Meclis Kararı'' gereğince 6183 Sayılı Amme Alacakları Tahsili Usulü Hakkında Kanunda belirtilen amme alacaklarına uygulanan yıllık %60 faizi ile birlikte tahsilinin talep olunduğunu, müvekkili tarafından borca süresi içinde itiraz edilemediğini, her ne kadar müvekkili tarafından borca itiraz edilmemiş olması nedeni ile işlemiş faiz bakımından takip kesinleşmiş olsa da, işleyecek faiz( takip sonrası istenen faiz) bakımından borçlunun herhangi bir süreye bağlı olmaksızın İcra Hukuk Mahkemesinde şikayet yoluna başvurabileceğinin Yargıtay içtihatları ile kabul edildiğini, alacaklının takip talebinde, yürürlükte olan faiz oranından daha yüksek miktarda (oranda), faiz talebinde bulunmuş olması halinde, borçlunun bu talebe borca itiraz yoluna başvurarak mı yoksa şikayet yoluyla mı karşı koyabileceği konusunda Yargıtay'ın önceleri “bu konuda yapılacak olan başvurunun ‘şikayet’ olmayıp ‘itiraz’ olduğunu” belirtmişken, daha sonra -2007 yılından itibaren- bu konudaki görüşünü değiştirerek “takipten...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 22/11/2021 tarihinde hukuka ve usule aykırı olarak başlatılan T3 2021/1207 esas sayılı icra takibinin kesinleştiğini ve müvekkilinin banka hesaplarına bloke konulduğunu, takibin usulsüz olması sebebi ile taraflarınca 13/12/2021 tarihinde Hendek İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/93 esas sayılı dosyası ile borca itiraz ve yine Hendek İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/94 esas sayılı dosyası ile memur işlemini şikayet davaları ikame edildiğini, 20/01/2022 tarihinde memur işlemini şikayet davasının kabulüne karar verilmiş olup borca itiraz davasının ise halihazırda derdest olduğunu, anılan borca itiraz ve memur işlemini şikayet davalarında her ne kadar 13/12/2021 tarihinde takibin durdurulmasına yönelik tedbir talep etmiş iseler de tedbir talepleri kabul edilinceye kadar geçen süreçte müvekkilinin borcu olmayan bir bedeli haciz baskısı altında 17/12/2021 tarihinde ödemek zorunda kaldığını, müvekkili T5 borcu olmayan bedeli ödemesine...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Borca itiraz K A R A R Şikayet İİK. 89. maddesine yönelik olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 12.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
GEREKÇE: Uyuşmazlık; Kambiyo senetlerine mahsus icra takibinde ödeme emrine yönelik şikayet ve borca itiraz davasına ilişkindir. 23.12.1976 tarih ve 7/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında, her davanın (takibin), dava tarihindeki (takip tarihindeki) koşullara göre çözümleneceği ifade edilmiştir. Somut olayda mahkemece kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte ödeme emrinin iptaline yönelik şikayet ile borca itiraz davasının yargılaması sırasında dosya borcunun ödendiğinden dolayı icra dosyasının infazen kapatılmış olması gerekçesine dayalı olarak dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi isabetsizdir. Her dava açıldığı tarihteki koşullara göre sonuçlandırılır. Bu durumda mahkemece yukarıda açıklanan içtihadı birleştirme kararı gereğince, şikayet tarihindeki takip dosyası kapsamına göre şikayetin ve borca itirazların esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Noterliğinin 19/12/2019 tarih 157258 yevmiye numaralı ihtarnamesinin kredi borçlusu Özlem Gökgez'e 09/12/2019 tarihinde ve şikayet eden ipotek borçlusuna 06/12/2019 tarihinde bizzat tebliğ edildiği, Beyoğlu 48. Noterliğinin 20/12/2020 tarih 92362 yevmiye numaralı ihtarnamesinin kredi borçlusu Özlem Gökgez'e 05/01/2021 tarihinde bizzat ve şikayet eden ipotek borçlusuna 07/01/2021 tarihinde aynı konutta oturan/çalışan T2 imzasına tebliğ edildiği, davacı borçlu vekilinin Ankara 16. Noterliğinin 15/01/2021 tarih ve 988 yevmile numaralı cevabi ihtarnamesi ile her türlü borca ve fer'ilerine itiraz edildiği görülmüştür....
A.Ş vekilinin karşılıksız çek keşide etmek suçundan verilmiş şikayet dilekçesi dışında herhangi bir şikayet ve beyanının tespit edilmemiş olması karşısında; sanıkların suç kastının ve gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde tespiti bakımından, sanık ...'nun eşi olan sanık ... adına daha önce çek/senet imzalayıp imzalamadığı, daha önce bu şekilde keşide edilen çekler varsa ödeme yapılıp yapılmadığı, çeklerin hangi hukuki ilişkiye dayanarak keşide edildiği ve dava konusu çekden dolayı varsa icra takip dosyasının getirtilip incelenerek borca itiraz edilip edilmediği hususları yöntemince araştırılarak, çeklerde lehdar görünen ... Un San. Tic....
Bu takdir hakkının özellikle savunma hakkının gerektiği gibi kullanılabilmesi bakımından, tebligat usulsüzlüğüne ilişkin şikayetlerde duruşma açılması yönünde kullanılmasının uygun olacağı ve HGK'nun yerleşik uygulamasının da bu yönde olduğu ayrıca davacının borca itiraz talebi de bulunduğu nazara alındığında mahkemece tebligat usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin ve borca itirazın duruşmalı olarak değerlendirilmesi yerine, bu hususun gözden kaçırılması suretiyle evrak üzerinden karar verilmesi doğru görülmemiş; mahkeme kararının bu gerekçe ile HMK'nun 353/1- a-4 maddesi gereğince kaldırılmasına ve dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İcra Müdürlüğünün 2018/10655 esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü takip açıldığını, bu takibe ve borca itiraz ettiklerini, takip dayanağı senet suretlerinin ödeme emri ile birlikte tebliğ edilmediğini, senetlerin tanzim tarihi ve vade tarihi ile alacaklı bölümünün sonradan yazıldığını, senetlerin kambiyo senedi niteliği taşımadığını, davacının takip alacaklarına borcu olmadığını, takibe ve borca itirazının kabulünü, takibin iptalini, yargılama giderlerinin, avukatlık vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini karar verilmesini, talep etmiştir....
GEREKÇE : Uyuşmazlık, davacı borçlu idareye karşı yapılan genel haciz yolu ile ilamsız takibin iptali ve borca itiraz istemine ilişkindir. Mersin 3. İcra Müdürlüğü 2020/1750 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı T3 vekili tarafından, borçlu T1 Şehircilik İl Müdürlüğü) aleyhine, 63.040,99 TL toplam alacak ve ferilerin tahsili amacıyla, genel haciz yolu ile ilamsız takip başlatıldığı, borçluya ödeme emrinin 06/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından yasal süresi içerisinde 13/02/2020 tarihinde borca itiraz ve takibin iptali istemiyle dava açıldığı anlaşılmıştır....
Bu durumlar dışında ayırdetme gücüne sahip küçükler ve kısıtlıların dava ve takip ehliyetleri yoktur. Bu nedenle taraf ehliyeti olmayanlar tarafından başlatılmış veya taraf ehliyeti olmayanlara karşı başlamış veya devam edilmiş icra takipleri ve takip işlemleri geçersizdir. Anılan kişilerin, istisnai haller dışındaki dava ve takiplerde kanuni temsilcileri tarafından temsil olunmaları zorunludur. Takip ehliyeti yerleşik Yargıtay İçtihatlarına göre kamu düzenine ilişkin olduğundan her zaman (süresiz) şikayet yolu ile ileri sürülebilir. İcra müdürü ve icra mahkemesi bu işlemlerin geçersizliğini kendiliğinden (re'sen) gözetmelidir. Borçlunun ilamsız icra takibinde, icra dairesinde borca itiraz etmiş olması, icra mahkemesinden şikayet yoluyla takip ehliyeti yokluğu nedeniyle takibin iptalini istemesine engel teşkil etmez, borçlunun özetlenen talepte bulunmasında hukuki yararı vardır. O halde mahkemece, borçlu ...'...