CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dosya borcunu öderken ihtirazı kayıt ileri sürmediğini, davacının istihkak davası açma hakkına sahip olduğunu fakat süresinde açmadığı, borçlu ... adına 15.000-TL bedelli çekin haciz uygulanan adreste borçlu adına kıymetli evrak bulunduğunu, haciz mahallinde bulunan borçlunun lehtarı olduğu çekin 3. şahıs nezdinde bulunmasının hiçbir hukuki dayanağı bulunmadığını, İİK.md.72 gereğince icra dosya borcuna istinaden yapılan ödemelere ilişkin ancak dosya borçlusu tarafından istirdat davası açılabileceğini savunarak, davacının icra dosyasında borçlu sıfatı bulunmadığından, İİK.md.72 gereğince icra dosya borcuna istinaden yapılan ödemelere ilişkin ancak dosya borçlusu tarafından istirdat davası açılabileceğinden, bu eksiklik Aktif Husumet Yokluğu sebebi teşkil ettiğinden; HMK.md.115 gereğince açılan davanın usulden reddi, dava istirdat davası olduğundan zamanşımı nedeniyle davanın reddi, aksi halde sebepsiz zenginleşme davası dosya...
Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; dava dışı alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında başlatılan takip sırasında, davacının üçüncü şahıs olarak haciz ihbarnamelerine itiraz etmediği, menfi tespit davası açmadığı, alacağın kesinleştiği, borcun zimmetinde sayıldığı, takip dosyası üzerinden davacının maaşından kesinti yapıldığı, bunun üzerine davacının takip dosyasının borçlusuna karşı borçlu olmadığı iddiası ile istirdat davası açtığı, ancak davanın sonucunun takip dosyasına etkisi olacağı gözetildiğinden, takip alacaklısının da davaya dahil edildiği, davacının, aslında borçlu olmadığı bir parayı ödemiş olduğundan bahisle, takip alacaklısına karşı, kural olarak bir geri verme (istirdat) davası açamayacağı, ancak, alacaklı kötüniyetli ise, davacı üçüncü şahsın, borçlu ile kötüniyetli alacaklı aleyhine dava açarak, ödemek zorunda kaldığı paranın geri verilmesini isteyebileceği, bu durumda kötüniyetli alacaklıya karşı açılan davanın hukuki sebebinin haksız fiil olduğu...
Bu kapsamda istirdat talebinde bulunulabilmesi için, ödeme tarihinden itibaren bir sene geçmemiş olması ve söz konusu paranın icra tehditi altında ödemek zorunda kalınması ya da kendisini borçlu zannederek hataen ödediğinin ispat edilmesi gerekir. Somut olaya gelince, istirdat talebine konu kaçak elektrik tahakkuk bedeli taksitlendirilmek suretiyle son taksiti 31.07.2006 tarihinde ödenmiştir. Davacı istirdat davasını ise İ.İ.K.'nun 72. maddesinde öngörülen bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 01.11.2007 tarihinde açmış olup, davalı taraf hakdüşürücü sürenin geçtiği yönünde itirazda bulunmuştur. İstirdat davası için öngörülen bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açılan davanın reddi gerekirken yazılı şekilde kabul kararı verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir....
Davanın niteliğine göre, 3.kişi tarafından, yani davacı tarafından icra dosyasına yapılan ödemeden dolayı istirdat ve menfi tespit davasının icra takibinin borçlusu tarafından açılması gerekir. Bu tür davada, davacı sıfatı takip borçlusuna aittir. Takip konusu borç, 3.kişi tarafından, yani davacı tarafından ödenmiş olsa bile davacı sıfatı asıl borçluya aittir. Çünkü, burada borçtan kurtulan takip borçlusudur. Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 28/04/2016 tarih ve 2015/18160 Esas,2016/7678 Karar sayılı içtihadı ve Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 06/05/2009 tarih ve 2009/4422 Esas, 2009/4085 Karar sayılı içtihadında da belirtildiği üzere, icra takibine konu borcun 3.kişi tarafından ödenmiş olması halinde dahi İİK'nın 72. maddesine göre ödenen bu paranın borçlu olunmadığından bahisle istirdatına ilişkin geri ödeme talebinde bulunma hakkı ve menfi tespit davası açma hakkı icra takibinin borçlusuna aittir. Borcu ödeyen 3.kişi istirdat ve menfi davası açamaz....
