WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bilindiği üzere icra takibinden önce açılan menfi tespit davalarında yetkili mahkemeler genel yetki kuralına göre belirlenecektir. 6100 sayılı HMK'nin 6.maddesinde genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu belirtilmiştir. Dava, çeke dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup, dava konusu çekte, muhatap bankanın T.Halk Bankası A.Ş. Karaman Şubesi olduğu anlaşılmıştır. Dava, takipten önce açılmıştır. Takipten önce açılan menfi tespit davalarında, genel ve ilgili yasalarda öngörülen özel yetki kuralları uygulanır. İİK'nun 72/son maddesindeki yetki kuralları, takipten sonra açılan menfi tespit davalarında uygulama yeri bulunan kurallar olup, takipten önce açılan menfi tespit davaları yönünden diğer yetki kurallarını ortadan kaldırmaz. Dava, dava konusu çek sebebiyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, dava tarihinden önce girişilmiş bir icra takibine rastlanılmamıştır....

-KARAR- Davacı vekili, davalı tarafından müvekkili kurum aleyhine ilamlı icra takibi yapıldığını, takibin dayanağı ilamda TMSF'nin taraf olmadığı gibi, mahkeme aleyhine herhangi bir hüküm de tesis edilmediğini, anılan icra takibinin iptali için İcra Hukuk Mahkemesinde açılan davanın reddedildiğini, ilamın değer açısından temyiz sınırının altında kalması nedeni ile temyiz talebinin reddedildiğini ve kararın kesinleştiğini, bu defa açılan davanın menfi tespit davası olup, davanın dinlenebilmesi için gerekli olan hukuki yararın var olduğunu icra mahkemesince konu ile ilgili olarak verilen kararın kesin hüküm oluşturmadığını, ... A.Ş.nin tüzel kişiliğinin devam ettiğini ve takipte muhatap olması gerektiğini belirterek icra takibinden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; İş bu dava icra takibinden önce imza sahteliğine dayalı açılan menfi tespit davasıdır. Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır. Bir adi senedin kendisi tarafından vücuda getirildiği iddia edilen kişi, kendisine karşı adi senede dayanarak dava açılmasını bekleyebilir ve bu davada, senet altındaki imzayı inkar etmekle yetinebilir. Bununla birlikte bir adi senedin kendisi tarafından vücuda getirildiği iddia edilen kişi (borçlu), bu adi senede dayanarak dava açılmasını beklemeden imzanın kendisine ait olmadığının ya da senedin sahte olduğunun tespiti için ayrı bir sahtelik davası da açabilir (HMUK m.314, HMK m.208/3)....

      Kişi tarafından İİK'nun 89/4 maddesi gereğince açılan menfi tespit davasına ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Her ne kadar ilk derece mahkemesince Konya . İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyasında çeke dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibin söz konusu olması nedeniyle, mutlak ticari dava niteliğindeki uyuşmazlığın Ticaret Mahkemesi tarafından çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş ise de, ilgili takip dosyasında takibin tarafları alacaklı ile borçlu olup, sadece onlar arasında mutlak ticari dava söz konusudur. İİK'nun 89/4 maddesine dayalı olarak açılan iş bu menfi tespit davasının davacısı olan ... ise, kendisine haciz ihbarnamesi gönderilen 3. Kişi konumunda olup, onun tarafından açılan menfi tespit davası yönünden mutlak ticari dava söz konusu değildir. Kaldı ki, İİK'nun 89. Maddesi uyarınca menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir....

        Davacı tarafından varlığı inkâr edilen bir hukuki ilişkinin mevcut olmadığının (yok olduğunun) tespiti için açılan davaya menfi (olumsuz) tespit davası denir (Kuru, B: İcra ve İflâs Hukuku Ders Kitabı, Ankara, 2017, s. 136). Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır....

        Davacı tarafından varlığı inkâr edilen bir hukuki ilişkinin mevcut olmadığının (yok olduğunun) tespiti için açılan davaya menfi (olumsuz) tespit davası denir (Kuru, B: İcra ve İflâs Hukuku Ders Kitabı, Ankara, 2017, s. 136). Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır....

          İhtiyati hacze itiraz edenler vekili, bankaya karşı açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı verildiğini belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece ... 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/300 E. sayılı dosyasında muteriz şirket tarafından menfi tespit davası açıldığı ve icra takibi yapılmaması için ihtiyati tedbir kararı verildiği gerekçesiyle muteriz şirketin itirazının kabulüyle ihtiyati haczin kaldırılmasına, muteriz ... tarafından menfi tespit davası açılmadığından ve diğer itirazların da İİK'nun 265. maddesi kapsamında olmadığından ...'ın itirazının reddine karar verilmiş, kararı ihtiyati haciz isteyen vekili temyiz etmiştir....

            Hukuk Genel Kurulunun 1996/654-805 sayılı ve 21.11.1996 tarihli kararında da belirtildiği üzere borçlu tarafından açılan menfi tespit davasında, alacaklı durumundaki davalı, iddiasını def'i yolu ile ileri sürdüğü için borçlunun açtığı menfi tespit davası zamanaşımını keser. Borçlu tarafından icra mahkemesine yapılan itiraz ve şikayet ise takibi durdurmayacağından zamanaşımını kesmez. İcra mahkemesinin yukarıdaki kuralı tekrarlayan gerekçesi yasaya uygundur. Ancak, borçlunun açtığı Kadıköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/726 esasında kayıtlı menfi tespit davasının HUMK.nun 409/5. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiş olup, bu durumda, anılan davanın zamanaşımının kesilmesi yönünde takibe bir etkisinin bulunduğundan söz edilemez. O halde mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

              Hukuk Genel Kurulunun 1996/654-805 sayılı ve 21.11.1996 tarihli kararında da belirtildiği üzere borçlu tarafından açılan menfi tespit davasında, alacaklı durumundaki davalı, iddiasını def'i yolu ile ileri sürdüğü için borçlunun açtığı menfi tespit davası zamanaşımını keser. Borçlu tarafından icra mahkemesine yapılan itiraz ve şikayet ise takibi durdurmayacağından zamanaşımını kesmez. İcra mahkemesinin yukarıdaki kuralı tekrarlayan gerekçesi yasaya uygundur. Ancak, borçlunun açtığı ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/726 esasında kayıtlı menfi tespit davasının HUMK.nun 409/5. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiş olup, bu durumda, anılan davanın zamanaşımının kesilmesi yönünde takibe bir etkisinin bulunduğundan söz edilemez. O halde mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'...

                Bu itibarla, borçlular tarafından gerek takibe başlanılmasından önce, gerek genel haciz yolu ile başlatılan takibe yönelik olarak takibe başlanılmasından sonra, gerek takibin itiraz nedeniyle durdurulması kararı sonrasında, gerekse kambiyo senetlerine mahsus yolla başlatılan icra takibine karşı açılacak borçlu olunmadığının tespitine yönelik menfi tespit davalarının, aynı hukuki uyuşmazlığa ilişkin olarak alacaklı tarafından açılacak itirazın iptali, alacak yada İİK'nin 169/a, 170. maddeleri kapsamında borçlu tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmesi sonrasında alacaklı tarafından genel hükümlere göre açılacak alacak davalarının dava şartı arabuluculuğa tabi olduğunun kabul edilmesi karşısında dava şartı arabuluculuğa tabi olduğunun kabul edilmesi gerekmektedir. Kaldı ki, borçlu olmadığı bir parayı ödeyen kişinin açacağı istirdat davası ile ödeme yapmadan menfi tespit davası açanın farklı dava şartlarına tabi tutulması da düşünülemez....

                  UYAP Entegrasyonu