Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVATÜRÜ:GAİPLİK-TAPU İPTALİ-TESCİL Taraflar arasında görülen gaiplik, tapu iptali, tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; KARAR- Dava, 5737 sayılı Yasanın 17. maddesine dayalı olarak açılan gaiplik ve tapu iptal-tescil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, 5737 sayılı Yasanın 17.maddesinde belirtilen koşulların gerçekleştiği saptanmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir, Reddine....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 663 ada 15 parsel sayılı taşınmazın Galata Voyvodası Elhaç Ahmet Ağa Vakfından olup, kadastro komisyonunca 12.02.1953 tarihinde Vasil oğlu Kostantin Atopulos adına tespit edildiğini, sonrasında 15.06.1989 tarihinde hataen tespit yapıldığının belirlenmesi üzerine bu kez ... adına tesciline karar verildiğini, Hazinece Beyoğlu 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1990/220 esas sayılı dosyası ile ... mirasçıları aleyhine açılan ve kesinleşen dava neticesinde taşınmazın hazine adına tescil edildiğini, 2888 Sayılı Yasanın yürürlük tarihi olan 24.09.1983 tarihinden sonra aslı vakıf olan taşınmazların hazineye geçmesine yasal olanak bulunmadığını ileri sürerek, tapu iptal ve taşınmazın mahlulen vakfı adına tescili isteminde bulunmuştur. Davalı, taşınmazın vakıfla ilgisi bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Hazine ve ... vekilleri tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 588. maddesine dayalı gaipliğe karar verilmesi ile tapu iptali ve tescil, birleştirilen dava ise, 5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun 17. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

        İdare Mahkemesince; davacı vakıf tarafından adına tescil talebinde bulunulan taşınmazın, 1950 yılında yapılan kadastro çalışması sırasında mazbut …Vakfı adına tescil edildiği, 1960 yılında satış yoluyla İstanbul Belediyesi adına, 1962 yılında ise yine satış suretiyle Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu adına tescil edildiği, taşınmazın üzerinde Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumuna ait üç katlı ek hizmet binası bulunduğu, dolayısıyla davacı vakıf adına tescili talep edilen taşınmazın, kadastro tespiti ile … Vakfı adına tescil edilmişken, satışlar suretiyle el değiştirerek bugünkü maliki olan Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu adına tescil edildiği tartışmasız olduğundan, tescil başvurusunun dayanağı olan 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun geçici 11. maddesi kapsamında cemaat vakfı adına tescili için aranılan şartlara sahip olmadığının anlaşıldığı, bu durumda, taşınmazın 5737 sayılı Kanun'un geçici 11. maddesi uyarınca davacı vakıf adına tescili istemiyle yapılan başvurunun zımnen...

          Defterdarının kayyım tayin edildiğini, 5737 sayılı Yasanın 17. maddesi uyarınca taşınmazın vakfına rücu edeceğini ileri sürerek çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile vakfı adına tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 1638 ada 5 parsel sayılı 1.434,00 m2 miktarlı tarla nitelikli taşınmazın 89/384 payının ... oğlu ... adına tesis kadastrosu ile 09.12.1937 tarihinde tescil edildiği, zemini ... ... B. Vakfı’ndan mukataalı şerhinin bulunduğu, tapu kaydına dayanak belgelerin mercinden getirtilmediği, davacı ... İdaresinin çekişmeli taşınmazın değerini göstermeksizin ve harç yatırmaksızın eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır....

            Maddesine göre gaiplik ve Hazine adına tescil davası açılmaması ve Vakıflar İdaresine ihbarda bulunulması belirtildiğini, bu nedenle; Adalar İlçesi, Heybeliada, 94 ada, 7 parsel sayılı taşınmazın 7/8 hissesinin iptali ile gaiplik ve ölüm nedeniyle Şehsade Sultan Vakfi adına tesciline Heybeliada 94 ada, 6 parselde Apustol kızı Eleni adına kayıtlı bulunan tapu kaydının iptali ile Şehsade Sultan Vakfi adına tesciline, Heybeliada 94 ada, 2 parseldeki tapunun iptali ile Şehsade Sultan Vakfı adına tesciline karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

