Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 3303 sayılı Kanun'un Ek-1 inci maddesi kapsamında yapılan kullanım kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369/1, 370 ve 371 inci maddeleri, 3303 sayılı Kanun'un Ek-1 inci maddesi 3. Değerlendirme Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup dahili davalı ... mirasçısı ... vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI. KARAR A....

    Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'na 5831 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile eklenen Ek-4. maddesi uyarınca yapılan kadastro çalışması sonucunda düzenlenen kadastro tutanağının beyanlar hanesindeki kullanım şerhinin düzeltilmesine yönelik olarak açılmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ... Köyü 110 ada 180 parsel sayılı 7247.24 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tarla niteliği ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 3303 Sayılı Yasanın 3. maddesindeki kısıtlama beyanlar hanesine yazılarak davalılar adlarına tesbit edilmiştir. Davacı ... Yönetimi, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, çekişmeli parselin tesbitinin iptaline ve krokide (a)=5240.62 m2'lik kısmının tesbit gibi davalılar, (b)=2006,62 m2'lik kısmının orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir....

      Dava, kadastro tespitinden önceki sebebe dayanan tapu iptali ve kamulaştırma işlemi nedeniyle mülkiyetin tespitine ilişkindir. 3303 sayılı Kanununun Ek Madde 1 (Ek madde: 11.11.1999 t. 4479 s) maddesi "Bu Kanun kapsamında kalan ve bu maddeyi ihdas eden 11/11/1999 tarihli ve 4479 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarih olan 14/11/1999 tarihinden önce yapılan tapulama ve kadastro çalışmaları sonucunda hükmen de olsa tapuda Hazine adına tescil edilen taşınmaz mallar ile tescil harici bırakılan Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerler; 14/11/1999 tarihindeki zilyetleri veya fiili kullanıcıları tespit edilmek ve aynı tarih itibarıyla varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle, 21/6/1987 tarihli ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 11 inci maddesinde belirtilen askı ilanı hariç diğer ilanlar yapılmaksızın öncelikle fiili durumlarına uygun olarak ifraz ve/veya...

      Hukuk Dairesi         2006/3303 E.  ,  2006/6109 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ... Köyü 101 ada 7 parsel sayılı 5760 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden tarla niteliğinde kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı adına tesbit edilmiştir. Davacı, orman olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne ve dava konusu parselin orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 31.05.1994 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır....

        Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Toplanan deliller, uzman bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamından, dava konusu olan ve paftada yol olarak bırakılan taşınmazın yörede 3402 Sayılı Yasa gereğince yapılan orman kadastro çalışmasında orman sınırları içinde sınırlandırıldığı, halen yol kenarlarında kayın ve meşe ağaçlarının bulunduğu, 1954 tarihli memleket haritasında yeşil ormanlık alanda kaldığı ve orman sayılan yerlerden olduğu saptanarak, mahkemece davanın kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

          Dava, kadastro tesbitine itiraz davası niteliğindedir. Yörede 3402 Sayılı Yasanın 4.maddesi gereğince yapılan orman kadastro çalışması bulunmaktadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ... Köyü 145 ada 10 parsel sayılı 4765 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tek katlı ev, su deposu ve bahçesi niteliği ile belgesizden, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 3303 Sayılı Yasanın 3. maddesindeki kısıtlama beyanlar hanesine yazılarak Köy Tüzelkişiliği adına tesbit edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazın köy boşluğu olup, ham ... niteliği ile Hazine adına tescili iddiasıyla dava açmıştır....

              Bu durumda kadastro tespit günü itibarı ile dertest dava bulunmadığından malik hanesinin açık bırakılmasının hukuki dayanağı bulunmadığı gibi sözü edilen davanın derdest olması halinde dahi; taşınmazın aynına ilişkin olmayan kamulaştırma sonucu irtifak hakkı tesisi ve kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkin dava nedeniyle 3402 sayılı Yasa'nın 25/son maddesi gereğince malik hanesi açık bırakılmış olması da isabetsizdir. Öte yandan davacılar ... ve ... tarafından askı ilanına alınmayan taşınmaz hakkında açılan davanın da tamamlanmış bir kadastro tespiti bulunmaması nedeniyle tespite itiraz olarak değerlendirilmesi de mümkün bulunmamaktadır. Hal böyle olunca; Mahkemece yapılacak iş, kadastro işleminin olağan usullere göre tamamlanması için kadastro tutanağının Kadastro Müdürlüğüne iadesine karar vermekten ibarettir....

                Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kullanım kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA 1. 3303 sayılı Taşkömürü Havzasındaki Taşınmaz Malların İktisabına Dair Kanun'un (3303 sayılı Kanun) Ek 1 inci maddesi kapsamında yapılan kullanım kadastrosu sırasında, ... İli ... İlçesi ......

                  UYAP Entegrasyonu