WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hisse devrinin, şirket pay defterine kaydedilmemesinden bu işle görevli şirket müdürü ile birlikte şirkete sorumludur. Davacının, şirket aleyhine açtığı davanın, çoğu isteyenin azıda istemiş sayılacağı ilkesinden hareketle davacının devrettiği payların, pay defterine kayıt ve tescili istemini de içerdiğinin kabulü zorunludur. Diğer taraftan pay devrinin, şirket pay defterine kaydedilmesinde davacıya bir kusur izafesi mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle, davacının, davalı şirketin ortağı olmadığına ilişkin istemi kabul edilmek üzere yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile onanmasna ilişkin sayın çoğunluk görüşüne karşıyım....

    Pamuklu Mensucat A.Ş.’nin sermayesinde bulunan %99.99 oranındaki hissesinin, blok satış yöntemiyle yapılan ihalesi neticesinde, Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun 13.6.2005 tarihli kararına istinaden, 3.751.0000 Dolar bedelle davalı şirkete satılmak suretiyle özelleştirildiğini, davalı şirketle idare arasında 12.7.2005 tarihli, “hisse satış sözleşmesi”nin imzalanmasından sonra, 13.7.2005 tarihinde de fiili hisse devrinin yapılarak, özelleştirme işleminin tamamlandığını, ne var ki ......

      ni kurduklarını, davalının mimar olması nedeni ile bu şirketle inşaat yapıp satmayı düşündüklerini, bu maksatla dava konusu taşınmazdaki 1/80 hisseyi şirket adına satın aldıklarını ancak müvekkilinin babasının hastalanıp şirketin hedeflenen amaca ulaşamaması ve kağıt üzerinde kalması nedeni ile 09/08/2010 tarihinde tasfiye kararı alındığını, durumun ticaret sicil gazetesinde ilan olunduğunu, tasfiye memuru olarak davalının atandığını, tasfiye gereği olarak şirket adına kayıtlı olan dava konusu hissenin baba hasta olduğundan davalının kızı adına geçirilmesinin kararlaştırıldığını, buna dair işlemin çabuk kolay ve masrafsız yapılabilmesi için davalının şirket hissesinin devri için yetki aldığını taşınmazın emlak vergi değeri olan 23.000,00 TL üzerinden 22/07/2011 tarihinde devrinin gerçekleştiğini bu devrin gerçek anlamda bir satış olmadığını, şirketin tasfiyesi için şirket ortağı olan davalı adına tapu devrinin yapıldığını, amacın gerçek satış olmaması nedeniyle önalım hakkının doğmadığını...

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 09/11/2020 NUMARASI: 2020/594 Esas 2020/535 Karar DAVA: Alacak (Şirket hisse devir sözleşmesinden kaynaklanan) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 11/04/2023 Davanın kabulüne ilişkin kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü; DAVA: Davacı vekili; müvekkili ile davalının karı koca olduğunu, fiilen ayrı yaşadıklarını, davalının dava dışı ... Ltd. Şti.'deki %50 hissesinin devri için davalıya 28/07/2015'te 20.000-TL ve 29/07/2015'te de 20.000-TL olmak üzere toplam 40.000-TL gönderildiğini, şirket hissesinin devri için düzenlenen vekaletnamede çıkan sorun nedeniyle hisse devrinin gerçekleşmediğini, söz konusu paranın dava konusu şirket üzerinden gönderilmesi nedeniyle şirket tarafından açılan davanın Bakırköy 3....

          nin hissesinin bulunmadığını, devir işlemini gerçekleştirenlerin tamamen gerçek kişiler olduğunu, tapuda yapılan satış işlemine davacının bizzat katılarak satış bedelini nakden ve tamamen aldığını beyan ettiğini ileri sürerek, öncelikle davanın husumet yönünden reddine, kabul olunmadığı takdirde davanın esastan reddi ile davacı aleyhine tazminata hükmedilmesini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, protokol ile taşınmazın satışı kararlaştırılmış ise de dava konusu taşınmaz davacı şirket adına kayıtlı olmadığından, taşınmazın davacı şirket tarafından satış ve devrinin mümkün olmadığı, dava konusu taşınmazın, malikleri ..., ..., ..., ..., ..., ...,...,... tarafından, davalı alıcı ... A.Ş.'...