            Temyiz Nedenleri Davalı vekili, aşamadaki beyanlarını tekrarla, vakfın nev’i ve muteberiyeti ile vakfiyesinin araştırılmadığını, eksik inceleme ile karar verildiğini, davanın mahiyeti gereği aleyhe vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedildiğini belirterek hükmün bozulmasını istemiştir. 7. Gerekçe 7.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 5737 sayılı Yasa’nın 17.maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 7.2. İlgili Hukuk 7.2.1. 5737 sayılı Yasa'nın 17. maddesi “Tasarruf edenlerin veya maliklerin mirasçı bırakmadan ölümleri, kaybolmaları, terk ve mübadil gibi durumlara düşmeleri halinde icareteynli ve mukataalı taşınmaz malların mülkiyeti vakfı adına tescil edilir.” 7.2.2. 6100 sayılı HMK’nın 588. maddesi; “Sağ olup olmadığı bilinmeyen bir kimsenin malvarlığı veya ona düşen miras payı on yıl resmen yönetilirse ya da malvarlığı böyle yönetilenin yüz yaşını dolduracağı süre geçerse, Hazinenin istemi üzerine o kimsenin gaipliğine karar verilir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ... ilçesi 806 ada 44 parsel sayılı taşınmazın ... Vakfından icareli olup, kayıt malikleri ... oğlu .... ve ... kızı ...’dan haber alınamaması nedeniyle adı geçenlere ... Defterdarının kayyım olarak atandığını, taşınmazın aslının vakıf olup 5737 sayılı Yasanın 17. maddesi uyarınca vakfı adına tescili gerektiğini ileri sürerek, gaiplik kararı verilmek suretiyle tapu iptal ve taşınmazın vakfı adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, vakfın niteliğinin araştırılması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; 5737 sayılı Yasanın 17. maddesi koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle kayıt maliklerinin gaipliğine ve taşınmazın vakfı adına tesciline karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü....

                Somut olaya gelindiğinde dosyadaki bilgi ve belgelerden; dava konusu taşınmazın vakıf malı olup icareli olduğu, tasarruf edeni adına tespit ve tescil gördüğü, malikinin nerede olduğu bilinmediğinden taşınmazın kayyımla idare edildiği, 5737 sayılı yasanın 17. maddesinin şartlarının gerçekleştiği, taşınmazın vakfı adına tescili için aranan başkaca bir koşula yasal düzenlemede yer verilmediği, mahkemece kayıt malikinin gaip olup olmadığı, mirasçısı bulunup bulunmadığı konusunda yöntemince araştırma yapıldığı, gerekli ilanların yapıldığı, ancak hükümde kayıt malikinin gaipliğine karar verilmeden doğrudan vakfı adına tescil hükmü kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Sonuç olarak, davalı tarafın esasa ilişkin istinaf talepleri yerinde olmadığından reddine, ancak gaiplik kararı verilmesi ve harçlar kamu düzenine ilişkin olduğundan kararın düzeltilmesine, temyiz yasa yolu açık olmak üzere karar verilmiştir....

                İdare Mahkemesince; davacı vakıf tarafından adına tescil isteminde bulunulan taşınmazın, 1950 yılında yapılan kadastro çalışması sırasında … ve … Vakfından icareli olarak üçüncü kişi adına kaydedildiği, 1986 yılında ise hükmen anılan vakfa intikal ettiği tartışmasız olduğundan, söz konusu taşınmazın tescil başvurusunun dayanağı olan 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun geçici 11. maddesi kapsamında cemaat vakfı adına tescili için aranılan şartlara sahip olmadığının anlaşıldığı, bu durumda, taşınmazın 5737 sayılı Kanun'un geçici 11. maddesi uyarınca davacı vakıf adına tescili istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, öte yandan, davacı vakıf tarafından adına tescili istenilen taşınmazın hâlihazırdaki tapu kaydında başka bir tüzel kişilik adına kayıtlı olduğu hususu dikkate alındığında, davacı vakıf tarafından adli yargıda söz konusu taşınmaza ilişkin tapu iptal ve tescil davası açılabileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu