WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/2481 KARAR NO : 2021/182 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/05/2019 NUMARASI : 2018/23 ESAS, 2019/71 KARAR DAVA KONUSU : 6183 SAYILI YASA GEREĞİNCE İHALENİN FESHİ KARAR : Didim (Yenihisar) İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/23 Esas, 2019/71 Karar sayılı dosyasında verilen davanın kabulü kararına karşı, davalı SGK vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Aydın SGK İL Müdürlüğü Yedieylül Sosyal Güvenlik Merkezinin 2015/8 Talimat sayılı dosyasından 21/12/2017 tarihinde yapılan ihalede müvekkiline ait Aydın İli, Didim ilçesi, Fevzipaşa Mahallesi, 461 Ada, 22 Parsel, E Blok, 1 nolu bağımsız bölümün davalı T5 satıldığını, satış ilanının müvekkiline tebliği işleminin usulüne uygun olmadığını, gerekli yasal koşullar...

Kurumca haczedilen taşınmazların satış, artırma, ihale usûl ve esasları 6183 sayılı yasanın 90. ve devamı maddelerinde ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Davanın yasal dayanağı ise 6183 sayılı Kanununun 99'uncu maddesidir. Anılan maddenin “… ihalenin feshi gayrimenkulün bulunduğu yerin icra tetkik merciinden şikayet yoluyla istenebilir…” şeklindeki açık hükmü karşısında, (2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 4. maddesinde 12.02.2004 tarih, 5092 sayılı Yasa'nın 11. maddesi ile “İcra İflas Kanununa eklenen geçici 6. madde ile maddede geçen “icra tetkik mercii” ibareleri “icra mahkemesi” olarak değiştirilmiştir.) Kurum alacağı için haczolunan taşınmazın satışı ve paraya çevrilmesi için yapılan ihalenin feshine ilişkin davanın iş mahkemelerinde görülmesi olanağı bulunmadığından; dava konusu uyuşmazlığın çözümünde icra mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmaktadır (Yargıtay 10. HD. 24.11.2015 T., 2015/11310 E., 2015/20437 K.)....

Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.Dosya kapsamından davacının alacağının prim alacağına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.5510 sayılı Yasa'nın 88.maddesinin 16.fıkrasında "Kurumun süresi içerisinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil ve Usulü Hakkındaki Kanunun 51., 102. ve 106. maddeleri hariç diğer maddeleri uygulanır.." aynı maddenin 19.fıkrasında da "Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil ve Usulü Hakkındaki Kanunun uygulanmasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı birimin bulunduğu yer İş Mahkemesi yetkilidir" denilmektedir. (506 sayılı Yasa'nın 80/7) Anılan Yasa'nın 101.maddesinde de aynı yönde bir düzenleme ile "Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulamasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür" hükmü yer almaktadır.(506 sayılı Yasa'nın...

    İhalenin feshi talebinde bulunacak kimsenin, isteminin dinlenebilmesi için, bunda hukuki menfaatinin bulunması şarttır. Yani, ihalenin feshini isteyen kişinin, belirgin bir ihalenin feshi sebebine dayanması ve bu yolsuz işlem nedeniyle menfaatinin ihlal edilmiş olması gerekir. Hukuki yarar şartı İİK.nun 134/8. maddesinde; “İhalenin feshini şikayet yoluyla takip eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur” şeklinde ifade edilmiştir....

    Bu itibarla, amme borçlusunun mal varlığından alınamayan bu tür alacakların kanuni temsilcilerinin, teşekkülü idare edenlerin veya yabancı şahıs ve kurum mümessillerinin mal varlığından 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre tahsilini temin etmek ve Vergi Usul Kanunu kapsamına giren vergi ve buna bağlı alacaklarda sorumlu olan bu şahısların diğer amme alacaklarının ödenmesinden de sorumlu olmalarını sağlamak amacıyla 6183 sayılı Kanun'un mükerrer 35 inci madde eklenmiştir." denilmektedir....

