Somut olayda, davalı ... şirketi ile, 2918 sayılı yasanın 91.maddesi gereğince sigorta şirketinin sorumluluğunu üstlendiği araç işleteninin suç teşkil eden eylemlerinden söz edilmesi mümkün değildir. Tazminat istemine konu eylem, davacıların desteğinin dikkatsiz ve tedbirsiz araç kullanma sonucu tamamen kendi kusuru ile kendi ölümüne sebebiyet verme şeklinde gerçekleşmiştir. Davacıların tazminat istemlerine konu eylemin failide mağduru da araç sürücüsü olan davacılar desteği davacı ...'dır....
Bu çerçevede, sigorta şirketi, KTK'nın 85/1 maddesi kapsamında kalan zararlardan, zarar görene karşı (2918 Sayılı Yasanın 92. maddesi sayılan haller hariç) sorumludur. 2918 Sayılı Yasanın 90. maddesinde, kaza tarihindeki düzenlemede "Maddi tazminatın biçimi ve kapsamı ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanunun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır" denilerek, zararın ne şekilde belirleneceği belirtilmiş ve "gerçek zarardan" sigorta limiti ile sınırlı olarak sorumlu olan sigorta yönünden ayrım yapılmayarak, farklı hesaplama yöntemi ve zarar belirleme yöntemi kanunda getirilmemiştir. Kaza tarihinden sonra KTK'nın 90. Maddesinde 6704 Sayılı yapılan 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik ile "Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir....
Hukuk Dairesinin 2020/2045 Esas 2020/1746 Karar sayılı kararları birlikte değerlendirildiğinde, 2918 Sayılı Kanun'dan kaynaklanan tüm sorumluluk davalarının adli yargıda görülmesi gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Somut olayda; davalı T3 sorumluluk alanında kaldığı ileri sürülen karayolu ulaşımına açık otoyolda davacı aracının geçtiği sırada kavak ağacının devrilmesi suretiyle araçta oluşan zarardan kaynaklı tazminat istenildiğine göre; davalının 2918 Sayılı Kanun’dan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle tazminat talep edilmesine göre uyuşmalığın çözümünde adli yargı görevli olacağından İlk Derece Mahkemesince esastan değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken yargı yolu nedeni ile usulden red kararı verilmesi doğru olmamış, davacı vekilinin istinaf istemi yerinde bulunmuştur....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama Hüküm : 5237 sayılı TCK'nın 89/1, 89/2-e, 62, 51/1, 51/3, 2918 sayılı Kanunun 119/2. maddeleri gereğince mahkumiyet....
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, eksik incelemeye ve kusura ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Sanığın sürücü belgesinin suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan TCK'nın 53/6. maddesi yerine uygulama yeri bulunmayan 2918 sayılı Kanunun 118/5. maddesi ile geri alınmasına karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hükümdeki ''2918 sayılı Kanunun 118/5. maddesi gereğince,'' ibaresinin ''TCK'nın 53/6. maddesi gereğince," şeklinde değiştirilmesi suretiyle, eleştirilen husus dışında sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün...
Görüldüğü gibi trafik kazası sonucu bedensel bütünlüğü bozulan kişinin bunun tedavisi için yaptığı harcamalar nedeni ile uğradığı zarardan genel hükümler gereğince haksız fiil sorumlusu, bunun yanında 2918 sayılı Kanunu’nun 85 ve 91 inci maddeleri gereğince motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi ve bunların sorumluluğunu üstlenen sigorta şirketi sorumlu olarak belirlenmiştir. 11. Bununla birlikte yine 2918 sayılı Kanun'un “Sağlık hizmet bedellerinin ödenmesi” başlıklı 98 inci maddesinde ise trafik kazası nedeni ile uğranılan tedavi gideri zararlarından sorumluluk ve ödeme şekli belirlenmiştir. 12. Gelinen noktada söz konusu hükümde yapılan değişikliklere ve mevcut yasal düzenleme ile sorumluluğun kapsamına değinilmelidir. 13. 2918 sayılı Kanun'un 98 inci maddesi başlığı ile birlikte 25.02.2011 tarihli ve 27857 1. mükerrir sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 13.02.2011 tarihli ve 6111 sayılı Kanun'un 59 uncu maddesi ile değiştirilmiştir....
sona ereceği,” öngörülmüştür. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-1. maddesinde, sigortacının poliçede belirtilen aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu ... limitlerine kadar temin edeceği düzenlenmiştir....
Sigorta şirketinin yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü (belgeli tedavi giderleri), yukarıda belirtilen 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenlemeyle sona erdirilmiş bulunmaktadır. Yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere göre yürürlüğe giren kanun değişikliğiyle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluk Sosyal Güvenlik Kurumu'na geçmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu, 6111 sayılı Yasa ile değiştirilen 2918 sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında tüm tedavi giderlerinden değil ancak söz konusu madde kapsamında kalan belgeli tedavi giderlerinden sorumludur. Kanunun 98. maddesi kapsamında olmayan tedavi giderleri yönünden ise işleten ve işleten hukuki sorumluluğunu yüklenen sigortacının sorumluluğu devam etmektedir. Somut olayda; davacı ... için dava dilekçesinde tedavi ve yol gideri talep edilmiş ve birtakım belgeler ibraz edilmiştir....
Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz. Anılan yasal düzenlemelere istinaden bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen trafik kazasında, zarar görenlerin zararından, 6098 sayılı TBK'nın 49. Maddesi uyarınca araç sürücüsü, 2918 sayılı KTK'nın 85. Maddesi uyarınca araç işleteni ve şartları varsa teşebbüs sahibi ve 2918 sayılı KTK'nın 91. Maddesi uyarınca sigortacı müştereken ve müteselsilen sorumludur. Trafik kazası nedeniyle zarara uğradığını iddia eden hak sahipleri tarafından açılan tazminat davalarında ispat yükü 6098 sayılı TBK'nın 50. Maddesi uyarınca zarar gören üzerinde olup, zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat etmek zorundadır. Yine bu tür davalarda 2918 sayılı KTK'nın 97. Maddesi uyarınca, zarar görenin dava açmadan önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı olarak başvuru yapması gerekmekte olup bu husus sonradan giderilmesi de mümkün olmayan dava şartlarındandır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle öldürme Hüküm : TCK’nın 85/1, 62, 50/1-a, 52; 2918 sayılı Kanunun 119. maddeleri gereğince mahkumiyet, sürücü belgesinin geri alınması....