Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Anılan hüküm, “Kadastroları kesinleşmiş taşınmaz mallarda, vasıf ve mülkiyet değişikliği dışında kalan ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar, ilgilinin müracaatı veya Kadastro Müdürlüğünce resen düzeltilir.”şeklinde iken 3.3.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5304 sayılı yasanın 9. maddesi ile, “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir....

    Bu nedenle dairemizce dosya üzerinden yapılan incelemede; Dava, Kadastro Kanunun 22/A maddesi uyarınca yapılan yenileme kadastrosuna karşı açılan yüzölçümünün iptali ve düzeltilmesi talebidir. İnegöl Asliye Hukuk Mahkemesince 3402 sayılı yasanın 41. maddesi gereğince davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesi ile görev nedeniyle reddine karar verilmiş ise de düzeltmenin 3402 sayılı yasanın 41. maddesi gereğince yapılmadığı anlaşılmaktadır. Dava, askı ilan süresinden itibaren (28/02/2011)30 gün içerisinde açılması halinde Kadastro Mahkemesi görevli olacaktı ancak dava bu süre geçirildikten sonra açıldığı için görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Bu durumda davanın İnegöl Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği anlaşılmakla, bu mahkemece verilen görevsizlik kararının yerinde olmadığı kabul edilmiş ve yargı yeri olarak belirlenmesi gerekmiştir....

    Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile yapılan değişiklikten sonra anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir. Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle kesinleşmiş olan taşınmazlarda, değişiklik işlemleri sırasında ortaya çıkan yüzölçümü farklılıklarından, kadastronun dayandığı teknik kurallarda belirtilen hata sınırları içinde kalanların re’sen düzeltilmesine Kadastro Müdürlükleri yetkilidir” şeklinde düzenlenmiştir....

      Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile yapılan değişiklikten sonra anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir. Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle kesinleşmiş olan taşınmazlarda, değişiklik işlemleri sırasında ortaya çıkan yüzölçümü farklılıklarından, kadastronun dayandığı teknik kurallarda belirtilen hata sınırları içinde kalanların re’sen düzeltilmesine Kadastro Müdürlükleri yetkilidir” şeklinde düzenlenmiştir....

        İnceleme konusu karar, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesine göre yapılan düzeltmenin kaldırılması istemine ilişkin olup belirgin şekilde 14'ncü maddenin kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 14.Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dava dosyasının Yargıtay 14.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 28.1.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğe dayalı K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesine dayalı olarak yapılan düzeltmenin iptaline ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 26.01.2012 tarih ve 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih 1 sayılı Kararı ile aynen kabul edilen ve 18.02.2012 tarih 28208 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (16.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 19.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Köyü 117 parselde Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltmenin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz edenden alınmasına, 04.02.2019 gününde oybirliği ile karar verildi....

              Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltmenin iptali talebine ilişkindir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3. maddesinde; Bölge Adliye Mahkemelerinin, 26.09.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun'un Geçici 2'nci maddesi uyarınca Resmî Gazete’de ilan edilecek göreve başlama tarihi olan 20.07.2016 dan sonra verilen hükümler hakkında HMK'nin 361 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan temyize dair hükümler uygulanır. Buna göre Bölge Adliye Mahkemeleri Hukuk Dairelerinden verilen temyiz edilebilir nihai kararlarına karşı temyiz yoluna başvurulabilir....

                Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltmenin iptali talebine ilişkindir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3. maddesinde; Bölge Adliye Mahkemelerinin, 26.09.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun'un Geçici 2'nci maddesi uyarınca Resmî Gazete’de ilan edilecek göreve başlama tarihi olan 20.07.2016 dan sonra verilen hükümler hakkında HMK'nin 361 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan temyize dair hükümler uygulanır. Buna göre Bölge Adliye Mahkemeleri Hukuk Dairelerinden verilen temyiz edilebilir nihai kararlarına karşı temyiz yoluna başvurulabilir....

                  DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41.maddesi gereğince yapılan düzeltme işleminin iptali istemine ilişkindir. 233 ada 16 sayılı parsel maliki T6’nün talebi üzerine; Kadastro Müdürlüğü'nün 08.10.2020 tarih ve 215 sayılı kararı ile; 233 ada 15 ve 16 sayılı parseller arasındaki sınırların hatalı olduğu, bu nedenle bu sınırların ve parsel alanlarının ekli krokide ve düzeltme formunun ön yüzünde belirtildiği şekilde 233 ada 15 sayılı parselin 3.398,40 metrekare olan yüzölçümünün 3.244,90 metrekare olarak, 233 ada 16 sayılı parselin 2.192,82 metrekare olan yüzölçümünün 2.576,83 metrekare olarak 3402 sayılı Kanunun 41.maddesine ve ilgili yönetmelik hükümleri gereğince düzeltilmesine karar verilmiştir. Davacı, düzeltme işlemine karşı 11.11.2020 tarihinde dava açmıştır. Dava konusu 233 ada 15 sayılı parselin davacı T1 adına, 233 ada 16 sayılı parselin davalı T6 adına tapuda kayıtlı bulunduğu anlaşılmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu