Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime ait olup (6100 sayılı HMK m. 33); dava dilekçesi içeriğine ve davalı Hazinenin cevap dilekçesi içeriğine göre davanın, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek-4. maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastrosuna itiraz mahiyetinde olduğu anlaşılmaktadır. Ne var ki; Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek-4. maddesi kapsamında yapıldığı belirtilen kullanım kadastrosuna ilişkin tutanak ve ekleri dosya arasına getirtilmemiş, bu kapsamda her hangi bir araştırma yapılmaksızın, dava konusu taşınmaza ait tapu kaydının oluştuğu tarihten dava tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. Maddesinde düzenlenen hak düşürücü sürenin geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25.02.2021 NUMARASI : 2020/565 ESAS - 2021/199 KARAR DAVA KONUSU : Kullanım Kadastrosuna İtiraz KARAR : Taraflar arasında görülen "Kullanım Kadastrosuna İtiraz " davasının yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, altı aylık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporuna göre, mahkemece davanın kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, 343 ada 1 ve 2 nolu parseller itirazlı hale geldiğinden, kadastro hakiminin doğru sicil oluşturma görevi nedeniyle, parsellerin (1a) ve (2a) bölümlerinin tespit gibi tesciline karar verilmesi gerekirken, hüküm yerinde sicil oluşturulmamış olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

      Kullanım kadastrosu sırasında hakkında kullanım kadastrosu tutanağı tanzim edilen taşınmazlar yönünden tutanağın beyanlar hanesinde yer alan ya da alması gereken kullanıcı ve muhdesat şerhlerine ilişkin olarak askı ilan süresi içinde Kadastro Mahkemesinde, askı ilanından sonra ise genel mahkemelerde kullanım kadastrosuna itiraz davası açılmasının mümkün bulunduğu hususu tartışmasızdır. Ancak, idarece kullanım kadastrosu yapılması planlanmayan ve henüz kullanım kadastrosu çalışmalarına başlanmayan 2/B parselleri hakkında, fiili kullanım durumuna göre parsel ihdas edilerek Hazine adına tescili ve tapu kaydına kullanıcı ya da muhdesat şerhi verilmesi istemiyle dava açılması mümkün bulunmamaktadır....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : 3402 Sayılı Yasa'nın 22/a Maddesi Uyarınca Uygulama Kadastrosuna İtiraz İLK DERECE MAHKEMESİ : Akçaabat 1. Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tapu kaydına ve mülkiyet hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, uygulama kadastrosuna itiraz niteliğinde bulunmadığından; Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı ile hazırlanan, 28.01.2022 tarihli ve 31733 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12.10.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

          Maddesine gereği uygulama kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir. Davacı vekili dilekçesinde kadastro müdürlüğünce 22/a uygulaması sonucu davacının parselinin hatalı tespit edilip küçüldüğünü bildirmiş, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda 22/a yönünden bir değerlendirme yapılmamış yasanın ek-4 maddesi gereği kullanıcı tespiti yapılırken hata yapıldığı belirtilmiş mahkemece dava 22/a uygulamasına itiraz davası olarak nitelenmiş ancak 22/a açısından bir değerlendirme yapılmamıştır. Dosya kapsamından taşınmazların kadastro tespit tutanakları yok ise de 2011 yılında tesis kadastrolarının yapıldığı 2017 ve 2018 yıllarında da davacı ve davalıya 6292 sayılı yasa gereği satıldıkları anlaşılmaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Uygulama Kadastrosuna İtiraz K A R A R Yargıtay 16.Hukuk Dairesine ait 31.05.2020 tarihli ve 2018/5536 Esas, 2021/4484 Karar sayılı geri çevirme kararı ile dava konusu 12040 ada 3 ve 12 parsel sayılı taşınmazlara ait uygulama (22/a) kadastrosu tutanak örneklerinin, uygulama tespiti sırasında düzenlenen ada raporunun onaylı örneğinin, dava konusu taşınmazların uygulama kadastrosuna ait pafta ve orijinal ölçü krokisinin getirtilerek dosyasının gönderilmesi istenmiş olmasına rağmen dosya arasına istenilen hususlarla ilgisi olmayan çalışma bölgesinde yapılan uygulama kadastro çalışmalarına ilişkin müzekkere ve müzekkere cevapları gönderilerek anılan geri çevirme kararının gereğinin yerine getirilmediği anlaşıldığından; dava konusu 12040 ada 3 ve 12 parsel sayılı taşınmazlara ait uygulama (22/a) kadastrosu tutanak örneklerinin, uygulama tespiti sırasında düzenlenen ada raporunun onaylı örneğinin, taşınmazları...

            Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanık hakkında işgal faydalanma suçu nedeniyle kurulan beraat hükmünün temyiz incelemesinde; Mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporundan, suça konu yerin 1997 yılında kesinleşen orman kadastrosuna göre orman sayılmayan alanda kaldığının ve daha sonra gerçekleştirilen 2B çalışmaları neticesinde de orman sınırları dışında kaldığının tespitinin yapıldığı ancak kadastro tespitine itiraz davasının derdest olduğunun anlaşılması karşısında, suça konu yerin devlet ormanı sayılan yer olup olmadığının açıklığa kavuşturulması için Düzce Kadastro mahkemesinin 2011/4 Esas sayılı davasının bekletici yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken...

              Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, özü itibariyle uygulama faaliyetinin yukarıda açıklanan ilke ve yöntemlere göre yapılıp yapılmadığının denetlenmesini zorunlu kılan davalardır.Yöntemine uygun yapılmayan uygulama kadastrosu, mülkiyete ilişkin kazanılmış hakların ihlali sonucunu doğurur. Bu nedenle, uygulama kadastrosundan kaynaklanan ihtilafın çözümü için nasıl bir araştırma yapılması gerektiği hususu önem taşımaktadır. Yukarıda yer alan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, uygulama kadastrosu, önemli oranda bir mühendislik faaliyetidir....

              Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, özü itibariyle uygulama faaliyetinin yukarıda açıklanan ilke ve yöntemlere göre yapılıp yapılmadığının denetlenmesini zorunlu kılan davalardır.Yöntemine uygun yapılmayan uygulama kadastrosu, mülkiyete ilişkin kazanılmış hakların ihlali sonucunu doğurur. Bu nedenle, uygulama kadastrosundan kaynaklanan ihtilafın çözümü için nasıl bir araştırma yapılması gerektiği hususu önem taşımaktadır. Yukarıda yer alan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, uygulama kadastrosu, önemli oranda bir mühendislik faaliyetidir....

              UYAP Entegrasyonu