''Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur" fıkraları eklenmiştir. Yine 5766 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinde, "Bu Kanunla 6183 sayılı Kanunda yapılan değişiklikler ve eklenen hükümler, hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla tahsil edilmemiş bulunan amme alacakları hakkında da uygulanır" hükmü ile, belirtilen değişiklikler ve getirilen yeni hükümlerin, yürürlük tarihinden sonra doğacak amme alacakları için uygulanacağı gibi kanunun yürürlülük tarihinden önce doğmuş olup, halen ödenmemiş amme alacakları için de uygulanacağı sonucu ortaya çıkmaktadır....
Bu nedenle; 5510 sayılı Kanun’un 93. maddesinin yürürlüğe girdiği 01.10.2008 tarihinden sonraki primler için zamanaşımı süresi, ödeme dönemini takip eden yılbaşından itibaren başlayacaktır. Öte yandan; 6183 sayılı Kanun'un 8. maddesinde; aksine hüküm bulunmadıkça bu kanunda yazılı tebliğlerin yapılmasında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş ise de; mülga 506 sayılı Kanun'un 132. maddesinde, “Bu kanun gereğince yapılacak bildiriler hakkında 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uygulanır.” denilmiş, 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanun'un 99. maddesi ile de; “Bu kanun gereğince yapılacak bildirimler hakkında 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uygulanır.” şeklinde aynı yönde düzenleme yapılmıştır. 506 ve 5510 sayılı Kanunlar, 6183 sayılı Kanuna nazaran özel kanunlar niteliğinde olduğu için anılan kanunlar gereğince yapılacak tebligatların da 7201 sayılı Tebligat Kanunu'na göre yapılması zorunludur....
. … İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Kanuni temsilcisi olduğu anonim şirketin vergi borçlarından dolayı 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 13. maddesinin (1) numaralı bendi uyarınca davacı adına tesis edilen ihtiyati haciz işleminin iptali istemiyle dava açılmıştır. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararı: Asıl amme borçlusu olmayan ortaklar ve kanuni temsilciler adına teminat isteme, ihtiyati haciz ve ihtiyati tahakkuk gibi amme alacağının korunmasına ilişkin işlemlerin uygulanabileceğine ilişkin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'da bir açıklık bulunmamaktadır....
veya mümessiline, taşınmazın tapu siciline kayıtlı bulunan ilgililerin adresi belli olanlara tebliği zorunlu olup, satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. 6183 sayılı Kanunun "Tebliğler ve Müddetlerin Hesaplanması" başlıklı 8. maddesinde, aksine hüküm bulunmayan hallerde 6183 sayılı Kanunda geçen yazılı müddetlerin hesaplanmasında ve tebliğlerin yapılmasında Vergi Usul Kanunu hükümlerinin uygulanacağı; 213 sayılı VUK'un "Tebliğin İlanla Yapılacağı Haller" başlıklı 103. maddesinde, muhatabın adresi hiç bilinmezse, bilinen adresi yanlış veya değişmiş olur ve bu yüzden gönderilmiş olan mektup geri gelirse, başkaca sebeplerden dolayı posta ile tebliğ yapılmasına imkan bulunmazsa ya da yabancı memleketlerde bulunanlara tebliğ yapılmasına imkan bulunmazsa tebliğin ilanen yapılacağı; "İlanın Şekli" başlıklı 104. maddesinin birinci bendinde, ilan yazısının tebliğ yapan vergi dairesinin ilan koymaya mahsus mahalline asılacağı, ikinci...
veya mümessiline, taşınmazın tapu siciline kayıtlı bulunan ilgililerin adresi belli olanlara tebliği zorunlu olup, satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. 6183 sayılı Kanunun "Tebliğler ve Müddetlerin Hesaplanması" başlıklı 8. maddesinde, aksine hüküm bulunmayan hallerde 6183 sayılı Kanunda geçen yazılı müddetlerin hesaplanmasında ve tebliğlerin yapılmasında Vergi Usul Kanunu hükümlerinin uygulanacağı; 213 sayılı VUK'un "Tebliğin İlanla Yapılacağı Haller" başlıklı 103. maddesinde, muhatabın adresi hiç bilinmezse, bilinen adresi yanlış veya değişmiş olur ve bu yüzden gönderilmiş olan mektup geri gelirse, başkaca sebeplerden dolayı posta ile tebliğ yapılmasına imkan bulunmazsa ya da yabancı memleketlerde bulunanlara tebliğ yapılmasına imkan bulunmazsa tebliğin ilanen yapılacağı; "İlanın Şekli" başlıklı 104. maddesinin birinci bendinde, ilan yazısının tebliğ yapan vergi dairesinin ilan koymaya mahsus mahalline asılacağı, ikinci...
Ödemelerin geciktirilmesi halinde, her geçen ay ve kesri için, nihai tüketiciye elektrik enerjisi satışı yapan lisans sahibi tüzel kişilere 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunda öngörülen gecikme zammı oranında gecikme faizi uygulanır. Kurum alacağı 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümlerince takip ve tahsil olunur." şeklinde düzenleme yer almaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, davalı kurum tarafından davacı şirket aleyhine 6183 sayılı Amme Alacakları Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunu uyarınca yapılan 05.02.2010 tarih 2009/72663 sayılı takibin iptali talebine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 10.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 10.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 04.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
tahsili imkansız veya tahsili için yapılacak giderlerin alacaktan fazla bulunduğu anlaşılan ve 213 sayılı Kanun kapsamına giren amme alacaklarında 10 Türk Lirasına (10 Türk Lirası dahil), diğer amme alacaklarında 20 Türk Lirasına (20 Türk Lirası dahil) kadar amme alacakları, amme idarelerinde terkin yetkisini haiz olanlar tarafından tahsil zamanaşımı süresi beklenilmeksizin terkin olunabilir....
İLGİLİ MEVZUAT : 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 1. maddesinde, devlete, vilayet hususi idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer'i amme alacakları ve aynı idarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları ile bunların takip masrafları hakkında bu kanun hükümlerinin tatbik olunacağı kuralına yer verilmiştir. Anılan Kanun'un 3. maddesinde, bu kanundaki "amme alacağı" teriminin 1. ve 2. maddeler şumulüne giren alacakları; "amme borçlusu" veya "borçlu" terimlerinin ise amme alacağını ödemek mecburiyetinde olan hakiki ve hükmi şahısları ve bunların kanuni temsilci veya mirasçılarını ve vergi mükelleflerini, vergi sorumlusunu ifade edeceği belirtilmiştir....
giren amme alacaklarında 10 Türk Lirasına (10 Türk Lirası dahil), diğer amme alacaklarında 20 Türk Lirasına (20 Türk Lirası dahil) kadar amme alacakları, amme idarelerinde terkin yetkisini haiz olanlar tarafından tahsil zamanaşımı süresi beklenilmeksizin terkin olunabilir....