Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Münfesih olmasına veya münfesih sayılmasına rağmen tasfiye edilmemiş anonim ve limited şirket ile kooperatiflerin tasfiyelerine ve ticaret sicil kayıtlarının silinmesine ilişkin 30/12/2012 tarihli tebliğin 16/2.madde hükmüne göre, ticaret sicilinden kaydı silinen şirketin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunan kimseler haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde Mahkemeye başvurarak şirketin ihyasını isteyebilirler. Keza Türk Ticaret Kanununun 547/1 maddesine göre de tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu hallerde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi ek tasfiye işlemleri için şirketin yeniden tesciline karar verebilir. Somut olayda sicil müdürlüğünce resen terkin edilen şirket hakkında süren hukuk davalarının mevcudiyeti tespit edilmiştir....

    Terkin edilmiş olan bir şirketin bir davada taraf olarak yer alabilmesi bağlamında ek tasfiyenin rolü üzerinde de durulması ayrıca önem arz eden bir diğer husus olarak karşımızca çıkmaktadır. Yukarıda bahsi geçen kurallar gereğince herhangi bir ticaret şirketinin davada taraf olabilmesi, taraf ve dava ehliyetinin varlığına bağlıdır. Bahsedilen ehliyetler ise hukuken var olan bir tüzel kişiliği gerektirmektedir. Oysaki ticaret sicilinden terkin edilen bir şirketin tüzel kişiliği, terkin işlemiyle birlikte sona erecektir (TTK m. 545). Buradan hareketle tasfiyesi tamamlanmış veya tamamlanmamış, bir şekilde sicilden terkin edilmiş bir şirket ile ilgili veya onun aleyhinde bu gibi ihtiyacın doğması hâlinde şirket hakkında TTK’nın 547. maddesi çerçevesinde ek tasfiye prosedürünün tamamlanması gerekir. Bu tür bir ihtiyaçla ek tasfiye aşamasına döndürülerek ihya edilen şirketin ek tasfiyesi, açılan dava ile ortaya çıkan hukukî ihtilafın giderilmesi amacıyla sınırlı olacaktır....

    İhyası istenilen Tasfiye Halinde----- celp ve tetkik olunan ticaret sicil dosyalarının incelenmesinde; şirketin 27/12/2021 tarih ve------sayılı kararı ile şirketin faaliyetine devam etmesinde fayda görülmediğinden tasfiye haline girmesine ve şirket müdürü ------- tasfiye memuru olarak atanmasına karar verildiği, şirketin tasfiyesinin sona erdiği 08/06/2022 tarihinde tescil edildiğinden sicil kaydının terkin olunduğu ve aynı tarihte son tescilini yaptırdığı anlaşılmıştır.TTK 547 'nci maddesinde; " (1) - Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2) - Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını...

      İş Mahkemesince taraflarına işbu davayı açmak için mehil verildiğini, ihyasını istedikleri şirketin ticaret sicilinde resen terkin edildiğinden ötürü bu davada husumeti, sadece ticaret sicil müdürlüğüne yöneltmiş olduklarını, şirketin tasfiye/ek tasfiyesi için ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, anılan şirketin 31/03/2014 tarihli genel kurulunda tasfiyeye girme kararı aldığını ve şirket tasfiye memurluğuna ...'...

        TTK'nun 547. maddesinde "Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurlarının, yönetim kurulu üyelerinin, pay sahibi veya alacaklıların ,şirket merkezinin bulunduğu yerde ki asliye ticaret mahkemesinden bu ek işlemler tamamlanıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilecekleri, mahkemenin istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse ek tasfiye için yeniden tesciline ve bu işlemleri yapmaları için tasfiye memuru atayacağı düzenlenmiştir. Dosya arasına celbedilen ticaret sicil kaydının incelenmesinde şirketin tasfiyesinin sona erdiği 23/12/2011 tarihinde tescil edildiğinden sicil kaydının terkin edildiği anlaşılmaktadır. İstanbul Anadolu 19.İş Mahkemesi'nin 2019/61 Esas sayılı dosyasında davasının bulunduğu anlaşılmaktadır....

