinden üçüncü şahıs olarak amme alacağının tahsili için e tebligat üzerinden haciz ihtarı gönderildiğini, E tebligat müvekkili tarafından 7 gün süre dolduktan sonra T6 itiraz dilekçesi ve ödeme belgelerini sunmuş ise de, ilgili davalı T6 itiraz hakkının süresinde kullanılmaması nedeniyle, müvekkili borçlu olarak görmekte olduklarını, açılan bu davanın yargılaması sırasında halen haciz tehdidi altında olduklarını, müvekkilinin ticari itibarı ve hesaplarını kullanmaması durumunda telafisi imkansız zararlarla karşı karşıya kalacağından; 6183 sayılı kanunun 10....
Dava 6183 sayılı AATUHK'nun 79. maddesi gereğince açılmış menfi tespit istemine ilişkindir. 6183 sayılı Yasa'nın 79. maddesinde "Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır" şeklinde ifade edildiği üzere, haciz ihbarnamesine 7 günlük sürede itiraz etmeyen üçüncü kişilerin 1 yıl içinde açacağı menfi tespit davalarının genel mahkemelerde bakılacağı öngörülmüştür. 6100 sayılı HMK’nın ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile 01/07/2012 tarihinden itibaren açılan davalarda artık asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişki iş bölümü değil görev ilişkisi olup, somut olayda da dava bu tarihten sonra 21/07/2015 tarihinde 6183 sayılı Yasa'nın 79/4. maddesine dayanılarak açılmış...