            Diğer davalı şirket, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, her ne kadar noterden devir yapılmış ve ortaklar kurulu tarafından karar alınmış ise de, söz konusu kararın hisse devralan ve henüz ortaklık sıfatı taşımayan davalılarca alındığından ve ortada geçerli bir ortaklar kurulu kararı bulunmadığından hisse devrinin gerçekleştiğinin kabul edilemeyeceği, bu itibarla TTK'nın 520. maddesinde belirtilen ve devir için gerekli üç işlemden biri olan ortaklar kurulu kararının geçerli olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. Davacılar, iki ortaklı davalı şirketin ortağı iken önce, davacı ... hissesinin tamamını, davacı ... ise hissesinin bir bölümünü birbirini takip eden noter yevmiye numaralı sözleşmelerle davalı ...'...

              Noterliğinin... yevmiye nolu Limited Şirket Pay Devri sözleşmesine dayanılarak sözleşme ile devredilen hisselerin pay defterine işlenmesi ve ticaret siciline tescili ile tescilin ilanı istemi ile dava açıldığı , mahkemece davanın Kabulüne ve Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğüne kayıtlı .. ticaret sicil nolu ... Mühendislik Harfiyat Yapı İnşaat Elektrik Mimarlık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketindeki davacı ... 'a ait 1000 hissenin davalı ... 'a devredildiğinin tespiti ile pay devrinin ticaret sicilince tescil ve ilanına karar verilmiş ve hüküm istinaf edilmeksizin kesinleşmiş , daha sonra davacı vekili tarafından devredilen hissenin 10.000,00hisse olduğu kararda sehven 1000 hisse olarak yazıldığı bildirilerek tavzih talebinde bulunulmuş bu talepte mahkemenin 23.12.2020 tarihli kararı ile red edilmiş ve bu kararda istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir. Ankara ... Noterliğinin 24.11.2017 tarih ...yevmiye nolu Limited Şirket Pay Devri sözleşmesinde davacı tarafından davalı ......

                A.Ş 23.10.2017 tarihli karar ile; “… şirket ortaklarından ...’ın 270 adet 27.000,00 TL hissesinin şirket ortaklarından ...’ya devrinin kabulüne ve değişiklikliğin ortaklar pay defterine işlenmesine…”23.10.2017 tarihli karar ile; “… şirket ortaklarından ...’ın 300 adet 30.000,00 TL hissesinin şirket ortaklarından ...’ya devrinin kabulüne ve değişiklikliğin ortaklar pay defterine işlenmesine…” ... MAKİNE EKİPMANLARI SAN. VE TİC. A.Ş; 25.10.2017 tarihli karar ile; “…şirket ortaklarından ...’ın 210 adet 21.000,00 TL hissesinin şirket ortaklarından ...’ya devrinin kabulüne ve değişiklikliğin ortaklar pay defterine işlenmesine…” , 22.02.2018 tarihli karar ile; “…şirket ortaklarından ...’ın 20 adet 2.000,00 TL hissesinin şirket ortaklarından ...’ya devrinin kabulüne ve değişiklikliğin ortaklar pay defterine işlenmesine…” Karar verildiği görülmüştür....

                  Karar Düzeltme Sebepleri Asıl ve birleşen davada davacılar vekili; davalı şirketin iki ortaklı limited şirket iken ...'in hissesini ...'e devrettiğini, eski ortak ...’in şirket ile hiçbir bağı kalmadığını, şirketin hiçbir işlemine imza vermediğini, bu kişinin pay bedelinin alındığına dair bir itirazının bulunmadığını, anılan kararda tüm ortakların imzalarının yer aldığını, 6762 sayılı Kanun döneminde pay defterinin tasdikinin zorunlu olmadığını, buna ilişkin bir yaptırımın da bulunmadığını, anılan kararın hemen tescili yaptırılmadığından sicil müdürlüğünün tescil talebini kabul etmeyip dava açmaya mecbur kaldıklarını, Yargıtay onama ilamındaki karşı oy gerekçeleri nazara alınarak kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, limited şirket pay devrinin ticaret siciline tescili ve şirkete kayyım atanması koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkindir. 2....

                    Somut olayda, davacının, davalı ile birlikte uyuşmazlık konusu taşınmazı satın aldıklarını, konut kredisinin davalı adına verilmesi nedeni ile tapuda tek başına malik olarak yazıldığını, taşınmaza ait borçlar bitmesine rağmen taşınmazdaki 1/2 hissesinin devrinin yapılmadığını ileri sürerek, taşınmazın tapusunun 1/2 oranında iptali ile adına kayıt ve tescili istemiyle dava açtığı ve tarafların halen evli olduğu anlaşılmaktadır. Dosya kapsamından, davacı talebinin, katkı payı alacağı veya tespiti istemine ilişkin olmayıp Borçlar Kanunundan kaynaklandığı anlaşılmakla, uyuşmazlığın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... ... 25. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 16/02/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu