ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2020/46 Esas KARAR NO :2022/374 DAVA:Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ:17/01/2020 KARAR TARİHİ:12/05/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacılar davalı kooperatifte ortaklık hakları bulunmakta iken davalı kooperatif 03/10/2019 tarihinde 42 sayılı yönetim kurulu kararı ile davacıların ortaklık haklarını haksız ve hukuka aykırı bir şekilde sonlandırıldığını, davalı kooperatif almış olduğu bu kararı ... 27. Noterliğinin 01/11/2019 tarih ve ... yevmiye nolu ihtarnamesi ile tebliğ ettiğini, davalı kooperatif hernekadar ortaklıktan çıkarılma sebebini kooperatif ana sözleşmesinin 10....
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14.Hukuk Dairesi tüm dosya kapsamına göre yaptığı istinaf incelemesi sonucunda; davacının geçerli bir kısmi ıslah ile, çıkarılma kararının kesinleştiği tarih itibariyle talep tutarını artırırken tazminat hesabında esas alınacak tarihi de ıslah etmiş olduğu, şirket ortaklığından çıkarılma kararının şahsın hukukunu ilgilendirmesi nedeniyle kesinleşmedikçe infaz edilemeyeceği, davacının çıkarılma payının ortaklığının sona erdiğinin kesinleştiği tarih itibariyle hesaplanmasının tabi olduğu, bu durumda davanın asıl alacağın tümü yönünden ıslah doğrultusunda kabulüne karar verilmesi gerektiği, davacının çıkma payı alacağı çıkma kararının kesinleştiği tarihte muaccel hale geldiğinden, bu tarihten itibaren temerrüt faizi hesaplanmasında bir isabetsizlik olmadığı gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak ve yeniden hüküm kurularak, davanın ıslah doğrultusunda asıl alacak yönünden kabulü ile 358.838,79-...
a devrederek ortaklıktan ayrıldığını, 05.08.2015 tarihinde yapılan noter hisse devir sözleşmelerinden sonraki her iki şirket borçlarından da müvekkilimin sorumlu tutulmaması için davalının usulüne uygun şekilde yapmadığı tescil ve ilan işleminin mahkeme kararı ile yerine getirilmesi için haklı davamızın kabulünü ve yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Dava, şirket ortaklığından ve müdürlük görevinden çıkarılmasına karar verilmesi istemine ilişindir. Davacının çıkmak istediği şirket ticaret sicil kayıtlarının incelenmesinde, davacının limited şirketin ortağı ve yetkili müdürü olduğu görülmüştür. Ortaklıktan Çıkma ve Çıkarılma Türk Ticaret Kanunun 638,639 ve 640. Maddelerinde düzenlenmiştir. TTK'nın 638. maddesinde şirket ortaklığından çıkma ve çıkarılma düzenlenmiştir....
Dava, ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. 5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu'nun 10. maddesine dayanılarak hazırlanan ve 08.04.2011 tarihli Resimi Gazete'de yayımlanan Islah Amaçlı Hayvan Yetiştirici Birliklerinin Kurulması ve Hizmetleri Hakkında Yönetmelik'in "Üyelikten Düşme, Çıkma ve Çıkarılma, Üyelikten Çıkmanın Sınırlandırılması" başlıklı 38. maddesinin 6. bendi, " Üyelikten çıkarılma Birlik yönetim kurulu geçici ihraç kararı şeklinde olup geçici ihraç kararı verilen üyelerin hakları askıya alınır. Bu karar, yapılacak ilk Genel kurulda kesin karara bağlanır." hükmünü; aynı maddenin 7. bendi "Üyeler, çıkarılma kararına tebliği tarihinden itibaren üç ay içerisinde, birliğin bulunduğu adli mercilerde iptal davası açabilirler. Üç ay içerisinde mahkemeye başvurmak üzere itiraz edilmeyen çıkarılma kararı kesinleşir....
İstinaf Sebepleri Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; şirket ortaklığından çıkma/çıkarılma davalarının ancak şirkete karşı açılabileceğini, bu nedenle müvekkilleri ... ve ...'...
