Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki 2/B madde uygulamasına ve kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Hazine, ... (Orman ve Su İşleri Bakanlığı), Kadastro Müdürlüğü vekili arafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, ..... köyünde 185 nolu Orman Kadastro Komisyonunca 2/B madde çalışmaları bitirilmeden ve askı ilanı yapılmadan 2006 yılında yapılan genel arazi kadastro çalışmaları sırasında orman tahdidi içinde olan 153 adet taşınmazın Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı ve askı ilanlarının yapıldığı, orman rejimi dışına çıkarma görev ve yetkisinin orman kadastro komisyonlarına ait olduğundan askıya çıkarma işlemlerinin iptali istemiyle kadastro müdürlüğünü taraf göstererek dava açmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki orman kadastrosunun iptali, aplikasyon ve 2/B madde uygulamasına itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 12.06.2006 tarih 2006/7253-8216 sayılı bozma kararında özetle: "Çekişmeli taşınmazın bulunduğu Karaköçek Köyünde 3402 Sayılı Yasanın 4/3. maddesine göre yapılan orman kadastro çalışması, arazi kadastrosunun kesinleşmesi ile birlikte 1991 yılında kesinleşmiş, dava konusu parsellerin orman niteliği ile Hazine adına tapu kayıtları oluşmuştur....

      Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek - 4. maddesi gereğince yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Yörede 1944 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile 1975 yılında 1744 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanuna göre aplikasyon ve 2. madde uygulaması, 2010 yılında ise 3402 sayılı Kadastro Kanununa göre yapılan genel kadastro çalışmaları bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın uzman orman bilirkişiler tarafından yöntemince yapılan inceleme sonucu çekişmeli taşınmazın (A) bölümünün eylemli orman, (B) bölümünün ise davalının zilyet ve kullanımında olan bahçe niteliğinde olduğu anlaşıldığına göre, mahkemece kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

        Şöyle ki; bir uyuşmazlığın çözümünde özel kanununda hüküm bulunması halinde genel hükümlerin uygulanması söz konusu olamaz. 3402 sayılı Kadastro Kanunu, H.M.K'na göre özel kanun olup; öncelikle, bu kanunda öngörülen usûl kurallarının uygulanması gerekir. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 28 ve 36. maddelerinde hâkimin kendiliğinden yapacağı işlemler belirtildikten sonra bu işlemler için gerekli giderlerin ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere bütçeye konulan ödenekten karşılanacağı açıklanmıştır. Mahkemece bu kanunî zorunluluk gözardı edilmiştir. Kadastro mahkemelerinde belirtilen genel hükümler, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 29. maddesi kıyas yoluyla, aynı Kanunun 36. maddesine göre işlem yapılması hallerinde de aynen uygulanır. Yukarıda açıklanan kanun ve yerleşmiş Yargıtay uygulamasına aykırı olarak kurulan ara karar sonucu verilen kesin önele dayanılarak, gider avansının kanunî sürede yatırılmadığından söz edilerek yazılı biçimde hüküm kurulması bozma nedenidir....

          Tapuda kayıtlı olan taşınmazlara ilişkin güncelleme çalışmalarına itiraz davaları kadastro mahkemesinin görevine girmediği gibi, dava, 6 aylık sürede açılan orman tahdidine ve 2/B uygulamasına itiraz davası olmadığından, 3402 sayılı 25. maddesince kadastro mahkemesinin görevine girmez. Uyuşmazlığın çözüm yeri, genel mahkemelerdir. Bu nedenlerle; 6292 sayılı Kanunun ilgili hükümlerinin görevli mahkemece değerlendirileceği gözetilerek davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esası hakkında karar verilmesi usûl ve kanuna aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı gerçek kişi ve davalı ... Yönetimi vekillerinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine 01/10/2013 günü oy birliği ile karar verildi....

            Kadastro mahkemesinin genel olarak görevi, 3402 sayılı Kanunun 25. maddesinde; zaman bakımından görev ve yetkisi , aynı Kanunun 27. maddesinde düzenlenmiş, kadastro mahkemesinde bakılacak dava türleri de aynı Kanunun 26. maddesinde sayılmıştır. 3402 sayılı Kanunun 26/son maddesi uyarınca kadastro mahkemesinin görev ve yetkisi her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günde başlar. Ayrıca 6831 sayılı Orman Kanununun 11. maddesi uyarınca askı süresi içinde açılan orman kadastrosuna ve 2/B madde uygulamasına itiraz davalarıda kadastro mahkemesinde görülüp sonuçlandırılır. Somut olayda; davacının 125 ada 19, 21 ve 22 parselleri dava ettiği, ancak anılan taşınmazların kadastro tespit tutanaklarının hükmen kesinleşmesinden sonra eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda 3402 sayılı Kanunun 25, 26 ve 27 . maddelerindeki yasal düzenlemeler karşısında davaya bakma görevi ... Asliye Hukuk Mahkemesine aittir....

              Bu yasal düzenlemelere göre askı ilân süresi içinde açılan tesbite itiraz davaları ile ayrıca 6831 sayılı Orman Kanununun 11. maddesi uyarınca askı süresi içinde açılan orman kadastrosuna ve 2/B madde uygulamasına itiraz davaları da kadastro mahkemesinde görülüp sonuçlandırılır. 3402 sayılı Kanunun 26. maddesinde “A) 10. maddeye göre kadastro komisyonu tarafından gönderilen tutanaklara ait davaları, B) 11. maddede belirtilen askı ilânı içinde açılan davaları, C) Mahallî hukuk mahkemelerinden 27. madde uyarınca kadastro mahkemesine devredilen dava ve dosyaları, D) Kadastro mahkemelerine dava açıldıktan sonra, tesbitten önceki haklara dayanarak, asli müdahil olarak katılanların iddialarına dair uyuşmazlıkları, inceler ve karara bağlar....” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; Konyaaltı ilçesi, ...köyünde orman kadastrosunun dava tarihinden önce yapılıp kesinleştiği, 2011 yılında 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. Maddesi ile eklenen Ek-4....

                Bu durumda, davanın sınırlandırmaya ve 2/B uygulamasına itiraz niteliğine dönüştüğünün kabulü gerekir. O halde, 6831 sayılı ... Kanununun değişik 11. madde hükmü gözetilerek, uyuşmazlığın çözümünde kadastro mahkemesinin görevlidir. Görev kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmelidir. Mahkemece yapılacak iş; davanın tapu iptali ve tescil bölümünü elde tutarak ... kadastrosu ve 2/B uygulamasına itiraz bölümü yönünden kadastro mahkemesinin görevli olduğundan söz edilerek görevsizlik kararı vermek ve dava konusu taşınmazın ... niteliğinin saptanması bakımından kadastro mahkemesinin vereceği kesinleşen kararını beklemek, ondan sonra, tescil istemi yönünden doğacak sonuca göre bir karar vermektir.” denilerek bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yargılamaya devam olunmuş, ... ilçesi ... köyü 101 ada 819 parsel sayılı taşınmazın ... kadastrosu ve 2/B uygulamasına itiraz yönünden, tahdidin kesinleşmediği, ......

                  İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve yörede yapılan ilk orman kadastrosunun 07.03.1982 tarihinde ilan edilip kesinleştiği, daha sonra yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulama işleminin de 21.01.2007 tarihinde ilan edilip kesinleştiği, arazi kadastro işleminin de Şubat 2007 tarihinde yapılıp 27.03.2007 - 25.04.2007 tarihleri arasında ilan edildiği, bu dava arazi kadastrosunun ilan tarihi içerisinde 17.04.2007 tarihinde açılmış ise de, dava konusu yer hakkında kadastro tespit tutanağı düzenlenmediği, orman olması nedeniyle tespit harici bırakıldığı ve 3402 Sayılı Yasanın 22/son maddesi hükmüne göre işlem yapılması bakımından orman kadastro ve 2/B madde haritalarının teknik mevzuata uygun hale getirilmesi için çalışmaların devam ettiği, bu çalışmalar tamamlandıktan sonra orman ve 2/B parsellerinin 3402 Sayılı Yasanın 22/son maddesi gereğince kütüğe aktarılarak tescil edileceğinin Kadastro Müdürlüğünün 17.05.2010 tarihli yazısıyla bildirildiği, somut olayda 6831 Sayılı...

                    -KARAR- İlgisi yönünden davaya konu.... 718 , 799 ve 676 parsel sayılı taşınmazların bulunduğu çalışma alanında 3402 sayılı Yasanın 22/a maddesi uyarınca yenileme kadastrosu çalışmalarının başladığı, davalılar tarafından 3402 sayılı Yasanın 41. maddesi uyarınca idareye başvurulduğu izlenimi uyandığından; İlgisi yönünden; 3402 sayılı Kadastro Kanunu 22/a maddesi gereğince kadastro paftalarının yenileme uygulamasına ilişkin işlem yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise ilgili kayıt ve belgelerin, Davalılar tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi gereğince tersimat hatasının düzeltilmesine ilişkin başvuru yapılıp-yapılmadığı, yapılmış ise buna ilişkin kayıt ve belgelerin merciinden istenilmesi, gelen yanıtlanı evrakına eklenmesi, geri çevirme istenilen hususların eksiksiz yerine getirilip- getirilmediğinin denetlenmesi, ondan sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu