Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, davalı belediyeden 1999 yılında kiraladığı taşınmazın 6570 sayılı Kanuna tabi bulunduğunu ileri sürmüş ve mahkeme kararı olmadan tahliyenin gerçekleşemeyeceğinden bahis ile muarazanın giderilmesi isteminde bulunmuştur.2886 sayılı Devlet İhale Kanunun 75/3.maddesinde; tahliyeye ilişkin koşullar ile birlikte kira sözleşmesinin bitim tarihinden itibaren işgalin devam etmesi halinde sözleşmede hüküm varsa ona göre hareket edileceği, aksi halde ecrimisil alınacağı hükmü yer almaktadır. Bu hüküm, esasen 2886 sayılı Kanun ile Hazine tarafından kiraya verilen taşınmazlara ilişkin olmakla birlikte; 13.07.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 15.maddesinin 3.fıkrasının 2.cümlesinde, 2886 sayılı Kanunun belediye taşınmazları hakkında da uygulanacağı hükme bağlanmakla; belediyelere ait taşınmazların kira sözleşmelerinde de 2886 sayılı Kanunun 75.maddesi hükümleri uygulanacaktır....

    Bu itibarla feshe dayalı olarak davalıdan cezai şart ve tazminat istenemez. Bu durumda mahkemece tazminat ve cezai şart istemine ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK'nın 428 inci maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      Hukuk Dairesi'nin 29.09.2017 tarihli 2017/94 Esas ve 2017/1205 Karar sayılı ilamı ile kaldırılarak davanın kısmen kabulü ile 183.350,00 TL’lik cezai şart ile 39.579.80 TL işlem bedeli kesintisinin haksız olduğunun tespiti ile iptali, cezai işlemin 594.000,00- TL cezai şart ve 118.800,00- TL işlem bedeli kesintisi olarak toplam 712.800,00- TL olarak uygulanmasına ve taraflar arasındaki muarazanın bu şekilde giderilmesine karar verilmiş, verilen karar Yargıtay 13....

      Davacı vekili, dava dilekçesinde, kiralananı, İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğünden 2886 Sayılı Kanun’a göre yapılan ihale ile 01/11/1999 tarihinde31/12/2000 tarihine kadar kiraladığını, davalı idarenin kiralananın tahliye edilmesi, aksi takdirde 2886 sayılı yasa 75. maddesine göre mülki idarece tahliye edileceğini bildirdiğini, dava konusu kiralanana 2886 sayılı yasanın değil, 6570 sayılı Yasanın uygulanması gerektiği ileri sürülerek, kiracılık ilişkisinin tespitini ve muarazanın giderilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini savunmuştur. 2886 Sayılı Devlet İhale Kanununun 5737 Sayılı Kanunun 79/c maddesi ile değişik “Ecrimisil ve Tahliye” başlıklı 75.maddesinin 3. ve 4.fıkrasında; “kira sözleşmesinin bitim tarihinden itibaren işgalin devam etmesi halinde, sözleşmede hüküm var ise ona göre hareket edilir, aksi halde ecrimisil alınır....

        Ancak dosya kapsamında bulunan evraklardan davaya konu taşınmazın 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu uyarınca yapılan ihale sonucunda davalıya kiralanıp kiralanmadığı anlaşılamamaktadır. Dairemizce daha önce verilen geri çevirme kararı ile taraflar arasındaki kira ilişkisinin başlangıcından itibaren düzenlenen tüm kira sözleşmeleri ve ihale ile kiralanmış ise buna ilişkin tüm evrakların dosyasına eklenmesi istenmiş olup geri çevirme kararı sonucunda davalı tarafça dosyaya sunulan 29.02.2016 tarihli yazıda mecurun ihale sureti ile kiraya verilmediğinin tespit edildiği bildirilmiştir. Bu durumda dava konusu işyeri, davacı kiracıya 2886 Sayılı Devlet İhale Kanununda belirtilen usulde kiraya verilmediğinden olayımızda 2886 sayılı yasanın 75.maddesi hükmünün uygulanma ihtimali bulunmamaktadır. Dava konusu kiralanan, davacı kiracıya 2886 Sayılı Devlet İhale Kanunu uyarınca kiraya verilmediğine göre, kira süresinin sona ermesinden itibaren davacı kiracının fuzuli şagil olduğundan söz edilemez....

