WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, dava dilekçesindeki iddialarla istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasını istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, İİK'nın 16. Maddesinden kaynaklanan usulsüz tebliğ şikayeti ile İİK 62. Maddesi gereğince mükerrer takip iddiası ile borca itiraza ilişkindir. Menemen İcra Müdürlüğünün 2019/343 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde takip alacaklısı vekilince davacı borçlular aleyhine 19.593,61 TL alacağın tahsili talebi ile ilamsız takip yapıldığı, davacılara Eğitim Mah., Kasrı Ali Caddesi, No:1D Kadıköy/İstanbul adresine gönderilen ödeme emirlerinin bila tebliğ iade edildiği, merniste kayıtlı oldukları adresin bu adres bulunduğu tespit edilerek "mernis adresidir. 7201 Sayılı TK'nın 21/2. Maddesi gereğince tebliği rica olunur" şerhi ile gönderilen ödeme emirlerinin ilgili muhtarlığa tebliğ yapılıp 2 nolu haber kağıdı adresin yapısına yapıştırılmak suretiyle 12/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır....

İcra Mahkemesince sanığın üç aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair verdiği karar, alacaklı vekilinin 09.12.2009 tarihli dilekçesi ile şikayetten vazgeçerek cezanın düşürülmesini talep etmesi neticesi İİK'nun 354. maddesi uyarınca cezanın düşürülmesine karar verilmiş olup, müşteki vekilinin aynı sanık hakkındaki taahhüdü ihlal suçundan dolayı 08.02.2010 havale tarihli dilekçe ile şikayeti üzerine mahkemece daha önceki şikayeti üzerine sanık hakkındaki verilen mahkumiyetin alacaklı vekilinin vazgeçmesi nedeniyle İİK'nun 354. maddesi gereğince feragat nedeniyle düşürüldüğü, şikayetten feragatin borcun tahsili anlamına geldiği, vazgeçilen şikayet hakkından geri dönüşü mümkün olmadığı gerekçesiyle sanığın beraatine karar verilmiş ise de, yukarıda da açıklandığı üzere, aynı icra takip dosyasında borcun yeniden yapılandırıldığı ve yeni borç miktarına uygun olarak yeni bir taahhütnamenin düzenlenmesi karşısında, taahhüdün aynı borca ilişkin olduğundan söz edilemeyecektir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan ödeme emri tebligatı usulsüzlüğü şikayeti ile borca itiraz davasına ilişkindir....

    İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, borca itiraz yönünden davanın açılmamış sayılmasına, tebligat usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin kabulü ile, Ödemiş İcra İcra Müdürlüğünün 2021/273 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takipte davacı borçluya çıkartılan 25/01/2021 tarihli tebligatın usulsüzlüğüne, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 07/04/2021 tarihi olarak düzeltilmesine, mükerrer takip başlatıldığına yönelik şikayetin reddine karar verilmiştir....

    Somut olayda, borçlu aleyhine 28.10.2014 tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine başlandığı, ödeme emrinin 04.11.2014 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, 07.11.2014 tarihinde borçlu tarafından icra mahkemesine başvurularak itiraz ve şikayet sebeplerinin ileri sürüldüğü, alacaklı tarafından ise 24.02.2015 tarihinde haricen tahsilat beyanında bulunulduğu görülmektedir. Açıkça itiraz ve şikayetten vazgeçilmeksizin borcun ödenmesi, itiraz ve şikayeti konusuz kılmaz. Her dava ve şikayet, davanın açıldığı (şikayetin yapıldığı) andaki şartlara göre değerlendirilir (Hukuk Genel Kurulu’nun 11.05.2011 tarih ve 2011/12-177 esas, 2011/300 karar sayılı kararı). O halde mahkemece, borçlunun borca itirazının ve şikayetinin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile "konusu kalmayan dava hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir....

      vekilinin yetki itirazının keşidecinin tacir olması, yetki sözleşmesinin aval vereni de bağlaması nedeniyle reddine” şeklindeki ara karar ile reddedildiği akabinde teminat iddiası ve şikayeti yönünden yargılamaya devam edildiği, 27/01/2016 tarihli duruşmaya taraflarca iştirak edilmeyerek mazeret dilekçeleri verildiği mahkemece; mazeret dilekçeleri reddedildikten sonra aynı duruşmada davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 1- Borçlu Avcılar .......

        Şikayetçi vekili istinaf başvurusunda özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, ödeme emrinin tebliğ tarihinin dilekçelerinde belirttikleri şekilde 25/10/2019 olarak kabul edilmesi gerektiğini, ancak öğrenme tarihi olarak kabul edilen tarihten itibaren yasal süre (7 gün) içinde taraflarınca borca itiraz edilmediğini, bu sebeple meskeniyet iddiası haczedilmezlik şikayeti hakkında karar verilmemesinin hukuka aykırı olduğunu, 28/10/2019 tarihinde yasal süre içerisinde Eskişehir 6....

        Açıklanan nedenlerle, davacı tarafın kambiyo vasfına yönelik şikayeti ve imza itirazı yerinde değildir. Davacı taraf, borca yönelik itirazını da İİK. 'nun 169/a-1. Maddesindeki yazılı belgeler ile ispatlayamamıştır. Çekin ibraz tarihinden takip tarihine kadar, avans faiz oranlarına göre ve TTK. 'nun 783/3. Maddesine göre hesaplama yapılmış olması karşısında hükme esas alınmaya elverişli ve yeterli olduğu kanaatine varılan 25/04/2019 tarihli bilirkişi raporu uyarınca talep edilen faiz ve fer'ilerde de fazlalık bulunmamaktadır. Ancak, İİK'nun 170/3. Maddesindeki amir hüküm gereğince; inkar edilen imzanın davacı borçluya ait olduğu bilirkişi incelemesi yaptırılmak sureti ile anlaşılırsa ve itiraz ile birlikte takip geçici olarak durdurulmuşsa davacı borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesi zorunludur. Belirtilen bu husus da kamu düzenine ilişkin olup, istinaf dilekçesinde hiç ileri sürülmese dahi, HMK'nun 355....

        DAVA Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde; kambiyo takibine konu senedin müvekkiline gönderilen tebligat zarfından çıkmadığını, müvekkilinin döviz şirketi işletirken davalı ile olan dolar alım satım ilişkisi bulunduğunu ancak takibe buna ilişkin evrakın eklenmediğini, senet alacağının esasını da bu ilişki sırasında imzalanarak verilen kartlar olduğunu ileri sürerek borca itiraz etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlulara çıkartılan ödeme emri tebliğ evrakının incelenmesinde üzerinde “örnek 10 ödeme emri ve kıymetli evrak fotokopisi” şerhi yazılmak sureti ile borçluya tebliğ edildiği,borçlunun senetteki imzaya itirazı olmadığı, davacının senette yazılı borcunun olmadığını resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanmadığı gerekçeleriyle şikayeti ve borcun reddine karar vermiştir. IV....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 30/06/2015 tarih, 2015/15169 Esas - 2015/18431 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlular usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte sari itiraz ve şikayetlerini ileri sürmüşler, mahkemece tebligat usulsüzlüğü şikayeti kabul edilerek ödeme emrinin iptaline karar verilmiş, kabul edilen öğrenme tarihine göre süresinde olduğu anlaşılan diğer itiraz ve şikayetler hakkında ise hüküm kurulmamıştır.Tebligat usulsüzlüğü şikayeti kabul edilip Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebligat tarihi düzeltildiğine göre, düzeltilen tebliğ tarihine göre borçluların sair itiraz ve...

            UYAP Entegrasyonu