ün şirket ortakları adına imza atarak karar aldığını, bu kararla davalının 10 yıllığına müdür seçildiğini, şirket çeklerini kendisinde tutup şirkete iade etmediğini, davalının şirket müdürlüğüne son verildiğini, durumun Ticaret Sicil Gazetesi'nde ilan edildiğini, şirket telefonunun şirket müdürlüğünün sona erdirilmesi kararının alınmasından bir gün sonra davalı tarafından kendi üzerine alındığını, müşterilerine ulaşamadıklarını, şirkete zarar verdiğini, savcılığa şikayette bulunulduğunu, hakkında ceza davası açıldığını, davalının şirketten çıkarılmasına ilişkin ortaklar kurulu kararının esas sermayenin yarısından fazlasına sahip olan ortaklar tarafından alındığını ileri sürerek şirkete ait telefon hattını kullanma hakkının müvekkili şirkete verilmesini, davalının ortaklık haklarını kullanmasının sınırlandırılmasını, davalının şirket ortaklığından çıkarılmasını, çıkarılma payı hesap edilirken de şirkete verdiği zararların hesap edilmesini talep ve dava etmiştir....
HUKUK DAİRESİ TÜRK MİLLETİ ADINA Asıl dava, davalı limited şirketin olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kimi kararların iptali, şirket müdürünün azli, M.Ali Elarslan’ın şirket ortaklığından çıkarılması taleplerine, birleşen dava ise yukarıda ismi anılan davalı şirket müdürünün sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkindir. Davanın açıldığı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce asıl davadaki genel kurul kararlarının iptali ve şirket ortaklığından çıkarılma istemlerinin reddine, asıl davadaki şirket müdürünün azli ve birleşen davadaki tazminat istemlerinin ise kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine dosyanın gönderildiği İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 02/02/2012 tarih ve 2011/365-2012/35 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin pay sahiplerinden olduğunu, davalı şirket müdürü ve aynı zamanda şirket ortağı olan davalı ...'ın sahte evrak tanzim etmek suretiyle şirkete ait paraları kendi şahsi hesaplarına aktardığını, bu nedenle hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, davalı fiillerinin şirket ortaklığından çıkarılma hususunda haklı sebep teşkil ettiğini ileri sürerek, davalının şirket ortaklığından çıkarılmasını talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, ...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Dava, şirket müdürlüğünden azil, şirket ortaklığından çıkarılma ve davalı şirkete kayyım atanması istemlerine ilişkindir. Mahkemece yukarda tarih ve numarası verilen karar ile davalılardan ... hakkındaki istemin derdestlik nedeniyle reddine, diğer davalı ... hakkındaki davanın ise kabulüyle adı geçenin şirket müdürlüğünden azline, şirket ortaklığından çıkarılmasına, ayrılma akçesi ödenmesine yer olmadığına karar verilmiş, kararın davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olup mümeyyiz davalı ... vekilinin, 23.02.2017 tarihli dilekçesiyle müvekkili aleyhine açılan davayı kabul ettiklerini ve buna bağlı olarak temyiz isteminden feragat ettiğini bildirmiş olduğu anlaşılmakla dosya re’sen ele alındı, gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikte olup kabul, HMK’nın 308. maddesi uyarınca istemde bulunanın talep sonucuna muvafakat etmesidir....
Dava, kooperatif üyeliğinden yönetim kurulu kararıyla ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 16. maddesi ortaklıktan çıkarılma esaslarını düzenlemiştir. Bu maddeye göre ortaklıktan çıkarılmayı gerektiren bir sebep olması halinde yönetim kurulunun teklifiyle genel kurulca çıkarılma kararı verilir. Ancak bu yetki ana sözleşme ile yönetim kuruluna devredilebilir. Somut olayda, tarımsal kalkınma kooperatifi ana sözleşmesinin “Süre ve ortaklığın düşmesi” kenar başlıklı 38. maddesinde çıkarılma kararının yönetim kuruluna devredildiği, yönetim kurulunca da dava konusu çıkarılma kararının verildiği, çıkarılma kararının zorunlu olmamakla birlikte ayrıca genel kurula da sunulduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda çıkarılma kararının yok hükmünde olmadığı sabittir....