Somut olayda, şikayetçinin usulsüz tebliğ işlemini ve dayanak belgelerin tebliğe çıkarılmadığını kıymet takdir raporunun tebliğ tarihi olan 13/10/2020 tarihinde öğrendiği, şikayeti ise yasal 7 günlük süre sona erdikten sonra (16/04/2021 tarihinde) yaptığı anlaşıldığından mahkemece, süre aşımı nedeniyle şikayetin reddine karar verilmesi isabetli olmuştur....
Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince; tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Öte yandan, borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi, İİK'nun 16. maddesi anlamında bir "şikayet" olup, aynı maddenin 1. fıkrası gereğince borçlunun bu şikayetini, işlemi öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede icra mahkemesine yapması gerekir. Somut olayda, örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçluya 31.05.2017 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise 07.06.2017 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, 06.10.2017 tarihinde cevaba cevap dilekçesi ile ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayetini ileri sürdüğü anlaşılmıştır. İİK'nın 18. maddesi uyarınca icra mahkemesine arzedilen hususlar ivedi işlerden sayılır ve bu işlerde basit yargılama usulü uygulanır....
İcra Müdürlüğü 2020/162 sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, tebliğ tarihinde yurt dışında olduğunu ve takipten 11/06/2021 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürerek , müvekkilinin Türkiye'de hiçbir adresi olmadığını, daha önce de bildirildiği gibi tüm tebligatların müvekkilinin gerçek adresi olan yurt dışı adresine yapılması gerekirken Türkiye'de, İhsaniye Mah. Gazi Mustafa Kemal Bulvarı no:125 İç Kapı no:19/Akdeniz/Mersin adresine yapılan tebligat usulsüz ve Tebligat Kanunu ve Yönetmeliğe aykırı bir tebliğ işlemi olduğundan geçersiz olduğunu bu nedenlerle: Büyükçekmece 1....
tebliğ edildiği iddiası ile takibin kesinleşmediğine yönelik şikayette bulunamayacağı, şikayet hakkının takip borçlusuna ait olduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, HMK.355 mad....
İcra Müdürlüğünün 2020/6274 Esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin elektronik tebliğ adresi bulunmasına rağmen müvekkiline normal yolla çıkartılan tebligatın geçersiz ve yok hükmünde olduğunu, davalı alacaklının kira takibi başlatmasına rağmen icra dosyasına kira sözleşmesi ibraz etmediğini, bu hususun usulsüz olduğunu, ticaret sicil müdürlüğü ile yazışma yapılmaksızın ve müvekkilinin elektronik tebliğ adresinin bulunup bulunmadığı araştırılmaksızın TK'nun 35. maddesine göre tebligat yapılmasının usulsüz olduğunu belirterek, Bursa 9. İcra Müdürlüğünün 2020/6274 Esas sayılı dosyasından müvekkili şirkete yapılan ödeme emri tebliğ işlemlerinin yok hükmünde sayılmasına, birinci maddedeki taleplerinin kabul görmemesi halinde usulsüz tebliğ işlemleri nedeniyle tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 10.12.2020 tarihi olarak kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1287 KARAR NO : 2022/2082 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KARS İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/02/2020 NUMARASI : 2019/202 ESAS, 2020/29 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Taraflar arasında görülen usulsüz tebliğ şikayeti davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı, yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin tebligat kanunu 21. madde doğrultusunda usulsüz olarak farklı bir adrese tebliğ edilerek kesinleştirildiği ve haciz işlemlerinin başlatıldığını ekte sunulan ticaret sicil gazetesi kayıtlarına göre müvekkiline ait adresin Yenişehir Mah. Nehir Sok. Çeçen Apt....
Mahkemece İİK.nun 18/3 ve HMK 320/1 maddelerine göre, şikayet konusu nedeniyle açıklama yapılmasına ve duruşma açılmasına gerek olmadığı takdir edilerek evrak üzerinde yargılama yapılarak hüküm kurulmuştur. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: ".. Hukuk Genel Kurulu'nun 5.6.1991 tarih ve 1991/12- 258 Esas 1991/344 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere; “..usulsüz tebliğ işlemini öğrenen muhatabın bu tebliği öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde şikayet yolu ile tebligatın usulsüzlüğünü icra mahkemesi önüne getirmesi gereklidir." Somut olayda, dava dilekçesinde usulsüz tebligatlardan 01/04/2019 tarihinde haberdar olunduğunun belirtildiği, şikayetin ise öngörülen 7 günlük süreden sonra 11/04/2019 tarihinde yapıldığı anlaşılmakla; usulsüz tebliğe yönelik şikayetin süreden reddine karar verilmiştir. İİK'nun 33....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayetine ilişkindir. Davacının, tebliğ işlemlerinin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren 7 gün içinde yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Öğrenme tarihinin aksi ise ancak yazılı belge ile ispatlanabilir....
İcra Müdürlüğünün 2020/3658 Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı T2 tarafından borçlu davacı T1 ve dava dışı borçlu Umut Gürsoy aleyhine 08.07.2020 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 14.07.2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu davacının 04.09.2020 tarihinde borca itiraz dilekçesi sunduğu, icra müdürlüğünce verilen karar ile ödeme emrinin 14.07.2020 tarihinde tebliğ edilmesi gerekçesi ile davacı borçlunun borca itirazın reddine karar verildiği görülmüştür. Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir....
Maddesi olup bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılmasının zorunlu olduğu, ödeme emrinin borçlunun mernis adresine mernis şerhli olarak Tebligat kanunun 21/2 maddesi uyarınca 21/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, bu tarihten sonra borçlu vekilince icra dosyasına 13/01/2021 tarihinde vekaletname sunulduğu, yine borçlu vekillerince icra dosyasına 26/01/2021 ve 16/11/2021 tarihlerinde haczin kaldırılması talepli dilekçe sunulduğu, ödeme emri tebliğ işlemi usulsüz olsa dahi, bu şekildeki tebliğ işleminden en geç 13/01/2021 tarihinde haberdar olunduğunun kabulü gerektiği, dolayısıyla şikayet süresinin bu tarihten başlayacağı, bu halde de iş bu şikayetin yasal 7 günlük süreden sonra yapıldığının sabit olduğu anlaşılmış, mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin, 7 günlük yasal süre geçirildikten sonra yapılmış olması sebebiyle süre aşımı nedeni ile usulden reddine karar verilmesi gerekirken...