Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 12/10/2010 tarih ve 2010/6159 E. - 12213 K. sayılı kararı ile bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma ilâmında özetle; "Çekişmeli taşınmazın yer aldığı ... köyünde dava sırasında yapılıp, ilân edilen orman kadastrosu bulunduğu, bu nedenle eldeki tescil davasının orman kadastrosuna itiraz davasına dönüştüğü, bu tür davaların kadastro mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği, bu nedenle mahkemece; orman kadastrosuna itiraz davası, tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tescil davası elde tutulup orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi gerektiği" belirtilmiştir. Mahkemece bozma ilâmına uyularak orman kadastrosuna itiraz davası, tescil davasından ayrılmış; orman kadastrosuna itiraz yönünden görevsizlik kararı verilerek bu davanın kadastro mahkemesinde sonuçlanması beklenmiştir....

    Dava; kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal nedenlere dayalı olarak TMK.nin 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesine göre açılan tescil istemine ilişkindir....

      Davalı Hazine temsilcisi, yapılan keşifte taşınmazın idari yoldan Hazine adına tesbit ve tescil edildiğini, davacının 1998 ila 2003 yılları arasında Hazineye ecrimisil ödediğini belirterek haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, 21.10.2005 tarihinde Hazine adına tescil edilen parsele karşı davacının imar-ihya ve zilyetlikle taşınmaz edinme sebebine dayanarak tapu iptali ve tescil davası açtığı, taşınmazın ilçe imar planı kapsamında kaldığı, 3402 sayılı Kanunun 17/son maddesi gereğince isteğin geçerli olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK.nun 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17.maddeleri gereğince açılan tapu iptali, tescil ve tescil isteğine ilişkindir....

        nun 08.06.2006 gün ve 2005/20-327-377 ve 28.06.2006 gün ve 2006/20-467-494 sayılı kararlarında benimsenen görüşler yasa hükmü haline getirilmiş olduğundan 3402 Sayılı Yasanın 16/D ve 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesi gereğince sadece tapuya dayanılarak, 10 yıllık hak düşürücü süre içinde genel mahkemelerde orman kadastrosuna itiraz davası açıp, orman nitelikli tapu kaydının iptal ve tescili istenebilir. f) Yukarıda (b) bendinde açıklandığı gibi, 3402 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan genel kadastroda kadastro tutanağı düzenlenmeyerek tesbit harici bırakılan yer hakkında, Hazine ya da Orman Yönetimi askı ilan süresi içinde 3402 Sayılı Yasanın 11/1. maddesi gereğince kadastro mahkemesinde o yerin orman sınırı içine alınması konusunda dava açmamışsa, daha sonra genel mahkemede her zaman o yerin orman olarak tapuya tescili için dava açabilir veya 5304 Sayılı Yasa ile değişik 3402 Sayılı Yasanın 22/4. yada 15.01.2009 gün 6831 Sayılı Yasa ile 3402 Sayılı Yasaya eklenen geçici...

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : İlk derece Mahkemesi tarafından; "dava konusu edilen Çamardı ilçesi Sulucaova köyü 116 ada 13 parsel sayılı 8.840,32 m2’lik çayır vasıflı taşınmazın kadastro tespitinin 18/08/2007 tarihinde kadastro tespitine itiraz olmaması nedeniyle kesinleştiği, davacı tarafından 05/06/2020 tarihinde kadastro tespiti öncesi hukuki sebebe dayanarak tapu kaydının iptali ve tescil talebi ile eldeki davanın açıldığı, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesi uyarınca kadastro tespiti öncesi hukuki sebebe dayanılarak tespit tutanaklarının kesinleşmesinden itibaren 10 yıl içinde dava açılabileceğinden, dava konusu edilen taşınmazın kadastro tespitinin kesinleşme tarihi olan 18/08/2007 tarihi ile 05/06/2020 olan dava tarihi arasında kanunda öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşıldığından, davanın, hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle dava şartı yokluğundan" davanın reddine karar verilmiştir....

          Aynı Kanunun 25. maddesi uyarınca, hâkim, iki taraftan birinin söylemediği şeyi veya vakıaları kendiliğinden dikkate alamaz. Aynı Kanunun 26. maddesi uyarınca da, hâkim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Somut olay bu kapsamda değerlendirildiğinde ise; dava konusu 1723 sayılı parsel halen tapuda zeytinlik niteliğiyle Hazine adına kayıtlı olup, beyanlar hanesinde 6831 sayılı Kanunun 2/B madde şerhi ile birlikte 2016/10405-2018/6783 “... ...’ın zilyetliğindedir” şeklinde davacı ... lehine kullanıcı şerhi bulunmaktadır. Eldeki somut dava, 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek - 4. madde uyarınca yapılan aplikasyon ve düzeltme çalışmalarına askı ilan süresi içinde açılan itiraz davası niteliğindedir....

            HÜKÜM; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, İstinaf yasa yolu için alınması gereken harç yeterli olmakla başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerlerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine, İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Kararın 6100 sayılı HMK'nun 359/3.maddesi uyarınca Dairemizce taraflara tebliğine, 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b-1,361/1 ve 365/1. maddeleri ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu'na 7251 sayılı Kanun ile eklenen ek-6.maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Dairemize veya hükmü veren İlk Derece Mahkemesi'ne veya temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine veya İlk Derece Mahkemesi'ne verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay...

            Bu çalışmaların kesinleşmesi sonrasında yörede 3402 sayılı Kanunun 22/a maddesi gereğince yapılan, kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itiraz süresi içinde önceki tescil davası ile oluşan tapuya dayanılarak tescil istenmesi hukuken mümkün değildir. Bunun yanı sıra davacı yanın 6292 sayılı Kanun uyarınca idareye başvuru hakkı bulunmaktadır. Tüm bu hususlar dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile davanın kısmen kabulüne dair karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 27/02/2017 günü oy birliği ile karar verildi....

              , bu nedenlerle tescil davasında asliye hukuk mahkemesinin, orman kadastrosuna itiraz davasında ise kadastro mahkemesinin görevli olduğunun kabul edilmesi gerektiği, görev yönünün kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında, temyiz aşaması da dahil olmak üzere tarafların her birince ileri sürülebileceği gibi re'sen de gözetilebileceği, mahkemece anılan yönler göz önüne alınarak; orman kadastrosuna itiraz davasının, tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tescil davası elde tutulup orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi gerekirken, yargılamaya devamla, yazılı olduğu biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu" açıklanmıştır....

                Hukuk Dairesinin 07/10/2008 gün ve 2008/ 9593 - 12268 sayılı ilâmıyla bozulmuştur. Hükmüne uyulan ikinci bozma ilâmında: “Çekişmeli taşınmazın yer aldığı ... Köyünde dava sırasında yapılıp, ilân edilen orman kadastrosu bulunduğu, bu nedenle eldeki tescil davasının orman kadastrosuna itiraz davasına dönüştüğü, bu tür davaların kadastro mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği, bu nedenle mahkemece; orman kadastrosuna itiraz davası, tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tescil davası elde tutulup orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilâmına uyularak orman kadastrosuna itiraz davası, tescil davasından ayrılmış; orman kadastrosuna itiraz yönünden görevsizlik kararı verilerek bu davanın kadastro mahkemesinde sonuçlanması beklenmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu