Somut olayda; Davanın, kambiyo senetlerine özgü takipte , takibe şikayet, borca ve yetkiye itiraza dair olduğu; taraflarca takip edilmesi gereken davanın, borca itiraza dair olup, şikayet hakkında taraflar gelmezse de bir karar verileceği, yine İİK'nun 169/a maddesi gereğince, yetkiye itiraz olmakla taraflar gelmezse de bir karar verilmesi gerekmekle, her davanın niteliğine göre değerlendirme yapılıp şikayet ve borca itiraz hakkında takip edilip edilmediğine göre ayrı ayrı değerlendirme yapılarak HMK'nun 297. Maddesi gereğince her talep hakkında hüküm kurulması gerekirken, tüm dava hakkında takip edilmediğinden açılmamış sayılma kararı hatalı olmakla aşağıdaki hüküm kuruldu....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte borçlu tarafından açılan ödeme emri tebligatı usulsüzlüğü şikayeti ile yetkiye, imzaya ve borca itiraz davasına ilişkindir....
Hukuk Dairesinin 25.01.2023 tarih, 2022/7857 Esas, 2023/472 Karar sayılı kararı ile bozulması nedeniyle duruşma açılarak yapılan açık yargılama sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı aleyhine Bursa 3.İcra Müdürlüğü'nün 2021/3637 E. sayılı dosyasından icra takibi yapıldığını, davalının yetkiye ve borca itirazı üzerine taraflarınca dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesinin talep edildiğini, dosyanın İstanbul Anadolu 9.İcra Müdürlüğü'nün 2021/8890 esasına kaydedildiğini, davalının bu dosyada da yetkiye haksız olarak itiraz ettiğini ve süreci uzatıp malları kaçırma niyetinde olduğunu, davalının itiraz dilekçesinde yalnızca yetkiye itiraz ettiğini, buna rağmen icra müdürlüğünce 11.05.2021 tarihli kararla "süresinde borca ve yetkiye itiraz nedeniyle takibin UYAP üzerinden durdurulmasına" karar verildiğini, bu kararın hatalı olduğunu beyanla davalının yetkiye itirazının reddine, icra müdürlüğünün 11.05.2021 tarihli hukuka aykırı kararının...
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre; sıra cetveline konu paranın takip dosyasına girdiği tarih itibariyle şikayet olunanın alacağına konu hacizlerin geçerli olmadığı, tüm paranın şikayetçiye ödenmesi gerektiği gerekçesiyle, şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. ...) Şikayet, sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. Şikayet olunan ... tarafından kendi alacağının birinci sırada yer alması gerektiği ve şikayetçi ...’ın alacağının muvazaalı olduğu iddiasına dayalı olarak, işbu şikayetten önce ... ... Hukuk Mahkemesi’nde 2011/65 Esas sayılı şikayette bulunduğu, anılan şikayet dosyasında sıraya itirazla birlikte sıra cetvelinin birinci sırasında yer alan ...’ın alacağının esasına da itiraz edildiğinden, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle, görevsizlik kararı verildiği, dosyanın ......
Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet eden-borçlular vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri İstinaf sebeplerini tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senedine özgü takipte, ödeme emrine dayanak senedin tebliğ edilmediğinden bahisle şikayet ile yetkiye itiraz ile bonoda tahrifat yapıldığı, senedin sonradan doldurulduğu ve teminat senedi olduğuna ilişkin borca itiraz ve faize itiraza ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, TTK'nın 780/2-f maddesinin göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanan aynı Kanun'un 680. maddesi, 3095 Sayılı Kanun’un 2/2. maddesi, İİK'nın 167/2. ve 168/1-1. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 58. maddesi ile 169/a maddesi. 3. Değerlendirme 1....