          Yönetmeliğin 79. maddesinde ise, kira ve mülkiyetin gayri ayni hak tesisinde sözleşme veya taahhütname ile resmi senette, sürenin bitim tarihinden itibaren işgalin devam etmesi halinde yapılacak işleme ait bir hüküm var ise ona göre, aksi halde ecrimisil tespit, takdir ve tahsilatı yapılacağı belirtilmiştir. Aktarılan kanun ve yönetmelik hükümleri ile ecrimisil istenilmesine ve istenilecek kişiye ilişkin koşullar belirlenmiştir....

            Bu bakımdan Mahkemece, davacının çalıştığı ve çalışması gereken süreler oranlanmak ve mülga 818 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 161. maddesi (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 182. maddesinin son fıkrası) gereği indirim yapılmak suretiyle belirlenecek cezai şart miktarının, davacının yaptığı cezai şart ödemesi ile karşılaştırılarak, davacı tarafından fazla ödeme yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir. Bu husus gözetilmeden belirli süreli iş sözleşmesinin koşulları bulunmadığı gerekçesiyle cezai şart düzenlemesinin geçersiz olduğunun kabulü ile sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Ancak cezai şart miktarının belirlenmesinde oranlama ve indirim yapılması gerekmektedir....

              Öte yandan kiraya veren Belediye Başkanlığı olsa dahi, taraflar arasındaki kira sözleşmesi 2886 Sayılı Devlet İhale Kanunu kapsamında yapılmamış ise veya ilk sözleşme 2886 Sayılı yasa kapsamında olsa dahi sonraki sözleşmeler, bu yasa kapsamında yapılmamış ise, taraflar arasındaki ilişkide TBK'nun konut ve çatılı iş yerlerine ilişkin hükümlerin uygulanması ve kira sözleşmesinin TBK.nun 347/1 maddesine göre aynı şartlarla birer yıl uzamış sayılması gerekir. Bu durumda kiraya verenin konut ve çatılı iş yeri kiralarının tahliyesi için 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu 339 vd. maddelerinde belirtilen nedenlere dayanılarak dava açarak kiralananı tahliye etmesi gerekir. Bu genel bilgiler ışığında somut olay incelendiğinde; belediye ile yapılan 28.02.2013 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin ihale ile yapıldığı ve 3 yıllık olduğu anlaşılmaktadır....

              Öte yandan kiraya veren Belediye Başkanlığı olsa dahi, taraflar arasındaki kira sözleşmesi 2886 Sayılı Devlet İhale Kanunu kapsamında yapılmamış ise veya ilk sözleşme 2886 Sayılı yasa kapsamında olsa dahi sonraki sözleşmeler, bu yasa kapsamında yapılmamış ise, taraflar arasındaki ilişkide TBK'nun konut ve çatılı iş yerlerine ilişkin hükümlerin uygulanması ve kira sözleşmesinin TBK.nun 347/1 maddesine göre aynı şartlarla birer yıl uzamış sayılması gerekir. Bu durumda kiraya verenin konut ve çatılı iş yeri kiralarının tahliyesi için 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu 339 vd. maddelerinde belirtilen nedenlere dayanılarak dava açarak kiralananı tahliye etmesi gerekir. Bu genel bilgiler ışığında somut olay incelendiğinde; belediye ile yapılan 11.07.2013 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin ihale ile yapıldığı ve 3 yıllık olduğu anlaşılmaktadır....

              Öte yandan kiraya veren Belediye Başkanlığı olsa dahi, taraflar arasındaki kira sözleşmesi 2886 Sayılı Devlet İhale Kanunu kapsamında yapılmamış ise veya ilk sözleşme 2886 Sayılı yasa kapsamında olsa dahi sonraki sözleşmeler, bu yasa kapsamında yapılmamış ise, taraflar arasındaki ilişkide TBK'nun konut ve çatılı iş yerlerine ilişkin hükümlerin uygulanması ve kira sözleşmesinin TBK.nun 347/1 maddesine göre aynı şartlarla birer yıl uzamış sayılması gerekir. Bu durumda kiraya verenin konut ve çatılı iş yeri kiralarının tahliyesi için 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu 339 vd. maddelerinde belirtilen nedenlere dayanılarak dava açarak kiralananı tahliye etmesi gerekir. Bu genel bilgiler ışığında somut olay incelendiğinde; belediye ile yapılan 26.12.2013 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin ihale ile yapıldığı ve 3 yıllık olduğu anlaşılmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu