haritası ve orman rejimi dışına çıkarma haritalarına göre konumunun belirlenmesi, çekişmeli taşınmaza revizyon gören tevzi tapusunun haritası , dağıtım ve teblandigatif cetvelleri bulundukları yerlerden getirtilerek 3402 Sayılı Yasanın 20/A maddesi uyarınca yöntemince uygulanması, taşınmazın tevzi haritası içinde kalması halinde 3402 Sayılı Yasanın 45/3. maddesi uyarınca Hazinenin davası reddedilmeli, kısmen ve tamamen tevzi haritası dışında kalması durumunda Hazinenin davasının kabul edilmesi” gereğine değinilmiştir....
sayılı Yasanın 11. maddesinde yer alan hak düşürücü sürenin uygulanması gerekeceğinin değil sadece orman olan yerlerde orman sınırlarının belirlenmesinde zorunlu olarak Orman Yasasının sınır belirlemesi ile ilgili özel hükümlerinin uygulanması gerektiği şeklinde anlaşılacağı, hak düşürücü süreler yönünden 3402 sayılı Yasa tarafından orman yasasına bir atıfta yapılmadığı, somut olayda orman kadastro komisyonu 3402 sayılı Yasanın 4. maddesine göre sınırlandırma yaptığına göre hak düşürücü sürenin de 3402 sayılı Yasının 12/3. maddesinde düzenlendiği şekilde olacağı,.." yönünde karar verilmiştir....
Yasanın 11. maddesinde yer alan hak düşürücü sürenin uygulanması gerekeceğinin değil sadece orman olan yerlerde orman sınırlarının belirlenmesinde zorunlu olarak Orman Yasasının sınır belirlemesi ile ilgili özel hükümlerinin uygulanması gerektiği şeklinde anlaşılacağı, hak düşürücü süreler yönünden 3402 sayılı Yasa tarafından orman yasasına bir atıfta yapılmadığı, somut olayda; orman kadastro komisyonu 3402 sayılı Yasanın 4. maddesine göre sınırlandırma yaptığına göre hak düşürücü sürenin de 3402 sayılı Yasının 12/3. maddesinde düzenlendiği şekilde olacağı,.." yönünde karar verilmiştir....
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116 Sayılı Yasa uyarınca 1940 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Aplikasyon ve 2/B uygulaması 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı içinde bırakılmıştır. Yapılan incelemede, hükme dayanak alınan orman ve fen bilirkişi raporlarına göre, davaya konu yerin, 1940 yılında yapılarak kesinleşen orman kadastrosunda orman olarak sınırlandırıldığı, 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılan ilk tahdidin aplikasyonu ve 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması sırasında da orman sınırı içinde bırakıldığının belirlendiği, ......
sayılı Yasanın 11. maddesinde yer alan hak düşürücü sürenin uygulanması gerekeceğinin değil sadece orman olan yerlerde orman sınırlarının belirlenmesinde zorunlu olarak Orman Yasasının sınır belirlemesi ile ilgili özel hükümlerinin uygulanması gerektiği şeklinde anlaşılacağı, hak düşürücü süreler yönünden 3402 sayılı Yasa tarafından orman yasasına bir atıfta yapılmadığı, somut olayda orman kadastro komisyonu 3402 sayılı Yasanın 4. maddesine göre sınırlandırma yaptığına göre hak düşürücü sürenin de 3402 sayılı Yasanın 12/3. maddesinde düzenlendiği şekilde olacağı,.." yönünde karar verilmiştir....
Yasanın 11. maddesinde yer alan hak düşürücü sürenin uygulanması gerekeceğinin değil sadece orman olan yerlerde orman sınırlarının belirlenmesinde zorunlu olarak Orman Yasasının sınır belirlemesi ile ilgili özel hükümlerinin uygulanması gerektiği şeklinde anlaşılacağı, hak düşürücü süreler yönünden 3402 sayılı Yasa tarafından orman yasasına bir atıfta yapılmadığı, somut olayda orman kadastro komisyonu 3402 sayılı Yasanın 4. maddesine göre sınırlandırma yaptığına göre hak düşürücü sürenin de 3402 sayılı Yasının 12/3. maddesinde düzenlendiği şekilde olacağı,.." yönünde karar verilmiştir....
Bu sebeple; hükmün yargılama giderlerine ilişkin 5 numaralı bendi tamamen hükümden çıkarılarak bunun yerine “19.01.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen 36/A maddesi ve 6099 sayılı Yasanın 17. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen geçici 11. maddesi uyarınca davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,” cümlelerinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılıYasanın geçici 3. maddesi göndermesiyle H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve yatırdığı peşin temyiz harcının istek halinde iadesine, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine 05/10/2011 günü oybirliği ile karar verildi....
Ancak; yörede 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre orman kadastrosu yapılmış, arazi kadastro ekiplerine teslim edilmişse de yasanın açık hükmüne karşın arazi kadastro ekibince 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre belirlenen orman sınırına uyulmadığından orman kadastrosunun tamamlanmış ve kesinleşmiş olduğu kabul edilemez. Bu nedenle, taşınmazın memleket haritası, amenajman planı ve ... fotoğraflarındaki durumuna göre uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekir. Dosya arasında bulunan orman bilirkişi raporunda çekişmeli yerin tamamının memleket haritası, amenajman planı ve ... fotoğraflarında orman alanında kaldığı, üzerinde halen orman varlığını koruduğu anlaşılmaktadır. Açıklanan yönler gözetilerek taşınmazın tamamının orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken, değinilen yönler gözardı edilip yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....
Ancak; yörede 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre orman kadastrosu yapılmış, arazi kadastro ekiplerine teslim edilmişse de yasanın açık hükmüne karşın arazi kadastro ekibince 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre belirlenen orman sınırına uyulmadığından orman kadastrosunun tamamlanmış ve kesinleşmiş olduğu kabul edilemez. Bu nedenle, taşınmazın memleket haritası, amenajman planı ve ... fotoğraflarındaki durumuna göre uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekir. Dosya arasında bulunan orman bilirkişi raporunda çekişmeli yerin tamamının memleket haritası, amenajman planı ve ... fotoğraflarında orman alanında kaldığı, üzerinde halen orman varlığını koruduğu anlaşılmaktadır. Açıklanan yönler gözetilerek taşınmazın tamamının orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken, değinilen yönler gözardı edilip yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....
Ancak; yörede 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre orman kadastrosu yapılmış, arazi kadastro ekiplerine teslim edilmişse de yasanın açık hükmüne karşın arazi kadastro ekibince 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre belirlenen orman sınırına uyulmadığından orman kadastrosunun tamamlanmış ve kesinleşmiş olduğu kabul edilemez. Bu nedenle, taşınmazın memleket haritası, amenajman planı ve ... fotoğraflarındaki durumuna göre uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekir. Dosya arasında bulunan orman bilirkişi raporunda çekişmeli yerin tamamının memleket haritası, amenajman planı ve ... fotoğraflarında orman alanında kaldığı, üzerinde halen orman varlığını koruduğu anlaşılmaktadır. Açıklanan yönler gözetilerek taşınmazın tamamının orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken, değinilen yönler gözardı edilip yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....