Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, talebin, 3402 S.Y.'nın 41. maddesine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davacının talebinde fazla yerin adına tescili talep edildiği ve mülkiyet değişikliğine sebebiyet verebileceği ve bu nedenle, tapu kaydında düzeltim davası olarak nitelendirilemeyeceği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 5520 Sayılı Kanunla değişik 2644 Sayılı Tapu Kanununun 31. maddesine göre taşınmaz malların yüzölçümünün tapu sicilinde yazılı miktardan fazla olduğu hallerde bu fazlalığın bitişik araziye elatmaktan ileri gelmediği ve sınırlarında bir değişiklik olmadığı mahkemece tespit edildiği takdirde taşınmazın gerçek yüzölçümünün tapu siciline yazılmasına karar verileceği hükmüne yer verilmiştir. 3402 Sayılı Yasa'nın 41/I....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istemi ile açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Dava konusu Yapıntı Köyü 1 parsel sayılı taşınmaz satın alma nedeniyle 2900,00 m2 yüzölçümü ile paylı olarak davacılar adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar, ... ve ..., dava konusu taşınmazın zemindeki yüzölçümünün daha fazla olduğu iddiasına dayanarak gerçek yüzölçümünün tespit edilerek düzeltilmesi istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın yüzölçümünün 5864,85 m2 olarak düzeltilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... (Hazine) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir....

      Bu süre içinde açılacak davalarda görevli mahkeme, 3402 sayılı Yasa'nın 41/1. maddesi uyarınca Sulh Hukuk Mahkemesidir. 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesine dayanılarak, düzeltme kararı infaz edildikten sonra açılacak davalar ile düzeltme isteminin Kadastro Müdürlüğünce reddi halinde açılacak davalarda ise görevli mahkeme; bu konuda Kadastro Kanununda hüküm yer almadığından, 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir. Somut olayda, dosya içerisinde bulunan 04.09.2014 tarihli Kadastro Müdürlüğü yazısı içeriğinden, 12.08.2014 tarihli başvuru üzerine çekişmeli taşınmaza komşu parsellerin tespitlerinin hükmen kesinleşmesi nedeniyle çekişmeli 170 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün düzeltilmesi işleminin mahkeme tarafından yapılması gerektiği bildirilerek düzeltme isteminin reddedildiği anlaşılmaktadır....

        Davacı ... mirasçısı ..., kendilerine ait 115 ada 11 sayılı parsel ile davalıya ait 115 ada 10 sayılı parsel arasındaki ortak sınırın yanlış çizilmesi suretiyle davalı tapusunda oluşan miktar fazlalığının iptali ile kendi parsellerine eklenmesi istemi ile dava açmıştır. Yargılama sırasında davacı tarafın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesine göre iki taşınmazın sınırındaki tersimat hatasının giderilmesi istemi ile Kadastro Müdürlüğüne yaptığı başvuru üzerine Kadastro Müdürlüğünce söz konusu parsellerin davalı olması nedeniyle 41. maddesinin uygulanması için mahkemenin bu doğrultuda karar verilmesi gerektiğinden talep ret edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sununda davanın kabulü ile çekişme konusu 115 ada 10 sayılı parselin teknik bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 9163.22 metrekarelik bölümünün tapusunun iptali ile bu yerin davacılar murisi ...'ya ait 115 ada 11 sayılı parsele eklenerek 115 ada 11 sayılı parselin 36471.25 metrekare olarak ...'...

          Mahkemece, Kadastro Müdürlüğünün düzeltme kararının davacı Hazineye 11.7.2011 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 4.1.2012 tarihinde açıldığından bahisle 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesinde öngörülen 30 günlük hak düşürücü sürenin geçtiği kabul edilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiş ise; varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Dava, Kadastro Müdürlüğünce 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi uyarınca 10.12.2011 tarih ve 157 sayılı re'sen yapılan düzeltme işleminin iptali istemi ile 4.1.2012 tarihinde açılmış olup; davaya konu düzeltme işlemi, davacı Hazineye 12.12.2011 tarihinde tebliğ edilmiştir. Başka bir deyişle, işlemin tebliğinden itibaren 30 günlük yasal süre geçmediği gibi; düzeltme işleminin yapıldığı 10.12.2011 tarihinden itibaren dahi bu yasal süre dolmamıştır....

            Mahkemece 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesine göre açılacak davalarda Tapu Müdürlüğü'nün ve lehine düzeltim yapılan komşu taşınmaz varsa bu taşınmazların maliklerinin davalı olarak gösterilmesi gerektiği gerekçesi ile Kadastro Müdürlüğü aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir. Ancak, Kadastro Müdürlüğü'nce re'sen yapılan düzeltme işlemlerinde Kadastro Müdürlüğü'nün yasal hasım olması nedeniyle husumetin adı geçen idareye yöneltilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : 3402 SY'NIN 41.MD.Sİ UYARINCA YAPILAN DÜZELTME İŞLEMİNİN İPTALİ 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istemi ile açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Uysallı Köyü çalışma alanında bulunan tapuda ... adına kayıtlı bulunan 323 parsel sayılı 60200 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın yüzölçümü kadastro tespiti sırasında hesaplama hatası yapıldığı belirtilerek, Kadastro Müdürlüğü kararı ile re'sen 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi gereğince 42580.23 mekrekare olarak düzeltilmiştir. Davacı ..., yasal süresi içinde yapılan düzeltme işleminin hatalı olduğunu ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                Mahkemece, taşınmazın yüzölçümündeki hatanın tersimat hatası olduğu 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesine göre de tersimat hataları düzeltilebileceğinden davanın reddine karar verilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Davacı adına kayıtlı 433 sayılı parsel ile komşu 431 sayılı parsel hakkında yapılan düzeltme işleminin iptalini istemiştir. Kadastro Müdürlüğünün re'sen veya ilgilisinin başvurusu üzerine yapacağı açıklanan düzeltme işlemlerini ilgililere tebliğinden sonra, ilgililerin Sulh Hukuk Mahkemesine 30 gün içinde açacakları davada, düzeltme işlemi yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilerek işlemin iptali istenebilir. Düzeltme işleminin Kadastro Müdürülüğünce re'sen yapıldığı durumlarda Müdürlüğe karşı da dava yöneltilmelidir....

                  Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın husumet yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesine dayalı düzeltme kararının tetkikinden iki köy arasındaki taşınmazların birbirine binmeli olarak tersim edildiği, binmenin kenarlaşma yapılmamasından ve fiili kullanımın dikkate alınmamasından kaynaklandığı ve bu nedenle aynı taşınmaz parçasının mükerrer kadastroya tabi tutulduğu anlaşılmaktadır. Mükerrer kadastronun söz konusu olduğu hallerde 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesine göre değil, aynı kanunun 22. ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 1026. maddesi çerçevesinde işlem yapılması gerekmektedir. Düzeltme işlemi ve dayanağı belgelere göre husumet yöneltilebilecek taşınmaz maliklerini saptama imkanı bulunmadığına göre davanın Kadastro Müdürlüğü'ne yöneltilmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır....

                    hava fotoğrafları ve 2010 yılı ortofoto harita incelemesine göre B ile gösterilen yerin 3154 nolu parsel ile bir bütün halinde birlikte kullanıldığı aynı özellikte olduğu şeklinde değerlendirme neticesine göre 3402 sayılı kanunun 41....

                      UYAP Entegrasyonu