İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi kurulu raporuna göre çekişmeli taşınmazların 1948 yılında kesinleşen orman kadastro sınırları içinde olduğu, 2013 yılında yapılan orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B uygulamasında da kısmen 2/B sahasında, kısmen de orman sınırı içinde bırakıldığı, bu bölümlerle ilgili yeni bir orman sınırı içine alma işleminin bulunmadığı, 02.09.1986 tarihinde yürürlüğe giren 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması hakkındaki Yönetmeliğin 44. ve 25523 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 15.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren Yönetmeliğin 43 ve devamı maddelerine göre, aplikasyon işleminin de davacılara yeni dava hakkı vermeyeceği, ilk orman kadastrosuna itiraz için hakdüşürücü sürenin çoktan geçtiği gözönünde bulundurularak davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır, ancak kadastro mahkemesince 3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/son maddesi gereğince vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, Avukatlık Asgari Ücret...
Ancak kadastro mahkemesince 3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/son maddesi gereğince vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre vekalet ücreti hesaplanmış olması doğru değil ise bu yanılgının giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. Bu sebeple hükmün 4. paragrafının hükümden çıkarılarak, bunun yerine “ 3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/son maddesi gereğince takdir edilen 500 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara müştereken verilmesine" sözleri yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının iadesine 21/11/2017 günü oy birliği ile karar verildi....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki 3402 ... Kadastro Kanunu'nun (3402 ... Kanun) Ek 1 inci maddesi uyarınca yapılan sayısallaştırma işlemine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı, dahili davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: K A R A R Samsun ili İlkadım ilçesi Badırlı Mahallesi çalışma alanında 3402 ......
Hukuk Dairesi Taraflar arasında görülen kadastro tespitine itiraz davası sonucunda İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen hükme karşı davacı Hazine vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, davacı Hazine vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R ... ili ... ilçesi Büyükkösebalcı Köyü çalışma alanında 3402 ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 10.04.2008 tarihinde yapılan kadastro sırasında ... köyü 235 ada 3 sayılı 1.799,27 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, ham toprak niteliğinde bulunduğu, taşınmaz hakkında Kadastro Mahkemesinde 2008/3 esas sayılı dava dosyası bulunduğundan söz edilerek tutanak aslı cinsi ve malik hanesi açık olarak kadastro mahkemesine gönderilmek üzere 3402 sayılı Yasanın 5. maddesi uyarınca tespit edilmiştir.. Davacı ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 10.04.2008 tarihinde yapılan kadastro sırasında ... köyü 170 ada 21 sayılı 773,57 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, ham toprak niteliğinde bulunduğu, taşınmaz hakkında Kadastro Mahkemesinde 2008/3 esas sayılı dava dosyası bulunduğundan söz edilerek tutanak aslı cinsi ve malik hanesi açık olarak kadastro mahkemesine gönderilmek üzere 3402 sayılı Yasanın 5. maddesi uyarınca tespit edilmiştir. Davacı ......
Bahçesaray Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, yörede 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükümlerine göre yapılan orman kadastrosu sırasında dava konusu 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazın bir bölümü orman sınırları dışında bırakıldığına ve ... tarafından orman kadastrosuna itiraz davası 3402 sayılı Kanunun 11/1 ve 6831 sayılı Kanunun 11/1. maddeleri uyarınca, kadastro mahkemesinde askı ilân süresi içinde açılıp taşınmazın eksik olan kısımlarının orman sınırı içine alınmak suretiyle orman sınırının düzeltilmesi istendiğine göre, ... tarafından açılan davada tespit harici bırakıldığı belirtilen yola ve dereye ilişkin kısımla ilgili de Bahçesaray Kadastro Mahkemesi tarafından karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmiştir....
yılında 17 nolu orman tahdit komisyonu tarafından 3116 sayılı Orman Kanununa göre orman sınırlandırması yapıldığı, 1993 yılında 85 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından 6831 sayılı Orman Kanununa göre orman sınırlarının tespitine ve aynı kanunun 3302 sayılı kanunla değişik 2/B madde uygulama çalışmalarının yapıldığı ve kesinleştiğini, Beyköy Mahallesinde 1977 yılında 766 sayılı kanuna göre arazi kadastrosu yapıldığını, Beyköy Mahallesi mülki hudutları içerisinde 3302 sayılı orman kanununa göre yapılan orman kadastrosuna göre; 125/1, 126/1, 167/1, 177/1, 186/1 parselleri kapsayan Devlet Ormanları bulunduğunu, Orman Kadastro çalışmalarında devlet ormanı olarak sınırlandırılması yapıldığı halde kadastro sayısallaştırma çalışmalarında 188 ada 15 parselin 742,54 m2 lik kısmının Devlet Ormanı içinde kaldığı, yapılan kadastro çalışmalarında orman vasfı ile tescil edilmediği, Kadastro çalışmalarında tarla olarak tescil edilen dava konusu yerin toprak yapısı, eğim ve bitki örtüsü itibariyle...
Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise davanın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraz olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Mahkemece davanın uygulama kadastrosuna itiraz niteliğinde olduğu belirtilmişse de, yörede 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yenileme çalışması yapılıp yapılmadığına ilişkin dosyada evrak bulunmadığı gibi, yörede kadastro çalışması yapılıp yapılmadığına ilişkin de herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmamıştır....
Bu durumda da 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesinde yer alan hak düşürücü sürenin uygulanması gerekir. 3402 sayılı Kanunda bu hususu düzenleyen açık bir hüküm bulunması nedeniyle aynı kanunun bir maddesinin aynı olaya uygulanması ve diğer bir maddenin gözardı edilip uygulanmaması düşünülemez. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/D maddesinde açıklanan Özel Kanunun uygulanması koşulları somut uyuşmazlıkta mevcut değildir....