İHALENİN FESHİSATIŞ İLANININ TEBLİĞİ 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 112 ] 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 134 ] 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 226 ] "İçtihat Metni" Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : 1-Duruşma talebinin reddine 2-Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK. nun 134. maddesinde ihalenin feshi nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmemiştir. Sadece, (ihalenin Borçlar Kanunu'nun 226. maddesinde yazılı),(satış ilanı tebliğ edilmemiş olması),(satılan malın esaslı niteliklerindeki hata) ve (ihaledeki fesat) nedeniyle ihalenin bozulabileceğine değinilmiştir....
İhalenin feshi davaları daha önce başvuranın kim olduğuna bakılmaksızın maktu harca tabi iken 2004 sayılı İ.İ.K. nun 134. maddesinde değişiklik yapan ve 30.11.2022 tarihinde yürürlüğe giren 7343 sayılı kanunun 27/4. maddesi ile davayı “ Satış isteyen alacaklı, borçlu, resmî sicilde kayıtlı ilgililer ile sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişilerin" açması halinde ihale bedeli üzerinden nispi harca tabi kılınmıştır. Ayrıca ihalenin feshi talebinde 7343 sayılı kanunun 27/5. maddesi ile davayı “ Satış isteyen alacaklı, borçlu, resmî sicilde kayıtlı ilgililer ile sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişiler" teminat yatırmakla yükümlü kılınmıştır. Harçlar, 492 sayılı Harçlar Kanunda düzenlenmiş olup, dava açarken harç yatırılması şartı, HMK. nın 114. maddesinde belirtilen dava şartlarından değildir. Dava harçları özel kanun ile düzenlenmiştir....
Nispi karar ve ilâm harcının konusu parayla ölçülebilen davalar hakkında uygulama alanı bulmaktadır. 2004 sayılı Kanun’un 134 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında maddesinde yazılı nispi harcın 492 sayılı Kanun anlamında yatırılan harç niteliğinde olmadığı, kötüniyetli ihalenin feshi taleplerinin önüne geçme amacıyla şikâyeti zorlaştırmak için bir araç olarak düzenlendiği maddenin gerekçesinden anlaşılmaktadır. Bu nedenle belirtilen maddedeki harcın yatırılması ihalenin feshi talebinin tamamlanabilir ön şartı olarak değerlendirilmesi ve verilen süre içinde tamamlanmaması hâlinde talebin reddine karar verilmesi gerekir. Diğer taraftan 2004 sayılı Kanun’un 134 üncü maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan “talepte bulunurken teminat gösterilmesi şarttır.” hükmü gereğince teminat ihalenin feshi talebinin ön şartıdır....
İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği'nin 49. maddesine göre ihale tutanağına ihaleye başlama saati, ihalenin bitiş saati ve ihale tarihinin yazılması zorunludur. Tutanaklarda ihalenin bitiş saatinin yazılmaması fesih nedeni olmadığı gibi ihalenin süresinden önce bitirildiği hususuda kanıtlanmış değildir. Somut olayda ihaleye 10:30'da başlanıp 10:38'de ihale sonlanmıştır. Bu durumda ihale sürecinde tarafların menfaatine aykırı bir yön de bulunmayıp ihalenin feshi sebebi teşkil etmemektedir. Tüm bu nedenlerle ihalenin feshi istemine dair şikayetin reddine, şikayetçinin feshi istenilen ihale bedelinin %1'i oranında 3.001,00 TL ihale para cezası ile cezalandırılmasına, belirtilen para cezasının davacı T1 alınarak Gelir İdaresi Başkanlığına gelir olarak kaydına'' karar verildiği görülmüştür....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/09/2021 NUMARASI : 2021/286 ESAS 2021/469 KARAR DAVA KONUSU : İhalenin Feshi KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;İstanbul Anadolu 22. İcra Müdürlüğünün 2020/1476 E....
- K A R A R - Şikayetçi vekili, bedeli paylaşıma konu taşınmazın 565.000,00 TL bedel ile ihale edildiğini, ihalenin feshi davası süresince bedelin nemalandırıldığını, işleyen faiz ile birlikte bedelin 675.271,88 TL olduğunu, sıra cetvelinde satış bedelinin paylaştırıldığını, fakat satış bedelinin nemalandırılması sonucu ihalenin feshi sürecinde işleyen faiz miktarı olan 110.271,88 TL bedel nema tutarının, müvekkiline alacağı oranında paylaştırılmadığını, sadece şikayet olunan alacaklıya ödenmesine karar verildiğini, ihalenin feshi süresince işleyen gecikmeden dolayı nema alacağından tüm alacaklıların alacakları oranında pay almaları gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece İİK.nun 134.maddesinin 5.fıkrasının son cümlesi; "İhalenin feshine ilişkin şikayetin kabulüne veya reddine ilişkin kararın kesinleşmesi üzerine, ihale bedeli nemaları ile birlikte hak sahiplerine ödenir" hükmünü içermektedir, anılan madde uyarınca ihale bedeli nemaları ile birlikte hak sahiplerine ödenir, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 15/06/2017 tarih ve 2016/16422 E-20179471 K sayılı ilamının kıyas yolu ile uygulanması ile anılan madde uyarınca ihalenin feshi talebinin kabulü halinde nemalandırılmış satış bedeli ile ihale alıcısına, reddi halinde ise alacaklıya ödenmesi gerekir....
İİK’nun 134. maddesinde ihalenin feshi nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmemiş, ihalenin feshinin 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 226. maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere ihale tarihinden itibaren 7 gün içinde istenebileceği belirtilmiştir. İhalenin bozulma nedenleri gerek doktrinde ve gerekse Yargıtay uygulamasında; ihaleye fesat karıştırılmış olması, artırmaya hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler, ihalenin yapılması sırasındaki hatalı işlemler, alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmüş olması şeklinde sıralanabilmektedir. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi ise başlı başına ihalenin feshi sebebidir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2009/82 E. sayılı dosyası üzerinden ihalenin feshi davası açtığı ve anılan mahkemenin 30.12.2009 tarih ve 2009/82 E., 2009/115 K. sayılı kararının takip dosyası arasında bulunduğu görülmektedir. Bu durumda, yukarıda açıklanan maddeler gereğince, satış ilanının, ihalenin feshi davasında borçluyu temsil eden vekiline tebliği gerekir. Takip dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olması, ihalenin feshi davası hakkındaki kararın dosyaya ibraz edilmiş olması karşısında, artık borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmaz. Emredici nitelikteki bu düzenlemelerden kaynaklanan yasal zorunluluğa aykırı olarak, vekili varken asile gönderilen satış ilanı tebligatı yok hükmünde olup, sonuç doğurmaz. Şu hale göre, vekil ile takip edilen işlerde vekile tebligat zorunlu olduğundan, asile yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmaması da sonuca etkili değildir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, 6183 Sayılı Kanun uyarınca yapılan ihalenin feshi istemine ilişkindir. Manisa T6 İl Müdürlüğü Şehzadeler T6 Merkezinin 2017/20 sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı Özurgan ... Şti.'...