DOSYADA TOPLANAN DELİLLER: Düzce İcra Dairesi’nin 2019/13759 esas sayılı dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ; Mahkemesince; davanın kabulü ile Düzce İcra Müdürlüğünün 2019/13759 esas sayılı dosyasında 31/01/2020 tarihinde haciz esnasında istihkak iddiasında bulunan 3. şahıs T3'ın istihkak iddiasının reddine karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2018/13173 Esas sayılı dosyasından Torbalı İcra Müdürlüğü tarafından yapılan talimat haczine istinaden icra müdürlüğü tarafından hem İİK'nın 99. maddesi gereğince kendilerine dava açmak için süre verildiğini, hem de İİK'nın 97/1. maddesi gereğince mahkemeye yazı yazıldığını, dosyadan haciz ve muhafaza talebinde bulunduklarını, icra müdürlüğünce belirtilen hususların yargılamayı gerektirdiğinden bahisle reddedildiğini, ancak icra müdürlüğünün böyle bir yetkisinin olmadığını belirterek, İİK'nın 99. maddesi gereği istihkak davası açma süresinin taraflarına verilmesine ilişkin 11/08/2020 tarihli kararının kaldırılarak, istihkak davası açma süresinin İİK'nın 97/a. gereği istihkak iddia eden tarafa verilerek takibin devamına karar verilmesini ve 12/08/2020 tarihli muhafaza taleplerinin reddine ilişkin kararın iptalini istemiştir....
Yukarıda açıklanan sebeplerle davacının yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun HMK'nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalı T5 Şirketi'nin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK.nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 3- Dosyanın İstinaf Mahkemesine gönderilmesi amacıyla yapılan harç, posta masrafı ve tebligat giderlerinin istinaf kanun yoluna başvuran taraf üzerinde bırakılmasına, 4- İnceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5- Kararın mahkemesince bilgi mahiyetinde taraflara tebliğine, Dair, HMK'nın 353/1- b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda İİK. 7165 sayılı kanun ile değişik 364. maddesi gereğince alacağın 107.090,00 TL'nin altında kalması nedeni ile kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/9766 esas sayılı dosyası ve Bursa 4.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/1034 esas ve 2021/198 karar sayılı kesinleşen ilamına bakıldığında, 29/08/2019 tarihinde davaya konu aynı adreste yapılan haciz işleminde yine Adel24 T7 Şirketi'nin istihkak iddiasında bulunduğu ve istihkak iddiasının reddine karar verildiği, her iki haciz tutanağına bakıldığında, haczedilen Tural marka transfer baskı makinesinin aynı makine olduğu, hal böyle olunca da borçlular ile istihkak iddia edenin aynı adreste muvazaalı olarak hareket ettikleri ve icra takibinin dayanağı senetlerde haciz adresinin borçluların adresi olması, haciz adresinin borçlu şirketin 11/06/2019- 17/11/2021 tarihleri arasında tescille şirket merkez adresi olması ve aynı istihkak iddiacısının aynı haciz adresindeki aynı menkul üzerindeki istihkak iddiasının Bursa 4.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/1034 esas ve 2021/198 karar sayılı kesinleşen ilamı ile reddedilmesi karşısında T7 ne ait olduğu davacı tarafından ispatlandığından...
Kaldı ki, bir alacağın salt devlet, il özel idaresi ya da belediyeye ait olması dahi bu alacağın 6183 sayılı Kanun kapsamında bir amme alacağı olarak tanımlanmasını ya da bu Kanun dairesinde tahsilini sağlamayacaktır. 6183 sayılı Kanun'un 1. maddesine göre devletin, il özel idarelerinin ve belediyelerin sözleşmeden, haksız fiilden ve haksız iktisaptan kaynaklanan alacakları 6183 sayılı Kanun'un kapsamına girmemektedir. ...; devlet, il özel idaresi ya da belediye tüzel kişiliği içinde yer almadığına göre, 6183 sayılı Kanun’un 1. maddesine göre, Fon'un her türlü alacağının amme alacağı sayılamayacağının kabulü gerekir. Bununla beraber 4389 Kanun’un 15/3. maddesinin ilk cümlesinin Fon alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Kanun’un uygulanacağı yönündeki düzenlemesi, Fonun hiçbir ayrım yapılmadan tüm alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Kanun’un uygulanmasının mümkün olup olmadığı sorusunu akla getirmektedir....
