Somut olayda davacının, idari aşamada kesinleşen idari para cezası ile ilgili 6183 sayılı Yasa uyarınca yapılan takibin ve ödeme emrinin iptalini istediğine göre; uyuşmazlığın belirgin bir biçimde 5510 sayılı Yasanın 88. ve 6183 sayılı Yasanın 58. Maddesinden kaynaklandığı açık ve seçiktir. Davacı hakkında idari aşamada 7201 sayılı Kanun uyarınca borç bildirim belgesi olarak 5510 sayılı Kanun'un 102. maddesi gereğince çıkartılan idari para cezasının davacıya 17/06/2011 tarihinde tebliğ edildiği, idari aşamada kesinleşen idari para cezası ile ilgili 6183 sayılı Yasa uyarınca 2011/7 dönemine ait 2014/65570 takip sayılı ödeme emrinin ise davacıya 21/07/2014 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın ise araya ... tatilinin girmesi nedeniyle 31/07/2014 tarihinde 6183 sayılı Kanun'nun 58. maddesi gereğince 7 günlük hak düşürücü sürede açıldığı anlaşılmaktadır....
İcra Müdürlüğünün 2016/928 Esas sayılı icra takibinde ipotek alacaklısı davalının istihkak talebine taraflarınca itiraz edildiğini, mahkemenin 2021/367- 442 Esas-Karar sayılı dosyası ile istihkak iddiasına itirazlarının kabulüne karar verildiğini, kararın icra müdürlüğünce davalıya tebliğ edildiğini, davalı tarafça süresi içerisinde istihkak davası açılmadığını, istihkak davası açmayan davalının İİK'nun 97/6.maddesi gereğince istihkak iddiasından vazgeçmiş sayıldığını, buna rağmen icra müdürünün dosyada yapılan 17/12/2021 günlü taşınmaz satışında davalının istihkak iddiasını dikkate almak suretiyle muhammen bedelle ilave ettiğini, yapılan işlemin mahkeme kararını tanımazlık olduğunu, bu nedenlerle 2. satış gününün 12/01/2022 günü olması da dikkate alınarak şikayetin kabulü ile davalının istihkak iddiasında belirttiği alacak dikkate alınmaksızın taşınmaz satışının muhammen bedel üzerinden yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2018/721 Esas 2019/421 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davalı 3.kişi T4 vekili tarafından başvurulması üzerine dosya incelendi; DAVA:Davacı (alacaklı) vekili dava dilekçesinde özetle;Adana 13.İcra Dairesinin 2018/11050 esas sayılı dosyası ile yaptıkları takipte 04.10.2018 tarihinde haczedilen taşınırlarla ilgili davalılardan Elli Aliminyum Limited Şirketinn istihkak iddiasında bulunduğunu, haczedilen adresin müvekkilinin daha önceden bayisi olan davalı borçlu Göreme Kimya Limited Şirketine ait olduğunu, davalı borçlunun alacaklılardan mal kaçırmak için muvazaalı devir işlemi yaptığını, istihkak iddiacısı davalı şirket yetkilisinin haczedilen taşınırları borçludan satın aldıklarını iddia ettiğini, istihkak iddiasında bulunan şirketin tek ortağı ve yetkilisi olan Sedakat Ekmekçi'nin borçlu şirketin önceki sahibi Mehmet Ekmekçi'nin kızı olduğunu, Sedakat Ekmekçi'nin istihkak iddiasında bulunan şirket hisselerinin tamamına sahip olduğunda 19 yaşında...
