WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ayrıca, 1064 ada 1 sayılı parsel yönünden de 3402 sayılı Yasanın 30/2. madde koşullarının uygulanması gerektiğinden, zilyetlik koşullarının araştırılmaması da doğru değildir. Bu nedenle, bu parsel yönünden de ziraatçi bilirkişi ve zilyetlik tanıkları dinlenerek, taşınmazın zilyetlikle kazanılacak yerlerden olup olmadığı ve davalı kişi yararına 3402 sayılı Yasanın 14 ve 17. maddelerindeki koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmelidir. Yine, taşınmazın malik hanesi boş bırakıldığı halde tespit gibi tesciline karar verilmesi de doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 20.09.2011 günü oy birliği ile karar verildi....

    Yukarıda belirtilen yasaların getirdiği bu yeni düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında; dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Yasanın 4. maddesi uyarınca orman kadastro çalışmalarının yapıldığı, kadastro ekiplerince dava konusu taşınmazın orman niteliğiyle Hazine adına tespit ve tescil edildiği ve kamu malı niteliğini kazandığı, 3402 sayılı Yasanın 16/D maddesi hükmünde "Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ormanlar, bu yasada hüküm bulunmayan hallerde, özel yasaları hükümlerine tabi olduğu"nun belirtildiği, bu nedenle ormanlar hakkında özel yasa olan 6831 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanması gerektiği ve 6831 sayılı Yasanın 11/1. maddesinde de orman kadastrosunun kesinleşmesinden sonra tapulu taşınmazlarda tapu sahiplerinin 10 yıllık hak düşürücü süre içinde dava açabilecekleri hükmünün bulunduğu, bu ilkelerin H.G.K.'...

      Hukuk Dairesinin 30.01.2007 gün ve 2007/193-215 sayılı bozma kararında özetle; "Öncelikle davacı Hazinenin dayanağı K.Evvel 1941 tarih 148 ve 149 nolu tapu kayıtlarının ilk oluşumundan itibaren getirtilmesi, 3402 Sayılı Yasanın 20. maddesine göre varsa tapunun dayanağı krokinin uygulanması, tapu kaydının hududu meşelik okuduğundan kesinleşen orman tahdidi varsa uygulanması, yoksa; kayıt miktar fazlası yönünden 6831 Sayılı Yasanın 1. maddesine göre orman araştırması yapılması, ayrıca taşınmazın kaçak ve yitik kişilerden Hazineye kalan taşınmazlardan olup olmadığının belirlenmesi, bundan sonra 3402 Sayılı Yasanın 13, 14, 18 ve 45. maddeleri birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra Hazinenin davasının reddine, müdahil Orman Yönetiminin davasının kabulüne ve dava konusu ......

        tahdit haritasının uygulanması ile belirleneceği, taşınmaz da tahdit dışında kaldığına göre Hazinenin davasının reddine karar verilmesine işaret edildiği ve mahkemece de bozma kararına uyularak davalı yararına oluşan usulü kazanılmış hak gözönünde bulundurularak "Hazinenin salt orman iddiası ile açtığı davanın reddine" karar verildiği, Hazine tarafından devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yer olduğu hukuki sebebine (vakıası) na dayanarak 3402 Sayılı Yasanın 12/3....

          Mahkemece, taşınmaz orman sayılan yerlerden olduğundan ve 6831 sayılı Yasanın 11. maddesi gereğince zilyetliğe dayanılarak 10 yıllık süre içinde dava açılamayacağından davanın reddine karar verilmiş ise de, 3402 sayılı Kadastro Kanununda ve diğer kanunlarda 3402 sayılı Kanunun 4. maddesine göre yapılacak kadastro tespitlerinde zilyetliğe ve vergi kaydına dayalı olarak açılan davaların 30 günlük askı ilan süresi ile sınırlı olduğuna ve 10 yıllık hak düşürücü süre içinde dava açılmasının olanaklı olmadığına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır....