K A R A R Dava, davacı Belediye aleyhine 6183 sayılı Kanun gereğince, 03/04/2015 tarih 5.284.126 sayı 2005/12 takip dosya numarasıyla çıkartılan tasarruf teşvik borcunun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece; yargı yolu yanlışlığı nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. Uyuşmazlık, yargı yolunun saptanması hususunda toplanmaktadır. 506 sayılı Yasa’nın 80/5.maddesine göre “Kurumun, süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci, 102 nci ve 106 ncı maddeleri hariç diğer maddeleri uygulanır....
K A R A R Dava, davacı ... aleyhine 6183 sayılı Kanun gereğince, 02/04/2015 tarih 5.233.641 sayı 2005/11 takip dosya numarasıyla çıkartılan tasarruf teşvik borcunun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece; yargı yolu yanlışlığı nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. Uyuşmazlık, yargı yolunun saptanması hususunda toplanmaktadır. 506 sayılı Yasa’nın 80/5.maddesine göre “Kurumun, süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci, 102 nci ve 106 ncı maddeleri hariç diğer maddeleri uygulanır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık, alacaklının haczin İİK'nın 97. maddesi gereğince yapılması gerektiğine yönelik şikayettir. Kocaeli İcra Müdürlüğünün 2018/25744 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/164 D.iş sayılı dosyasından alınan ihtiyati haciz kararı gereğince, icra müdürlüğünden yazılan talimat üzerine Eskişehir 5. İcra Müdürlüğünün 2021/79 Talimat sayılı dosyasında 11/11/2021 tarihinde "Org. San. Bölgesi 10. Cadde No:11 Eskişehir" adresinde icra müdürlüğünce haciz işlemlerinin yapıldığı, üçüncü kişi şirket vekilinin istihkak iddiasında bulunması sonrasında 15/11/2021 tarihinde alacaklı tarafça üçüncü şahsın istihkak iddiası karşısında İİK md. 97 uyarınca takibin devamı veya taliki hakkında karar verilmek üzere dosyanın icra mahkemesine gönderilmesinin talebinin , icra müdürlüğünce 15/11/2021 tarihinde "Haczin İ.İ.K.'nun 99....
Olayda Vergi mahkemesince; 6183 sayılı Kanunun 1.maddesine göre hayali şirketler kurup hayali şahısları, çalışmış göstermek suretiyle alınan vergi iadelerinin haksız iktisaptan doğan amme alacağı niteliğinde kabul edilerek ödeme emri ile istenemiyeceğine karar verilmiştir. Hernekadar 6183 sayılı Kanunun 1.maddesinde haksız fiil ve haksız iktisap halleri bu kanun kapsamı dışında bırakılmış ise de; bu maddede sözü edilen haksız fiil ve haksız iktisap halleri Borçlar Kanununda düzenlenen müesseselerdir. haksız alındığı nedeniyle cezalı olarak istenen vergi iadesi ise 2978 sayılı özel kanun hükümlerine göre istenmiş olup bu kanunun 7.maddesi hükmünde sözü edilen alacağın 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre tahsil edileceği açık olarak öngörülmüştür. 2978 sayılı Kanun özel bir kanun olup genel kanun niteliğinde olan Borçlar kanunu ve 6183 sayılı Kanunun genel nitelikteki bu hususa iliş kin hükümlerine nazaran hukukun genel ilkelerine göre uygulama bakımından öncelik taşımaktadır....