Takip konusu borç, 3.kişi tarafından, yani davacı tarafından ödenmiş olsa bile; davacı sıfatı asıl borçluya aittir. Çünkü, burada borçtan kurtulan takip borçlusudur. İcra dosyasında borçlu sıfatı olmayan borcu ödemiş olan davacının üçüncü kişi olarak ödediği bu parayı İİK 72. maddesi hükümleri uyarınca icra dosyası alacaklısına karşı istirdat davası açamayacağı şüphesizdir. Sonuç itibariyle 3.kişi tarafından, yani davacı tarafından icra dosyasına yapılan ödemeden dolayı sebepsiz zenginleşme veya istirdat davasının icra takibinin borçlusuna karşı açılması gerekir. İstirdat davaları niteliği itibariyle sebepsiz zenginleşme davaları olduğu için sebepsiz zenginleşen aleyhine bu davalar açılabilecek ve yine İİK 72. maddesi uyarınca istirdat davasını da ancak takip borçlusu, alacaklıya karşı açabilecektir....
Davalı vekili, davacı tarafın aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, istirdat davasının icra takibinin borçlusu tarafından açılması gerektiğini, icra takibine ilişkin borç üçüncü şahıs tarafından ödenmiş olsa dahi davacı sıfatının borçluya ait olduğunu, borcu ödediğini iddia eden üçüncü kişinin alacaklıya karşı istirdat davası açma hakkının bulunmadığını, icra dosyasında ödemenin dava dışı ... Maddeler San. Ve Dış Tic. Ltd. Şti tarafından yapıldığını belirterek, bu nedenle davanın öncelikle husumet, olmadığı takdirde esastan reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacının 10.09.2014 tarihinde dava dışı ... Maddeleri San ve Dış. Tic. Ltd. Şti 'nin ......
Maddesinde aranan yasal şartlar oluşmadığından, davacı 3. Kişinin kötüniyet tazminatı talebinin reddine..." karar verildiği anlaşılmıştır. G E R E K Ç E: İstirdat talepli davada, ilk derece mahkemesince, menfi tespit ve istirdat davasının icra takibinin borçlusu tarafından açılması gerektiği, davacılık sıfatının takip borçlusuna ait olduğu, borcu ödeyen 3.kişi davacının, takip alacaklısına karşı istirdat davası açamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur....
HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ: ANTALYA 2.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TARİHİ: 30/01/2024 DAVANIN KONUSU: 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ: 07/05/2024 İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi. Üye hakimin görüşü değerlendirildi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, takip alacaklısı tarafından takip borçlusu aleyhine girişilen Antalya Genel İcra Müdürlüğü ... E....
Şti. aleyhinde haciz işlemi için gidildiğini, mahalde hazır bulunan üçüncü şahısın davacı şirket tarafından dosya borcu ödenerek mezkur icra dosyası infaz edildiğini, istirdat davasını takip borçlusu açabildiğini, çünkü takibe itiraz hakkının takip borçlusuna ait olduğunu, dolayısıyla takibe 3.şahıs konumda bulunan davacı tarafından istirdat davası açılması açıkça yasaya ve usule aykırı olduğunu, davacı tarafın ikame etmiş olduğu huzurdaki davada davacı tarafın aktif dava ehliyetinin olmadığını, bu vb. Nedenlerle davacının taraf sıfatı olmadığından aktif husumet yokluğundan davanın usulden reddini, davalı müvekkilinin taraf sıfatı olmadığından pasif husumet yokluğundan davanın usulden reddini, davacının, işbu davayı açmasında hukuki yarar bulunmamasından dolayı dava şartı yokluğundan davanın reddini, mahkeme aksi kanatte ise davanın esastan reddini, kötü niyetli davacı aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir....
Esas esas sayılı dosyalarından açılan istirdat davası hakkındaki hükmün kesinleşmesinden yahut ihtiyati tedbirin kaldırılmasından itibaren 1 ay içerisinde tazminat davası açılmaması halinde DAVACI TARAFA İADESİNE, 3-Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından, peşin olarak alınan 80,70 TL harcın düşümü sonucu kalan 99,20 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine'ye gelir kaydına, 4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.08/06/2023 Başkan e-imzalıdır Üye e-imzalıdır Üye e-imzalıdır Katip e-imzalıdır...