Mahkemece, borçlu şirketin resmi adresi ve ödeme emrinin tebliğ edildiği adresin ... Bulvarı No:97/C ... olduğu halde, haczin ... Bulvarı No:97/72-73 ... adresinde yapıldığını, bu adresin davacı tarafından 01.11.2007 tarihinde kiralandığını ve hacizli malların dava dışı şahıslardan satın alındığının anlaşıldığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Borçlunun takip ve ticaret sicil adresi ... Bulvarı No:97/C ... olup, bu adrese çıkarılan ödeme emri 19.10.2007 tarihinde tebliğ alınmış, ancak 05.02.2008 tarihinde aynı adrese çıkarılan tebligat muhatabın taşındığından bahisle iade edilmiştir. Borçlu şirketin 27.10.2007 tarihli mal beyanın da adresinin ... Bulvarı No:97/72-73 ... olduğu belirtilmiştir....
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davacı 3.kişinin ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesine göre dava konusu baskı makinesinin davacının envarterinde kayıtlı olduğu, davacı tarafça ... adına düzenlenmiş kira faturalarının bulunduğu gerekçesiyle, 3. kişinin davasının kabulüyle haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan istihkak davasına ilişkindir. Mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 06.08.2014 ve 13.11.2014 havale tarihli raporlarda, dava konusu mahcuzun kapanış tasdiki olmayan davacı üçüncü kişinin defterlerinde kayıtlı olduğu belirtilmiştir. Türk Ticaret Kanunu'nun 69. maddesinde (6102 sayılı TTK m. 64) tacirlerin yasaya uygun tutulmayan defterlerinin lehlerine delil olamayacağı hükme bağlanmıştır....
İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 96 ] "İçtihat Metni" Mahalli mahkemece verilen kararın temyizen tetkiki davalı (alacaklı) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Uyuşmazlık 3 kişinin İİK''nun 96 ve devamı Maddelerine dayalı olarak açılan istihkak davasına ilişkindir. Davacı İstanbul 2. İcra Müdürlüğünün 2003/15564 sayılı takip dosyası nedeniyle 22.10.2003 tarihinde haczedilen menkul malların kendisine ait olduğunu ileri sürerek;icra memurunun işlemini şikayet ettiğini bildirmiş ise de; mahkemece bu talep istihkak iddiası olarak değerlendirilerek : takip konusu alacağın borçlu ve alacaklısının davalı olarak davaya katılımı sağlanmış ve nısbi ilam harcı ile yargılama yapılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, Ankara 8.İcra Müdürlüğünün 2008/7111 sayılı dosyasından, 29.07.2008 tarihinde borçlu adresinde yapılan haciz sırasında 3.kişi lehine istihkak iddiasında bulunulduğunu belirterek, İİK'nun 99. maddesine dayalı olarak 3.kişinin istihkak iddiasının reddine ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiş, davacı 3.kişi de aynı hacizle ilgili olarak İİK'nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davası açmış,davalar arasında irtibat bulunduğundan bahisle mahkemece birleştirilmiştir. Davalı borçlu,duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır....
Davalı borçlu şirket, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi de vermemiştir. Mahkemece, dava konusu araçlar üzerine haciz 10.04.2008 tarihinde satıştan önce konulduğundan, davacının İİK”nun 86/2 maddesi gereğince iyi niyetli olmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin Kararı, Dairenin 18.06.2009 tarih, 2009/2549 Esas ve 2009/4377 Karar sayılı ilamı ile, temyiz konusu dava değeri kesinlik sınırı altında kaldığından davacı 3.kişinin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiş; anılan kararın hatalı olduğundan bahisle davalı 3.kişi vekili tarafından dosyanın yeniden incelenmesi istemi ile karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Dosyanın yeniden incelenmesi sonucunda,temyiz konusu dava değeri 14.945.01 TL olduğu ve maddi yanılgı sonucu temyiz isteminin reddine karar verildiği anlaşılmış ve işin esası incelenmiştir. ../... -2- 2009/7731 2009/7405 Dava İİK.nun 96 ve devamı maddelerine dayalı 3.kişinin istihkak istemine ilişkindir....
Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. İster yasa, isterse hakim tarafından belirlenmiş olsun kesin önel içinde yerine getirilmeyen bir işlemin, bu önel geçtikten sonra yerine getirilmesi mümkün değildir. (H.U.M.K.md.163) Bu nedenle davaların yok yere uzamasını veya uzatılmak istenmesini engellemek için getirtilen kesin önel kuralı, yasanın amacına uygun olarak kullanılmalı, davanın reddi için bir araç sayılmamalıdır. Öyleyse kesin önelin hukuki sonuç doğurması için ara kararın usulüne uygun olarak düzenlenmesi gerekir. Kesin önele ilişkin ara karar yanlış anlamayı önleyecek şekilde açık ve eksiksiz yazılmalı, verilecek süre yeterli olmalı, önele uymamanın hukuksal sonuçları hatırlatılmalıdır....
Şirketinden 02.12.2005 tarihinde hissesini devrederek ayrıldığı 14.02.2006 tarihinde aynı adreste davacı 3.kişi şirketin kurulduğu ve borçlu ile ilgisi olmadığını, borçlunun şahsi çekinden dolayı davalı tarafından haczedilen malların borçluya ait olduğunun ispatlanmamış bulunmasına göre 3.kişi şirketin açtığı davaların kabulüne, alacaklının açtığı davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 3.kişinin, İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davası ile alacaklının İİK’nun 99.maddesine dayalı olarak açtığı 3.kişinin istihkak iddiasının reddi davasına ilişkindir. 1.Dava konusu hacizler 20.02.2006 ve 28.06.2006 tarihlerinde takip ve borçluya ait belgelerin bulunduğu adreste yapılmıştır. Bu durumda malın borçlu ve 3.kişinin birlikte ellerinde bulundurduklarının kabulü gerekir....
Dava, İİK.nun 96. ve devamı maddeleri geriğince açılmış 3.kişinin istihkak istemine ilişkindir. Somut olayda dava konusu 29.4.2008 tarihli haciz davacı 3.kişinin yokluğunda yapılmış, davacı 3.kişi 2.5.2008 tarihli dilekçesi ile İcra Müdürlüğüne istihkak iddiasını içeren dilekçe sunmuştur. Davacı 3 kişinin istihkak iddiası borçlu şirket yetkilisine 20.5.2008 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu şirket yetkilisi aynı tarihli dilekçe ile 3. kişinin istihkak iddiasını kabul etmiştir. Davacı 3.kişinin 2.5.2008 tarihli istihkak dilekçesi davalı alacaklı vekiline 16.5.2008 tarihinde tebliğ edilmiş alacaklı vekili tarafından 3.kişinin istihkak iddiasına itiraz edilmemiştir....
Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve borcun doğumundan sonra borçlu ve 3.kişi arasında yapılan satışın alacaklılardan mal kaçırma amacına yönelik olduğunun sabit bulunmasına göre davacı 3.kişinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davalı alacaklı vekilinin temyizine gelince: İstihkak davaları Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 11.maddesi 4.fıkrası son cümlesi gereğince nisbi vekalet ücretine tabi davalardan olup takip konusu alacak miktarı ile haczedilen malın değerinden hangisi az ise o değer üzerinden nisbi vekalet ücretine hükmedilir.Mahkemece ,dava red edildiğinden davalı alacaklı yararına değeri daha düşük olan hacizli mal değeri 2.850.000,00TL üzerinden nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırdır....
İcra Hukuk Mahkemesince talebin İcra Müdürlüğü işlemini şikayete yönelik olduğu, her ne kadar davacı tarafından davanın istihkak iddiası olarak incelenmesi için 12.06.2014 tarihinde ıslah dilekçesi verilmiş ise de ıslah yoluyla şikayet talebinin istihkak davasına çevrilmesinin mümkün olmadığı ve ıslah talebinin harçlandırılmadığı gerekçeleriyle davacının talebi şikayet olarak değerlendirerek yargılamaya devam edilmiş ve şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiası ile İİK 96-97 maddelerinin uygulanmasına yönelik şikayet talebine ilişkindir. Dava dilekçesinde şikayet talebinin yanında mülkiyet iddiasından da söz edilmiş, ayrıca 12.06.2014 tarihli dilekçe ile de mülkiyet iddiası tekrarlanmıştır....