WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kararın iptali ve hacizlerin kaldırılmasına ilişkin şikayetlerin esastan reddine karar verilmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet KARAR İnceleme konusu karar tebligat usulsüzlüğü şikayetine ilişkin olup, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay Başkanlar Kurulunun 26.01.2012 tarih ve 14 sayılı kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 18.02.2012 tarih 28208 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (12.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; icra müdürlüğü tarafından borca itirazın tebliğe çıkarılmadığını, mahkemenin taleplerini yanlış değerlendirdiğini, alacaklının yasal süre içinde İİK 264 uyarınca dava açmadığını belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, memur muamelesinin şikayeti ve ihtiyati hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....

    tebliğ edilmediğini iddia etmiş ise de; dava dilekçesi ve duruşma gün ve saatini bildirir davetiyenin davalı borçluya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği tarihte davalı borçlunun ödeme emrinin tebliğindeki iddia ettiği usulsüzlüğü öğrendiğinin kabulü gerekir.Ne var ki bu tarih itibariyle tebligatın usulsüzlüğünü icra mahkemesinde şikayet yoluyla ileri sürüp, tebliğ tarihini düzelttirmediğinden 09/04/2012 tarihinde yapılan tebligat kesinleşmiştir. Mahkeme ödeme emrinin tebliğindeki usulsüzlüğü kendiliğinden nazara alamaz. YHGK.30.3.2005 gün ve 2005/6-190-220 ve 28.09.2005 tarih 2005/6-518-518 sayılı kararları da bu doğrultudadır. Davalının bu tarihten itibaren 30 gün içerisinde talep konusu alacağı ödemesi gerekirken, yasal ödeme süresi geçtikten sonra 11.05.2012 tarihinde ödediğinden borçlunun temerrüdü de gerçekleşmiştir. Mahkemece tahliyeye karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur. Karar bu nedenle bozulmalıdır....

      Şikayet dilekçesinin incelenmesinde, şikayetçilerin sadece mal varlıklarına konulan hacizlerin ve yakalamaların kaldırılması talebinde bulundukları, ilk derece mahkemesince talep aşılmak suretiyle takibin iptaline karar verildiği görülmektedir. Oysa taleple bağlılık ilkesi uyarınca, takibin iptali talebi bulunmadığı nazara alınarak talepten fazlasına karar verilemez. O halde mahkemece dava dilekçesindeki talepler değerlendirilerek, şikayetçilerin mal varlıklarına konulan hacizlerin ve yakalamaların kaldırılması ile yetinilmesi gerekirken, HMK’nun 26. maddesine aykırı bir şekilde talep aşılarak takibin iptaline karar verilmesi isabetsiz olup kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Adana Bölge Adliye Mahkemesi 10....

        Ancak davacı aynı dilekçede tebligat usulsüzlüğü şikayetinde bulunduğundan mahkemece öncelikle borçlunun tebligat usulsüzlüğü şikayetinin değerlendirilmesi, tebligatın usulsüzlüğüne kanaat getirilmesi halinde, davacının borca itirazının değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, tebligat usulsüzlüğü şikayeti ile ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden davacının borca itirazının değerlendirilmesi isabetsizdir. Zira, tebligatın usulsüz olduğunun belirlenmesi durumunda düzeltilecek tebliğ tarihine göre takibin kesinleşme tarihi ve hacizlerin durumunu doğrudan etkilenecektir....

        Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; murise gönderilen ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiğini, davacıların gecikmiş itirazlarının yersiz olduğunu davacıların davadan çok evvel takipten haberdar olduklarını, murisin sözleşmedeki edimini yerine getirmediğini ve para borcunu ifası gerektiğini para borçlarında alacaklının ikameti icra dairelerinin yetkili olduğunu mirasçılardan Ayşe Çelik'in müdahale dilekçesinin kabulünün usulsüz olduğunu, Ayşe Çelik'in davayı takip etmediğini hakkındaki davanın düşmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını davanın reddini istemiştir. Başvuru; genel haciz yolu ile ilamsız takipte tebligat usulsüzlüğüne yönelik şikayet, takibe itiraz ve hacizlerin kaldırılması şikayetine ilişkindir....

        Mahkemece, bozma ilamı doğrultusunda, araştırma yapılarak alacaklı vekilinin kabul beyanı esas alınarak 20/05/2013 tarihinden sonra konulan tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. İİK'nun 111. maddesi gereğince taksitle ödeme taahhütünün usulüne uygun olması halinde icra işlemlerinin durdurulacağı karar verilmesi mümkün iken tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir. Taahhüt tarihinden sonra yapılan hacizlerin taahhüte bağlı olarak kaldırılabilmesi gerekir ancak olayımızda taahhüt tarihinden sonra yapılan ve şikayete konu maaş haczinin kaldırılması mümkün değildir. Bu hususlar göz ardı edilerek talep dışında tüm hacizlerin kaldırılması kararı isabetsizdir....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, tebligatlardaki usulsüzlükler nedeniyle müvekkilinin uzunca bir süre aleyhinde bu dosyadan yapılan işlemlerden haberdar olamadığını haciz konulan taşınmaza kıymet takdiri yapılmak için evine gelindiğinde dosyadan haberdar olduğunu, tebligat usulsüzlükleri hakkında Şile İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020 / 89 Esas (Yeni esası 2022 / 6 E.) yapmış oldukları şikayetin halen sonuçlanıp kesinleşmediğini, birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinde önemli birer hata ve tutarsızlık bulunduğunu, bu tutarsızlığın müvekkilinin bu dosyada ne kadarlık bir tutardan borçlu kılındığını şüpheli ve anlaşılamaz hale getirdiğini, şikayetin süresiz şikayete tabi olması gerektiğini, tebligatların usulsüzlüğü ile ilgili olarak henüz netleşmemiş durumun halen varolduğunun hiç dikkate alınmamış olmasının da hukuki hata olduğunu tebligat usulsüzlüğü şikayeti yaptıkları Şile İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020 / 89 E....

          Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: ilk derece mahkeme kararının kaldırılması gerektiği zira, Edremit icra müdürlüğünün 26/08/2020 tarihli kararı ile kesinleşme şerhinin dosyaya ibrazı halinde değerlendirilmesine yönelik kararın isabetli olduğunu, anılan karara dayalı mahkeme ilamının da istinaf safahatında olup, henüz sonuçlanmadığı tebligatın usulsüz olduğuna ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme ilamı bulunmaması sebebiyle hacizlerin kaldırılmasının hukuka aykırı olacağını, hacizlerin kaldırılması nazara alındığında da alacaklı tarafça bir çok usulü ve esaslı işlemlerin aleyhe sonuç doğuracağını istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkeme kararının kaldırılması ve şikayetin kabulüne karar verilmesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık; usulsüz tebligatın kesinleşmeksizin infazının mümkün olmadığına dairdir. İİK. 4....

          UYAP Entegrasyonu