Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : EL ATMANIN ÖNLENMESİ, TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; dosya Yargıtay Hukuk Daireleri İşbölümü İnceleme Kurulu'nca Dairemize gönderilmiş olup, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu, Göle İlçesi Tahtakıran Köyü çalışma alanında bulunan 121 ada 173, 155 ada 11 ve 12, 164 ada 45 ve 46, 168 ada 18, 194 ada 28 ve 113 parsel sayılı taşınmazlar, tapu kaydı nedeniyle ... ve müşterekleri adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar Harun Kurt ve ..., çekişmeli taşınmazlara yönelik el atmanın önlenmesi istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    EL ATMANIN ÖNLENMESİ 634 S. KAT MÜLKİYETİ KANUNU [ Madde 16 ] 634 S. KAT MÜLKİYETİ KANUNU [ Madde 19 ] 634 S. KAT MÜLKİYETİ KANUNU [ Madde 20 ] "İçtihat Metni" Dava dilekçesinde ortak bahçeye yönelik el atmanın önlenmesi ile eski hale getirme istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının kat mülkiyetli anataşınmazın bahçe bölümüne iki tane odunluk yapıp, tahta molozları koymak ve çöp dökmek suretiyle tecavüzde bulunduğunu ileri sürerek haksız elatmanın önlenmesinin, yaptığı odunlukların yıkılmasını, çöp ve tahta parçalarının döküldükleri ve konuldukları yerden kaldırılmasını istemiş, mahkemece davalının ortak yerlerdeki payı orarında kullanma hakkı bulunduğundan ve bu oranı aşmadığından davanın reddine karar verilmiştir....

      Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2007/737 - 2008/235 Esas ve Karar sayılı dosyası ile cezalandırılmalarına karar verildiği, hükmün Yargıtay 8. Ceza Dairesi tarafından onararak kesinleştiği görülmüştür. Davacı Hazine vekili davalıların mera parseline elatmalarının belirlenmesi üzerine meydana gelen zararı ve eski hale getirme bedelini de mahkemeden aldıkları tespit kararı ile belirledikten sonra meraya elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat istemli eldeki bu davayı açmıştır. Mahkemece, mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen 13.10.2014 tarihli fen bilirkişilerin krokili raporunda davalı ... tarafından 107 ada 669 sayılı mera parselinin A harfi ile gösterilen kısmına daha önceden el atıldığı ancak bu yerin terk edildiği, davalı ...'...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen davada ...2.Asliye Hukuk ve .....Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: Dava, hazineye ait taşınmaz üzerinde bulunan kuyuya davalının haksız elatmasının önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce ; zilyetliğin korunmasına yönelik elatmanın önlenmesi davasının 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-c maddesi uyarınca... sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

          Davalı vekilinin 21/01/2020 tarihli istinafa cevap dilekçesinde; Davacının davanın hak düşürücü süre sebebiyle reddine itiraz ettiğini, yerel mahkemenin bu yönüyle isabetli bir karar verdiğini, davanın zilyetliğin korunması davası olduğunu ve davacının istinaf başvurusunun usulden ve esastan reddine, taraflarının istinaf başvurusunun ise kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : İstinaf incelemesine esas; Yerel mahkemenin dosyası içerisinde bulunan belge ve kayıtlar. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacının istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde: Dava; zilyetliğin tespiti ve korunması isteğine ilişkindir. Tapu kaydına göre, Mersin İli, Yenişehir İlçesi, Çiftlik Mahallesi, 0 Ada, 2165 Parsel sayılı taşınmazın (eski 940 Parsel) orman sınırları dışına çıkarılmış, tarla vasıfında ve toplam 7.660,75 m2 yüzölçümlü olup, tamamının Maliye Hazinesi adına kayıtlı olduğu görülmüştür....

          Davalı vekilinin 21/01/2020 tarihli istinafa cevap dilekçesinde; Davacının davanın hak düşürücü süre sebebiyle reddine itiraz ettiğini, yerel mahkemenin bu yönüyle isabetli bir karar verdiğini, davanın zilyetliğin korunması davası olduğunu ve davacının istinaf başvurusunun usulden ve esastan reddine, taraflarının istinaf başvurusunun ise kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : İstinaf incelemesine esas; Yerel mahkemenin dosyası içerisinde bulunan belge ve kayıtlar. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacının istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde: Dava; zilyetliğin tespiti ve korunması isteğine ilişkindir. Tapu kaydına göre, Mersin İli, Yenişehir İlçesi, Çiftlik Mahallesi, 0 Ada, 2165 Parsel sayılı taşınmazın (eski 940 Parsel) orman sınırları dışına çıkarılmış, tarla vasıfında ve toplam 7.660,75 m2 yüzölçümlü olup, tamamının Maliye Hazinesi adına kayıtlı olduğu görülmüştür....

          EL ATMANIN ÖNLENMESİ VE YIKIM DAVASIKADASTRO TESPİTİ 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 5 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 7 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 25 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü: Kadastro sırasında 293 ada 4 ve 5 parsel sayılı 374,64 ve 136,01 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduklarından söz edilerek malik haneleri açtk bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacı G... Köyü Tüzel Kişiliği temsilcisi tarafından davalılar İdris ve arkadaşları aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan meni müdahale ve kal davası davaya konu olan parseller hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., ... Köyünde orman kadastrosu ve 2B uygulamasının 21.05.1992 tarihinde ilan edilerek kesinleştiğini, daha sonra 4999 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 9/7 maddesi gereğince fenni hataların düzeltilmesi işlemi yapılarak 18.01.2007 tarihinde ilan edildiğini, bu işlem sırasında orman alanlarında daraltma yapılarak vasıf ve mülkiyet değişikliğine sebebiyet verildiğini, davalı adına tapuda kayıtlı olan 274 ada 5 sayılı parselinde kısmen orman aleyhine genişletildiğini belirterek tapu kaydının iptali ve tescil davası açmıştır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : EL ATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında Aşağıçapak Köyü çalışma alanında bulunan 498 parsel sayılı 2.825,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı, miras yoluyla gelen hak, paylaşma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ...'nin kullanımında olduğu belirtilerek ve Asliye Hukuk Mahkemesinde davalı olduğu gerekçesiyle malik hanesi açık bırakılmak suretiyle 1986 yılında tespit edilmiştir. Davacı ..., davalı ... ile müştereken sahibi oldukları 498 parsel sayılı taşınmazdaki kendi kullanımındaki yere davalının haksız müdahalede bulunduğu iddiasıyla davalının müdahalesinin önlenmesi istemiyle 2011 yılında dava açmıştır....

                Mülkiyet hakkı bulunan davacının, taşınmazını koruması açısından daha üstün bir hakkı bulunmayan davalıya karşı el atmanın önlenmesini istemesi ve mahkemenin gerekli araştırma ile tapu ve resmi kayıtları esas alarak el atmanın önlenmesi yönünden verdiği karar yerinde olmakla beraber, talep içeriğinde bulunmaması ve davalıyı cebr-i icraya zorlayacak nitelikte bulunacak şekilde davalıya tahliye için 45 gün süre verilmesinin hatalı olduğu, hükümden tahliye için verilen 45 günlük sürenin çıkartılması suretiyle HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm verilmesine karar vermek gerekmiştir....

                UYAP Entegrasyonu