            Dava, 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi gereğince orman rejimi dışına çıkartılan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu ve 6831 sayılı Yasanın 2/B madde 3402 sayılı Yasanın 4. madde hükmüne göre yapılmıştır İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman orman ve fen bilirkişiler tarafından kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamasına ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uygulanması sonucu dava konusu taşınmazın 6831 sayılı yasanın 2/B madde uygulaması nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılmış olmasına göre, mahkemece davanın kabulüne ilişkin kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

              Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılıp 03/08/2007 - 03/09/2007 tarihleri arasında ilan edilmiştir. Mahkemece; çekişmeli taşınmazın 3402 sayılı Yasa hükümleri gereğince yapılan arazi kadastrosu neticesinde orman vasfıyla Hazine adına tapuya tescil edildiği ve 3402 sayılı Yasa hükümleri gereğince yapılan arazi kadastrosunun orman kadastrosunun hukuki sonuçlarını doğurduğu ve ormanlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla iktisap edilemeyeceği nedenleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Her ne kadar mahkemece dava, 3402 sayılı Yasanın 12. maddesi gereğince 10 aylık süre içinde açılılan tapu iptali - tescil davası olarak kabul edilmiş ise de, yörede yapılan orman tahdidinin, 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasayla değişik 4. maddesi gereğince yapıldığı ve 03/08/2007 - 03/09/2007 tarihleri arasında kısmi ilana çıkartılarak 04/09/2007 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır....

                Yasanın 11. maddesinde yer alan hak düşürücü sürenin uygulanması gerekeceğinin değil sadece orman olan yerlerde orman sınırlarının belirlenmesinde zorunlu olarak Orman Yasasının sınır belirlemesi ile ilgili özel hükümlerinin uygulanması gerektiği şeklinde anlaşılacağı, hak düşürücü süreler yönünden 3402 Sayılı Yasa tarafından orman yasasına bir atıf da yapılmadığı, somut olayda orman kadastro komisyonu 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre sınırlandırma yaptığına göre hak düşürücü sürenin de 3402 Sayılı Yasının 12/3. maddesinde düzenlendiği şekilde olacağı,.." yönünde karar verilmiştir....

                  Hükme dayanak yapılan orman ve ... bilirkişileri tarafından düzenlenen krokilerde (A) ve (B) ile gösterilen bölümlerinin miktar ve şekil yönünden farklılık gösterdiği, orman ve ... bilirkişisi tarafından orman kadastro harita ve tutanakları uygulanarak parselin orman tahdidine göre durumu gösterildiği gibi çekişmeli taşınmaz ve çevresine ait kadastro paftasının, memleket haritası üzerine aplike edilerek taşınmazın konumu gösterildiği halde mahkemece bu harita gözönünde bulundurulmadan ... bilirkişinin 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre yapılan orman kadastrosunun esas alınarak düzenlediği rapor esas alınarak hüküm kurulmuştur. Yörede 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre orman kadastrosu yapılarak, arazi kadastro ekiplerine teslim edilmişse de yasanın açık hükmüne karşın arazi kadastro ekibince belirlenen orman sınırına uyulmadığından orman kadastrosunun tamamlanmış olduğu kabul edilemez....

                    Hükme dayanak yapılan orman ve ... bilirkişileri tarafından düzenlenen krokilerde (A) ve (B) ile gösterilen bölümlerinin miktar ve şekil yönünden farklılık gösterdiği, orman ve ... bilirkişisi tarafından orman kadastro harita ve tutanakları uygulanarak parselin orman tahdidine göre durumu gösterildiği gibi çekişmeli taşınmaz ve çevresine ait kadastro paftasının, memleket haritası üzerine aplike edilerek taşınmazın konumu gösterildiği halde mahkemece bu harita gözönünde bulundurulmadan ... bilirkişinin 3402 sayılı Yasanın 4. maddesine göre yapılan orman kadastrosunun esas alınarak düzenlediği rapor esas alınarak hüküm kurulmuştur. Yörede 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre orman kadastrosu yapılarak, arazi kadastro ekiplerine teslim edilmişse de yasanın açık hükmüne karşın arazi kadastro ekibince belirlenen orman sınırına uyulmadığından orman kadastrosunun tamamlanmış olduğu kabul edilemez....

                      UYAP Entegrasyonu