      Dava, alacaklı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından borçlu aleyhinde, 6183 Sayılı Kanun hükümlerine göre yürütülen takipte yapılan gayrimenkul ihalesinin feshi talebine ilişkindir. 6183 Sayılı Kanunun 94/5. maddesinde ihale kararının bir örneğinin borçluya tebliğ edileceği bildirilmiş olup, ihalenin feshine ilişkin şikayetin ise aynı kanunun 99/1. maddesi gereğince ihalenin tebliğinden itibaren 7 gün içinde icra mahkemesine yapılacağı düzenlenmiştir. Kanunun 94/5. maddesi satış ilanının (ihale kararının) tebliğini düzenlemekte olup, ihalenin feshi davasının açılması için gerekli (7) günlük süre ise aynı kanunun 99/1. maddesinde belirtildiği üzere ihalenin tebliğinden itibaren başlayacaktır ( Yargıtay 12. HD'nin 17.03.2016 tarihli, 2016/1477 E, 2016/8001K. sayılı içtihadı)....

      İcra Hukuk Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile verilen 305.610,00 TL ihalenin feshi para cezası ile bu karara karşı yapılan tashihi karar isteminin reddi üzerine verilen 275,00 TL para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen … tarih ve … sayılı, 305.885,00 TL bedelli ödeme emrinin iptali istenilmiştir....

        , alacaklı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır. 6183 Sayılı Kanunun 93/son maddesi uyarınca, satış ilanının bir suretinin borçluya, vekil veya mümessiline, taşınmazın tapu siciline kayıtlı bulunan ilgililerin adresi belli olanlara tebliği zorunlu olup, satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. 6183 sayılı Kanunun "Tebliğler Ve Müddetlerin Hesaplanması" başlıklı 8. maddesinde, aksine hüküm bulunmayan hallerde 6183 sayılı Kanunda geçen yazılı müddetlerin hesaplanmasında ve tebliğlerin yapılmasında Vergi Usul Kanunu hükümlerinin uygulanacağı; 213 sayılı VUK.'...

          Dava SGK'nun prim alacağının tahsilini sağlamaya yönelik olarak 6183 sayılı Yasa'ya göre yapılan takipteki menkul satış ilanının iptaline yöneliktir. 5510 sayılı Yasa'nın 88.maddesinin 16.fıkrasında "Kurumun süresi içerisinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil ve Usulü Hakkındaki Kanunun 51.,102 ve 106.maddeleri hariç diğer maddeleri uygulanır.." aynı maddenin 19.fıkrasında da "Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil ve Usulü Hakkındaki Kanunun uygulanmasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı birimin bulunduğu yer İş Mahkemesi yetkilidir" denilmektedir.( 506 sayılı Yasa'nın 80/7) Anılan Yasa'nın 101.maddesinde de aynı yönde bir düzenleme ile "Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulamasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür" hükmü yer almaktadır (506 sayılı Yasa'nın 134.maddesi)....

            İLGİLİ MEVZUAT: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 37. maddesinde, "Amme alacaklarının hususi kanunlarında belli edilen zamanlarda ödeneceği, hususi kanunlarında ödeme zamanı tespit edilmemiş amme alacaklarının Maliye Vekaletince belirtilecek usule göre yapılacak tebliğden itibaren bir ay içinde ödeneceği, bu ödeme müddetinin son gününün amme alacağının vadesi günü olduğu" kuralına yer verilmiş; aynı Kanun'un dava konusu işlemlerin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan haliyle 'Ödeme Emri' başlıklı 55. maddesinde, “Amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumu bir “ödeme emri” ile tebliğ olunur.” hükmü yer almış; 'Ödeme Emrine İtiraz' başlıklı 58. maddesinde ise, "kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde itirazda bulunabileceği" hükme bağlanmıştır....

              UYAP Entegrasyonu