Tarafından istihkak davası açıldığını, Adana 2.İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/217 esas 2019/229 karar sayılı ilamı ile 3.Kişinin istihkak davasının reddine karar verildiğini, 18.06.2019 tarihinde dosyaya yatırdıkları satış bedelinin ve avansların iadesi için talepte bulunduklarını, icra müdürlüğü tarafından istihkak davasında verilen ilamın kesinleşmediği gerekçesi ile taleplerinin reddedildiğini, istihkak davasının reddi kararının infazı için kararın kesinleşmesine gerek bulunmadığını belirterek icra müdürlüğünün 18.06.2019 tarihli kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
HD'nin 2016/16208 esas, 2019/10831 karar sayılı kararının iddialarını destekler nitelikte olduğunu, somut olayda ise istihkak iddiasında bulunan 3. kişi davacı tarafından 16.02.2022 tarihinde yapılan hacze ilişkin olarak 22.02.2022 tarihinde istihkak iddiasında bulunulduğunu ve İİK'nın 96- 97. maddelerinde düzenlenen prosedürün işlemesi beklenilmeden aynı gün içerisinde istihkak davası açıldığını, T1 tarafından açılan istihkak davasının Çorum İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2022/92 esas sayılı dosyasına kaydedildiğini ve kendilerince yasal süresi içerisinde istihkak iddiasına ilişkin itirazlarının ve davanın esasına ilişkin savunmalarının cevap dilekçesi ile mahkemeye bildirildiğini, söz konusu davanın halen derdest olup dilekçeler teatisi aşamasının bitirildiğini, ön inceleme duruşması için ise 05.07.2022 tarihine gün verildiğini, bu sebeple de her ne kadar eldeki şikayet başvurusunda 3. kişinin istihkak iddiasına süresinde itiraz edilmediği iddia edilerek haczedilen Forklift üzerindeki haczin...
Uyuşmazlık Uyuşmazlık, istihkak iddiasına ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1. Farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde kalan ilk derece mahkemeleri ile bölge adliye mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarının giderilmesi isteminin hukukî dayanağı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un (5235 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan düzenlemelerdir. 2. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 96, 97 ve 99 uncu maddeleri. 3. 6100 sayılı Kanun'un 6 ve 7 nci maddeleri. C. Değerlendirme 1. İstihkak davalarında yetkili mahkeme, icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi ile davalının yerleşim yeri mahkemesidir. Ayrıca davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilecektir. 2....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Kuşadası İcra Hukuk Mahkemesi'nin 21/01/2020 tarihli, 2019/242 E. ve 2020/35 K. sayılı kararına yönelik istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b. 1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Alınması gerekli 59,30 TL İstinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL'nin mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın istinaf edenden tahsili ile hazineye irat kaydına, 3- İstinaf kanun yolu yargılama giderlerinin, istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 4- HMK 333. madde gereğince kararın kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda İİK'nun 364. maddesi gereğince uyuşmazlık konusu alacak miktarı 78.630,00- TL'yi geçmediğinden miktar itibariyle KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
Mahkeme, 5198 Sayılı Kanun ile değişik 506 Sayılı Kanunun 80. maddesi kapsamında zamanaşımı süresinin 06.07.2004 tarihinden itibaren 10 yıla çıkarıldığını gerekçe göstererek davanın reddine karar vermiştir. 506 Sayılı Kanunun 80. maddesinde 3917 Sayılı Kanunla yapılan değişiklik uyarınca, Kurumun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde 6183 Sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması öngörülmüştür....
Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın, davacı ... tarafından 6183 sayılı Kanuna göre açılan tasarrufun iptali davası olduğu ve 5510 sayılı Kanunun 88/19 fıkrası uyarınca iş mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İş Mahkemesi tarafından ise, 6183 sayılı Kanunun 24. maddesinde bu tür davalara genel mahkemelerde bakılacağının ve davanın genel hükümlere göre çözümleneceğinin düzenlendiği belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 5510 sayılı Kanunun 88/19. maddesinde “Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesi yetkilidir.” hükmü getirilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın davacı ... tarafından 6183 sayılı Kanuna göre açılan tasarrufun iptali davası olduğu ve 5510 sayılı Kanunun 88/19 fıkrası uyarınca iş mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İş Mahkemesi ise, 6183 sayılı Kanunun 24. maddesinde bu tür davalara genel mahkemelerde bakılacağının ve davanın genel hükümlere göre çözümleneceğinin düzenlendiği belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 5510 sayılı Yasanın 88/19. maddesinde “Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesi yetkilidir.” hükmü getirilmiştir....