Bu sebeple hükmün 1. bent 4. paragrafının hükümden çıkarılarak, bunun yerine “3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/son maddesi gereğince takdir edilen 500.00.-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara müştereken verilmesine" sözleri yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 21/11/2017 günü oy birliği ile karar verildi....
Bu sebeple hükmün 4. paragrafının hükümden çıkarılarak, bunun yerine "3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/son maddesi gereğince takdir edilen 500.-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara müştereken verilmesine" sözleri yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 21/11/2017 günü oybirliği ile karar verildi....
Bu sebeple hükmün 1.bent 4. paragrafının hükümden çıkarılarak, bunun yerine “3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/son maddesi gereğince takdir edilen 500 TL. maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara müştereken verilmesine" sözleri yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının iadesine 21/11/2017 günü oy birliği ile karar verildi....
Bu sebeple hükmün 1.bent 4. paragrafının hükümden çıkarılarak, bunun yerine “3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/son maddesi gereğince takdir edilen 500 TL. maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara müştereken verilmesine" sözleri yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının iadesine 21/11/2017 günü oy birliği ile karar verildi....
Davacı ... askı süresi içinde 220 ada 4 parsel sayılı taşınmazın kesinleşen orman tahdit haritası içinde olduğu halde 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu sırasında davalı gerçek kişiler adına tespit edildiğini belirterek anılan tespitin iptali ve orman niteliği ile ... adına tescili istemiyle kadastro mahkemesinde dava açmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 5831 sayılı Kanunun 8.maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen ek-4.maddesi gereğince yapılan kadastro sırasında ... ilçesi, ... köyü 110 ada 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazlar, kesinleşen 2/B madde uygulaması nedeniyle tarla niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiştir. Davacı ... Yönetimi, uygulama sırasında orman tahdit sınırlarına uyulmadığını, taşınmazların kısmen orman sınırları içinde kaldığını belirterek tespitin iptali için dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir....
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 21/02/1990 tarihinde askı ilanı yapılarak kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması vardır. Daha sonra 6831 sayılı Yasanın 4999 Sayılı Yasa ile değişik 9. maddesi kapsamında fenni hataların düzeltilmesi çalışması yapılmış 25/07/2008 tarihinde askı ilanı yapılarak kesinleşmiştir. Kadastro müdürlüğünün 07/06/2010 tarihli cevabından çekişmeli taşınmaz hakkında 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesi uyarınca yapılan kadastro çalışmaları dışında tutulduğu ve taşınmaz hakkında kadastro tutanağı düzenlenmediği anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 26. maddesine göre, kadastro mahkemesinin görevinin her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günde başlayacağı, H.Y.U.Y.'...
Bu sebeple hükmün 1 rakamlı bölümünün üçüncü bendinin hükümden çıkarılarak, bunun yerine “3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/son maddesi gereğince takdir edilen 500.00.-TL maktu vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılara müştereken verilmesine " cümlesinin yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 18/01/2018 gününde oy birliği ile karar verildi....
Dava, kadastro çalışmaları sırasında yol boşluğu olarak kadastro dışı bırakılan taşınmazın Türk Medeni Kanununun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi hükümleri uyarınca tescili isteğine ilişkindir. Kadastro dışı bırakma işleminde, taşınmazın geometrik durumu belirlenmediğinden bir tespit işlemi değil ise de, görevlilerce bir yerin tescile tabi olmadığı saptanarak hukuksal durum belirlenmiş olduğundan yapılan bu işlem, bir kadastro işlemidir. Yargıtay’ın kararlılık kazanan uygulamalarına göre; tespit dışı bırakılan bir yerin, Türk Medeni Kanununun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi hükümlerine göre tapuda tescil edilebilmesi için, tespit dışı bırakılma işleminin yapıldığı tarihten, dava tarihine kadar 20 yıldan fazla süre ile anılan maddelerde belirtilen koşullar altında tasarruf edilmesi gerekir....
Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesi gereğince hak düşürücü süre nedeniyle davacının davasının reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi gereğince açılan tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Uyuşmazlık konusu taşınmazın bulunduğu bölgede yapılan kadastro çalışmaları sırasında bitişikte bulunan 146 ada 5 ve 8 sayılı parsellerin kadastro tespit tarihlerine göre tescili istenen yerin 10.11.1997 tarihinde paftasında yol olarak gösterildiği ve orijinal paftada "yol" ibaresinin yer aldığı anlaşılmıştır....