İflas sıra cetvelinde başka bir alacaklının alacağının kabul edilen miktar kadar olmadığına ya da sırasına yönelik itiraz, o alacağın sıradan terkini talebini içerdiğinden, şikayet olarak icra mahkemesinde değil, İİK'nın 235/2. maddesi uyarınca sırasına itiraz edilen alacaklıya husumet yöneltilerek dava yoluyla genel mahkemede (Asliye Ticaret Mahkemesinde) ileri sürülmelidir. İflas idaresinin, sıra cetvelini düzenlerken uyması gereken iflas hukuku kurallarına aykırı hareket ettiği veya yaptığı bir işlemin hadiseye uygun olmadığı iddia edilirse, bu halde sıra cetveline karşı şikayet yoluna başvurulur (İİK'nın m.227; m.16). Şikayet sebeplerinden en önemlisi, bir alacaklının kendisine verilen sıraya itiraz etmesidir (m. 235, IV). Buna göre, alacağı sıra cetveline kabul edilen bir alacaklı, alacağının esas ve miktarına değil de, yalnız alacağına verilen sıraya itiraz ediyorsa, bunu şikayet yolu ile icra mahkemesine bildirir....
Ödeme emri kendisine tebliğ edilen borçlu, alacaklının ödeme emri ile iddia ettiği miktarda borçlu olmadığını, daha az borçlu olduğunu iddia etmekte ise ödeme emrinde belirtilen borcun bir kısmına da itiraz edebilir. Ancak bu halde borcun itiraz ettiği kısmını net bir şekilde ifade etmesi şarttır. Zira icra takibi itiraz edilmeyen kısım için ancak bu şekilde devam edebilecek ve alacaklı da itiraz edilen kısmı net bir şekilde öğrenerek buna ilişkin yasal yollara başvurabilecektir. Borçlunun ödeme emrine kısmen itiraz ederken itiraz dilekçesinde borcun ne kadarlık kısmına itiraz ettiğini belirtmeksizin itiraz dilekçesinin ekine borç miktarına ilişkin bir kısım evrakları eklemesi ve bu belgelere itiraz dilekçesinde atıf yapması bu sonucu değiştirmez. Zira, İİK 62/4. Maddesinde yukarıda ifade edilen hususlardan dolayı itiraz edilen kısmın açıkça itiraz dilekçesinde belirtilmesi gerektiğini emredici olarak ifade etmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet eden vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikayet eden vekili, şikayet edilenin haczine öncelik verilmesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin haczinin sıra cetvelinde dahi gösterilmediğini, karşı tarafın alacağının muvazaalı olduğunu, gerçekte böyle bir alacağın bulunmadığını belirterek sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. Mahkemece, şikayet edenin sıra cetvelindeki hem sıraya hem de alacağın esasına itiraz ettiği, bu nedenle genel mahkemenin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiş, hüküm şikayet eden vekili tarafından temiz edilmiştir....
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; ilk üç sırada şikayetçinin alacağının bulunduğu, şikayetçinin dördüncü sıradaki alacaklının alacağına itiraz ettiğini, paylaştırmadan pay almaması gerektiğini iddia ettiği, şikayetçinin şikayet olunana fazla pay ayrıldığını ileri sürdüğü, şikayet olunan alacaklının alacağının miktarına yönelik uyuşmazlık bulunduğu, şikayetçinin hem alacağa hemde sıraya itirazının bulunduğu ve genel mahkemede dava açması gerektiği gerekçesiyle, şikayetin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. 1-İİK'nın 142/1. maddesi, "cetvel suretinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde her alacaklı, takibin icra edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel mündericatına itiraz edebilir." hükmünü, 142/son maddesi, "itiraz alacağın esas ve miktarına taalluk etmeyip yalnız sıraya dairse şikayet yoluyla icra mahkemesine arzolunur." hükmünü içermektedir....
Şu halde şikayetçinin talebi, sıra cetveline karşı itiraz değil, şikayet niteliğindedir. Bu nedenle mahkemece, davanın esasına girilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayet olunan vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, şikayet olunan yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....