WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, üçüncü kişinin İİK'nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. 1.Kural olarak, istihkak davasında borçlunun davalı gösterilmesi için 3. kişinin istihkak iddiasına karşı çıkmış olması gerekir. Borçlunun İİK’nin 96/1. maddesi uyarınca davayı açan 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunması veya haciz sırasında hazır bulunmasına karşın 3. kişinin istihkak iddiasına karşı çıkmaması ya da İİK’nin 96/2. maddesi gereği yokluğunda yapılan 3. kişinin istihkak iddiası kendisine bildirilmesine rağmen verilen 3 günlük süre içinde itiraz etmemesi durumunda istihkak davasında davalı gösterilmesine gerek yoktur. Çünkü bu durumda borçlu istihkak iddiasını kabul etmiş sayılır. Somut olayda, borçlu; haciz sırasında hazır bulunmamıştır. Ancak İcra Müdürlüğünün 24.02.2016 tarihli kararıyla borçluya İİK'nin 103. maddesi uyarınca tebliğ yapılmasına karar verilmiştir. Borçlu ise 26.02.2016 tarihli dilekçe ile üçüncü kişinin istihkak iddiasını kabul etmiştir....

    Bozmadan sonra davalı alacaklı ve borçluya dava dilekçesi tebliğ edilmiş, davalı alacaklı vekili, davacının sunduğu belgenin hacizli jeneratöre ilişkin olmadığını, ayrıca borçlu tarafından mal kaçırma amacı ile satıldığı, İİK’nun 280/1. maddesi gereğince bu satışın işyeri devri niteliğinde olduğu ve İİK.nun 44.madde gereği de ilanların yapılmadığından haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı borçlu, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, dava konusu jeneratörün borçluya ait iken harici olarak 3.kişiye satıldığını ve 3.kişi elinde haczedildiğini, İİK’nun 97/a maddesine göre ispat külfetinin 3.kişiye ait olduğunu, sunduğu belgenin hacizli mala uymadığı ve mülkiyetin geçtiğine dair kesin kanıt bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı üçüncü kişi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi, ... İcra Müdürlüğünün 2006/14988 Esas sayılı dosyasından,kendisinin 16.12.2005 tarihinde noterde düzenlenen satış sözleşmesi ile satın aldığı ... plakalı aracın haczedildiğini belirterek, İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan haczin kaldırılmasını istemiştir. Davalı alacaklı ve borçlu, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, davacının yargılama sırasında dava konusu aracı satmış olduğunu belirttiğinden, aktif dava ehliyetinin kalmadığından, bahisle davanın husumetten reddine karar verilmiş; hüküm davacı 3.kişi tarafından temyiz edilmiştir....

        Mahkemece, davacıya konsinye olarak gönderilen aracın ziyletliğinin davacıda, mülkiyetin ise Reno Mais şirketinde olduğundan bahisle davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan reddine karar vermiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu haciz 29.01.2008 tarihinde borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste yapılmıştır. Haciz sırasında borçlu yetkilisi ... hazır olup borçlu işyerindeki ... plakalı araç ve 8 adet bilgisayar haczedilmiş bilahare alacaklı vekili bunların haczinden vazgeçerek bahçede bulunan plakasız Renoult marka aracın haczini istemiş, ancak davacı 3.kişi temsilcisi ... aracın kendilerine konsinye olarak gönderildiğini borçuya ait olmadığını belirtmişlerdir. İİK”nun 97/a maddesi birinci fıkra ikinci cümlesi gereğince haczedilen taşınır mal borçlu ve 3.kişinin birlikte elinde bulundurmaları durumunda borçlu malın maliki sayılır....

          Davalı (alacaklı) vekili, sunmuş olduğu dilekçe ile bu davanın tarafları ve konusu aynı olan mahkemenin 2009/447 Esas sayılı dosyası ile bağlantılı olduğunu ve davaların birleştirilmesi gerektiğini savunmuştur. Davalı borçlu cevap vermemiştir. Mahkemece; fatura, ithalat evrakı ve kira sözleşmesine göre, davacı 3.kişinin mahcuz malın kendilerine ait olduğunu ve ne şekilde iktisap ettiklerini ispat ettiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile 08.10.2009 tarihinde haczedilen 07020241 seri numaralı forklift üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı (alacaklı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanununun 9.maddesi uyarınca, finansal kiralamaya konu malın mülkiyeti kiralayana aittir. Hal böyle olunca, istihkak iddiasında bulunmak ve istihkak davası açmak hakkı da kiralayan şirkete aittir....

            Dava, 3.kişinin İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 1.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde,dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı 3.kişi vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2.Davalı alacaklı vekilinin temyizine gelince, davacı 3.kişinin davası red edildiğine göre, vekil ile temsil edilen davalı alacaklı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 11.maddesi 4.fıkrası son cümlesi gereğince nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken vekalet ücretine hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirir nitelikte görülmediğinden HUMK 438/7. Maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....

              Mahkemece, ödeme emrinin vekile tebliğ edildiği, borçlunun yurt dışında ikamet ettiğinin sabit olduğu ve davacının haciz adresinin kendisine ait olduğunu ispatladığından mülkiyet karinesinin davacı lehine olduğu ve bu karine aksinin davalı alacaklı tarafından ispatlanmadığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş;hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu taşınır mallar 27.07.2009 tarihinde borçlu ve davacı 3.kişi huzurunda haczedilmiştir. İİK’nun 97/a maddesinin 1. fıkrası 2. Cümlesi gereğince borçlu ve3.şahısların taşınır malı birlikte ellerinde bulundurmaları halinde dahi mal borçlu elinde addolunur. Mülkiyet karinesi borçlu dolayısı ile davalı alacaklı yararınadır. Bu yasal karine aksinin davacı 3.kişi tarafından kesin ve güçlü delilerle ispatlanması gerekmektedir....

                Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın 3.kişi elinde haczedilmesi üzerine 3.kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. 3.kişi yerine çalışanı (işçisi) tarafından yapılan istihkak iddiası geçerli bir istihkak iddiası değildir. Somut olayda, dava konusu 10.12.2009 tarihli haciz sırasında 3.kişi yararına istihkak iddiasında bulunan Gülizar ... 3.kişinin çalışanıdır. Anılan şahsın, 3.kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir. Davalı 3.kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nun 96/3.maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış usule uygun bir istihkak iddiası da bulunmamaktadır. Geçerli bir istihkak iddiası bulunmadığı için alacaklının da bu davayı açmakta hukuki yararı yoktur....

                  Davalı alacaklı vekili, davacının borçludan satın aldığını iddia ettikleri ipliklerin kendisine teslim edilmediğinden mülkiyetini kazanmamış olduğunu ,davacı ve borçlunun alacaklılardan mal kaçırma amacı ile davacı adına fatura düzenlendiğinden davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacının sunduğu sevk irsaliyeleri, fatura ve ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi raporlarına göre dava konusu ipliklerin davacı 3.kişiye ait olduğunun anlaşıldığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden Ankara Asliye 1.Ticaret Mahkemesinin 22.03.2007 gün ve E 2006/459 K 2007/126. sayılı kararı ile borçlunun iflasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşıldığından İİK'nun 193/2 maddesi uyarınca ../... -2- 2009/8631 2009/7158 takip düşmüş ve hacizler kalkmıştır....

                    Mahkemece, tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları ve bilirkişi raporunu göre, İİK’nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesinin borçlu dolayısı ile alacaklı yararına olduğu,karine aksinin davacı 3.kişi tarafından ispatlanmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 3.kişinin İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu hacizler 14.08.2008 tarihinde, davacı şirket yetkilisinin huzurunda haczedilmiştir. Haciz adresi davalı 3.kişinin ticaret sicil adresi ise de delil olarak sunulan İstanbul 14.İcra Müdürlüğünün 2008/3069 Esas sayılı dosyasından aynı adreste yapılan 07.08.2008 tarihli haciz sırasında, bilgisayar kayıtlarından borçluya ait pek çok belgenin bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda hacizli malları borçlu ve 3.kişi şirketin birlikte elinde bulundurduklarının kabulü gerekir....

                      UYAP Entegrasyonu