ın nüfus sicilinde M.. ve R... kızı olarak göründüğünü, gerçekte ise davacının annesi Ş..'nin Y.. ve H..'nin kızı olduğunu, müvekkilinin annesi Ş...'nin çok erken yaşta anne ve babasını kaybetmesi üzerine yakın akrabaları olan M.. N.. tarafından kızıymış gibi nüfus hanesine geçirildiğini, aradan yıllar geçtikten sonra davacı M..'nin Y.. N.. ile evlilik yaptığını, İdil Asliye Hukuk Mahkemesine açılan evliliğin iptali davasında eldeki nüfus kaydının düzeltilmesi davasının bekletici mesele yapıldığı anlaşılmıştır. Dava nüfus kayıt tashihi istemine ilişkin olup 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36-a maddesi ve Nüfus Hizmetleri Kanununun uygulanmasına ilişkin 29.09.2006 tarih ve 2006/11081 sayılı Yönetmeliğin 60. maddesi gereğince "Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılır....
"İçtihat Metni" İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kaydı bulunmayan kişinin nüfusa tescili, ölümün tespiti ve tescili davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Mahkeme kararı ... tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Temyiz dilekçesinin süresinden sonra verilmesi hâlinde 7036 sayılı Kanun'un 7 nci maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 432 nci maddesi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir. Mahkeme tarafından verilen kararın ...'ne 16.03.2020 tarihinde tebliği usulsüzdür. Ancak usule aykırı olarak yapılan tebligatlarda tebliğ tarihi muhatabın öğrendiği tarih olarak kabul edilir....
Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36.maddesi kapsamında nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacının 26.01.1989 doğumlu olarak 27.01.1989 tarihinde nüfusa tescil edildiği, davacının kemik yaşının tespiti amacıyla alınan Siverek Devlet Hastanesinin 30.04.2015 tarihli sağlık kurulu raporunda, 22 (yirmiiki) yaş sonu ile 25 (yirmibeş) yaş arası ile uyumlu olduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır. 1- Kişilerin en erken doğdukları gün nüfusa tescil edilebilecekleri, 27.01.1989 olan tescil tarihine kadar davacının doğum tarihinin (bu tarih dahil) düzeltilebileceği, doğmadan önce nüfusa tescil edilmesinin mümkün olmadığı dikkate alınmadan doğum tarihinin 26.01.1990 olarak düzeltilmesi nüfus kayıtlarında çelişki meydana getirmektedir....
Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36.maddesi kapsamında nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacının 01.11.1974 doğumlu olarak 21.11.1974 tarihinde nüfusa tescil edildiği, davacının kemik yaşının tespiti amacıyla alınan ... Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 26.03.2015 tarihli sağlık kurulu raporunda, 25-40 (yirmibeş-kırk) yaş arası ile uyumlu olduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır. 1- Kişilerin en erken doğdukları gün nüfusa tescil edilebilecekleri, tescil tarihi 27.11.1974 olan davacının doğum tarihinin bu tarihe kadar (bu tarih dahil) düzeltilebileceği, kişinin doğmadan önce nüfusa tescil edilmesinin mümkün olmadığı dikkate alınmadan doğum tarihinin 21.11.1979 olarak düzeltilmesi nüfus kayıtlarında çelişki meydana getirmektedir....
Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36.maddesi kapsamında nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; davacının, 19.12.1983 doğumlu olarak 26.12.1983 tarihinde nüfusa tescil edildiği, kemik yaşının tespiti amacıyla alınan ...Devlet Hastanesinin 16.03.2016 tarihli sağlık kurulu raporunda, 19 (ondokuz) yaş ve üstü ile uyumlu olduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır. 1- Kişilerin en erken doğdukları gün nüfusa tescil edilebilecekleri, tescil tarihi 26.12.1983 olan davacının doğum tarihinin bu tarihe kadar (bu tarih dahil) düzeltilebileceği, kişinin doğmadan önce nüfusa tescil edilmesinin mümkün olmadığı dikkate alınmadan doğum tarihinin 19.12.1985 olarak düzeltilmesi nüfus kayıtlarında çelişki meydana getirmektedir....
Köyü, C:23, Hane No:8, BSN:4'de nüfusa kayıtlı ... ve ... kızı 1884 doğumlu kişinin davacının babaannesi olduğu ve adının da ... bulunduğu belirtilerek, bu kişinin adının nüfus kütüğünde yer almadığını, sözü edilen kimlik bilgilerine sahip kişinin adının ... olarak tespiti ile nüfusa tesciline karar verilmesi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne sözü edilen kişinin "..." olduğunun tespiti ve tescili yolunda hüküm kurulmuştur. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 14. maddesinde nüfus kaydının kapatılması sonucu o kaydın işlem yapılmaz hale geldiği belirtilmiş ve evlenmesinde nüfus kaydının kapatılmasına neden olacak bir olay olduğu belirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde ... İlçesi, ... Köyü, C:23, Hane:8'de 11434203592 kimlik numaralı ... soyadlı kişinin ... ve ...'den olma 1.7.1884 doğumlu olduğu ve 2/112 evlenme vukuatı ile ... Köyü, C:23, Hane:179, Sıra no:2'ye ... ile evlenmek suretiyle gittiği ve kaydının kapalı olduğu anlaşılmaktadır....
Somut olayda; davacılar nüfus kaydında “...” olan soyadlarının “...” olarak değiştirilmesini talep etmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının ilgili Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağı açıkça hükme bağlanmıştır. Davacıların talebinin çekişmesiz yargı kapsamında olmayıp davanın adı geçen kanun maddeleri uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinde görüleceğinin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 25/12/2013 gün ve 2013/18-464 esas 2013/1698 karar sayılı ilamıyla da benimsenmiş olduğu anlaşılmakla; 5490 Sayılı Kanunun 36/1-a-b maddesi kapsamında olan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 02.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; davacı nüfus kaydında “...” olan soyadının “...” olarak değiştirilmesini talep etmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının ilgili Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağı açıkça hükme bağlanmıştır. Davacının talebinin çekişmesiz yargı kapsamında olmayıp davanın adı geçen kanun maddeleri uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinde görüleceğinin ... ...'nun 25/12/2013 gün ve 2013/18-464 esas 2013/1698 karar sayılı ilamıyla da benimsenmiş olduğu anlaşılmakla; 5490 Sayılı Kanunun 36/1-a-b maddesi kapsamında olan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... ... 14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 29.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; davacı nüfus kaydında “...” olan soyadının “...” olarak değiştirilmesini talep etmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının ilgili Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağı açıkça hükme bağlanmıştır. Davacının talebinin çekişmesiz yargı kapsamında olmayıp davanın adı geçen kanun maddeleri uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinde görüleceğinin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun ... gün ve ... esas ... karar sayılı ilamıyla da benimsenmiş olduğu anlaşılmakla; 5490 Sayılı Kanunun 36/1-a-b maddesi kapsamında olan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 13.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davalılardan ...'ye gerekçeli karar ve temyiz dilekçesi tebliğ edilmemiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre davalılardan ...'nin öldüğünün beyan edildiği, getirtilen aile nüfus kayıt tablosunda ise adı geçenin ölüm araştırmasının yapılacağı, araştırma sonuçlanıncaya kadar bu açıklamanın ölümün hukuki sonuçlarını doğurmayacağının bildirildiği anlaşılmaktadır....