          Şti. aleyhine hizmet tespiti ve alacak davası açtıklarını, ancak anılan şirketin davalı ... tarafından tasfiye edilerek, sicilden terkin edildiğini belirterek devam eden iş davalarının sürdüğü mahkeme tarafından kendilerine şirketin ihyası konusunda dava açmak üzere süre verildiğini açıklayarak ve tasfiye işleminin yasaya aykırı yapıldığını ileri sürerek, şirketin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, talebin usul ve yasaya aykırı bulunduğunu, şirketin tasfiyesi sonucu terkin edilmekle, müvekkilinin görevinin de sona erdiğini, bu nedenle davanın husumetten reddi gerektiğini, ayrıca tasfiye sırasında her türlü yasal prosedüre uyulduğunu, ilanların yapıldığını ve sürelerin beklendiğini, davacıların herhangi bir taleplerinin olmadığını, tasfiye işlemleri bittikten sonra alacak hak ve taleplerine itibar edilmemesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu, davanın reddini talep etmiştir....

            Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/771 esas sayılı dosyasında şirketin ihyası istemi ile dava açıldığı, mahkemenin 2019/218 sayı 2.12.2019 tarihli kararı ile şirketin ek tasfiyesine karar verildiği, ancak eldeki dava yönünden ek tasfiye kararı verilip verilmediği karar içeriğinden anlaşılmadığından; a) Sözü geçen dosyanın mahkemesinden getirtilerek, dava dilekçesinde eldeki dava içinde ihya (ek tasfiye) istenmiş ise, dava dilekçesinden bir örneğinin gönderilmesi, Bölge Adliye Mahkemesi kararının tasfiye memuruna tebliği ile temyiz süresinin beklenmesi, davacının da temyizi bulunduğundan her halükarda temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Daireye gönderilmesi, b) Sözü geçen dosyadaki dava dilekçesinde, eldeki bu dava için ihya (ek tasfiye) istenmemiş ise, bu dosya ile sınırlı olmak üzere şirketin ihyası (ek tasfiyesi)ni sağlamak üzere dava açması için davacı vekiline süre verilmesi, davacı vekilince ihya davası açıldığında ve davanın kabulü ile tasfiye memuru atandığında Bölge Adliye...

              No'lu bağımsız bölümlerin işleme alınabilmesi için dava konusu, tüzel kişiliği halihazırda sona ermiş olan şirketin yeniden hukuki varlığının kazanması gerektiğinden dolayı şirketin ihyasını talep ettiği, taşınmazın şirketin aktif mal varlığında bulunması sebebiyle ihya edilmesinde davacının hukuki yararının bulunduğu ve tasfiyenin usulüne uygun ve eksiksiz tamamlanmadığı anlaşılmakla, ek tasfiye işlemlerini yapılması için bu şirketin ihyasına 6102 Sayılı TTK.nun 547/2'nci maddesi uyarınca ........'nun tasfiye memuru olarak atanmasına, keyfiyetin karar kesinleştiğinde tescil ve ilanına karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davanın KABULÜNE, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün ...... sicil numarasında kayıtlı TASFİYE HALİNDE ......... SANAYİ İÇ VE DIŞ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ'nin TTK 547. maddesi uyarınca İHYASINA, İstanbul İli Esenyurt İlçesi ..... parselde bulunan mesken niteliğindeki ....... ve ...........

                Davalı şirketin tasfiye memuruna bizzat tebligat yapıldığı, cevap sunmadığı, davayı inkar eder konumunda olduğu açıktır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; " Somut olayda ek tasfiyesi istenen şirketin tasfiyesi sonucunda kayden ve 2020 tarihi itibariyle terkin olduğu halde halihazırda terkin olan bu şirket aleyhine tahakkuk ettirilen kamu alacakları ile ilgili idari ve yarısal iş ve işlemlerin dava tarihi itibariyle yapılamadığı, terkin olan şirket açısından tasfiyenin bu durumda tam ve eksiksiz olarak sağlanmadığı sabittir. Ek tasfiyesi talep olunan şirketten talep edilen kamu alacaklarıyla ilgili idari ve yargısal tüm süreçler ile ilgili işlemler yapılmaksızın 6102 sayılı TTK anlamında tasfiye işleminin tamamlanmış olduğu kabul edilemez. Kaldı ki söz konusu kamu alacağının tahsiline yönelik olarak ek tasfiye talebinin kabul olunmaması, davacının etkin hak arama hürriyetini ve buna bağlı olarak adil yargılanma hakkının açık ihlali sonucunu doğuracaktır....

                  Bu nedenlerle şirketin ek tasfiye suretiyle ihyasına dair karar verilmesi zorunluluk arz etmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu