WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Orman kadastro komisyonlarınca düzenlenen tutanak ve haritaların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak Hazine hariç itiraz olunamaz ve dava açılamaz." hükmüne haizdir. Bilindiği üzere 6831 sayılı Orman Kanununun değişik 11. maddesi uyarınca kanuni itiraz süresi içinde açılacak orman kadastrosuna ve 2/B madde uygulamasına itiraz davalarının kadastro mahkemesi görevli ise de süresinden sonra açılan orman kadastrosuna ve tescil talebi açısından Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. Yine Bilindiği üzere 6831 sayılı yasanın 11/2 maddesi gereğince 2- b ye yönelik itirazlarda Orman İdaresinin yanında Hazinenin de davada taraf olması gerekmektedir. Taraf koşulu; 6100 sayılı HMK’nın 114/1- d maddesi gereğince dava şartı olup kamu düzeni ile ilgisi nedeniyle yargılamanın her aşamasında resen göz önüne alınması zorunludur....

Dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir....

    Mahkemece anılan yönler göz önüne alınarak; orman kadastrosuna itiraz davası mera sınırlandırmasına itiraz davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek mera sınırlandırmasına itiraz davası elde tutulup orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi gerekirken, yargılamaya devamla, yazılı olduğu biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, SAİR YÖNLERİN BU AŞAMADA İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA 09.06.2009 günül oybirliği ile karar verildi....

      DELİLLER: Dava dilekçesi, davalı savunması, kadastro tutanak örnekleri, tapu kayıt örnekleri, yapılan keşif ve sonrası alınan bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, kullanım kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir....

      Davacı vekili, davanın kullanım kadastrosuna itiraz davası olduğunu, delillerin mahkemeye sunulduğunu, davaya konu taşınmazı kimin kullandığının ise keşif ve tanık delili ile ispat edileceğini, bu durumun da yargılamayı gerektirdiğini, ihtiyati tedbirin şartlarının oluştuğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. HMK’nun 389. maddesinde ''Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir....

      No:2B/150 .../ İstanbul adresinin sicilden silinmesi istemine ilişkindir. Davacı taraf, kendisi tarafından kullanılan ... Mah. ... ... Sok. ... C1 Blk. No:2B/150 .../ İstanbul adresinin, davalı şirket ticaret sicil adresinden silinmesini talep etmiş; davalı şirketin bu adreste faaliyet göstermediğini ileri sürmüştür. UYAP ortamında yapılan sorgulamada Gib/Mersis Servis Sonuçları Raporunda ve ticaret sicil kayıtlarında davalı şirketin adresinin ... Mah. ... ... Sok. ... C1 Blk. No:2B/150 .../ İstanbul olduğu anlaşılmıştır. Dosyada bulunan sicil kayıtları ile getirtilen yazı cevaplarından; davacı şirketin 01/10/2020 tarihli ortaklar kurulu kararıyla ticaret sicil adresinin ... Mah. ... ... Sok. ... C1 Blk. No:2B/150 .../ İstanbul olarak kararlaştırılıp tescil edildiği, davalı şirketin ise 09/06/2022 tarihinde ve davacı şirket ile aynı adreste kurulduğu, yapılan araştırmada "... Mah. ... ... Sok. ... C1 Blk....

        Bir kısım davalılar T22 T23 T25 T24 vekillerince cevap dilekçesi ile birlikte ihtiyati tedbire itiraz dilekçesi sunulduğu; itirazların değerlendirilmesi amacı ile duruşma açılması gerektiğinden, 06.07.2022 günü tedbire itiraz duruşması yapıldığı ve ilk derece mahkemesi 2022/278 Esas sayılı dosyasından verilen 06.07.2022 tarihli ara kararında özetle; "...Somut olayda, Muğla İli, Bodrum İlçesi, Akyarlar Mahallesi, Kemer Mevkii, 018B-01D-2B Pafta, 133 Ada, 9 Parselde kayıtlı bulunan ve müvekkil firma adına tescil yapılması gerekirken yapılmayan J-K-M-O-R-T-V-Z-AB-AD BLOK (tek katlı villalar) ile B1- B2 BLOK, D1- D2 BLOK, F1- F2 BLOK, G2 BLOK ve H1- H2 BLOKta bulunan (dubleks) taşınmazların, Muğla İli, Bodrum İlçesi, Akyarlar Mahallesi, Kemer Mevkii, 018B-01D-2B Pafta, 514 Ada, 1Parselde bulunan taşınmazın uyuşmazlık (dava) konusu olduğu, taşınmazın sayısı, cinsi ve yüzölçümü dikkate alındığında, açılan davanın ileri sürülüş, anlatımından ve dosya kapsamından yaklaşık ispat kuralının bulunduğu...

        Daha sonra 1993 yılında aplikasyon ve 2B madde uygulaması yapılmıştır. Genel arazi kadastrosu 1970 yılında yapılmış, çekişmeli yer boşluk olarak tespit dışı bırakılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosuna, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sınırları dışında orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen davacı yararına 3402 sayılı Yasanın 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına 10/04/2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

          itiraz davasında ise kadastro mahkemesinin görevli olduğunun kabul edilmesi gerektiği, görev yönü kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında, temyiz aşaması da dahil olmak üzere tarafların her birince ileri sürülebileceği gibi resen de gözetilebileceği, mahkemece anılan yönler göz önüne alınarak; orman kadastrosuna itiraz davasının, tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tescil davası elde tutulup orman kadastrosuna itiraz davasının sonucunun beklenmesi" gereğine değinilmiştir....

            yargılama sırasında çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastrosuna başlandığı, davanın aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davası niteliği taşıdığı belirtilerek orman kadastrosuna itiraz davası ile tescil davasının birbirinden ayrılması, tescil davası elde tutularak orman kadastrosuna itiraz davasının kadastro mahkemesine aktarılması..." gereğine değinilmiştir.Mahkemece, bozma kararına uyularak orman kadastrosuna itiraz davası tefrik edilmiş ve kadastro mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro mahkemesince, davanın kabulüne, bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 1601.30 m2'lik taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğunun tesbitine karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu