Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şikayet tarihinden sonra yapılan kesintiler var ise talep edilebilir. Ancak bilirkişi raporundan şikayet tarihinden sonra kesinti olmadığı da anlaşılmaktadır. Şu halde, davanın tümden reddi yerine yanılgılı değerlendirme ile davacının zımni rıza gösterdiği dönemde yapılan kesintileri kapsayacak şekilde itirazın iptali doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....

    Sadece talep sınırlı olduğu gerekçesi taleple bağlı kalınarak haczin kaldırılması şikayeti üzerine her zaman iptali mümkün olan takipte alacaklıya bir hak bahşetmez. Bu nedenle takibin iptali ile ilgili mahkeme kararı doğru olup onanması gerekirken, yazılı gerekçe ile bozulması yönündeki Dairemizin sayın çoğunluğunun görüşüne katılamıyorum. 29/05/2018...

      Müdürlüğü'nce yürütülen takipte, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilerek takibin kesinleştiğini belirterek, ... Müdürlüğü'nce yapılan ödeme emrinin usulsüz tebliği nedeniyle iptali talep edilmekle, iptali istenen işlem, ... müdürlüğünce yapıldığından, uyuşmazlığın ... Hukuk Mahkemesi tarafından görülüp, çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 3.... Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 17.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        konkordato mühleti içerisindeyken başlandığını ve takibin İİK 294 maddesine aykırı olduğunu, bu nedenle takibin iptali ile hacizlerin fekkine karar verilmesini talep etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takibin taliki veya iptali Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu şirket ortağı şikayet dilekçesinde; icra takibinin ... aleyhine yapıldığını, adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından aktif ve pasif dava ehliyeti bulunmadığından takibin veya davanın bütün ortaklara karşı açılmasının zorunlu olduğunu, bu nedenlerle usulsüz yapılan takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. BK.nun 520. maddesine göre adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından taraf ehliyeti yoktur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsuz haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlu şirketin, şikayet yoluyla icra mahkemesine yaptığı başvuruda; hakkında iflasın ertelenmesi davası kapsamında verilmiş ihtiyati tedbir kararı uyarınca takibin iptali gerektiğini belirterek, 12.12.2014 tarihli memurluk işleminin kaldırılmasını ve takibin iptalini talep etttiği, mahkemece şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği görülmektedir. ......

            Davacı banka tarafından iş bu itirazın iptali davası açılmadan önce davalı borçluların icra takibine vaki itirazlarının yasanın aradığı koşulları taşımadığı, uygun olmayan itiraz dilekçesi muhtevasına göre takibin durdurulmasına karar veren icra müdürlüğü kararının iptali istemli memurun muamelesini şikayet yoluna başvurulduğu ... İcra Mahkemesinin 2007/854-903 Ek sayılı kararı ile “borçlu itiraz sebeplerini ayrıca ve açıkca bildirmek zorunda olmadığı, itiraz ediyorum demelerinin yeterli olduğu” gerekçesiyle şikayetin reddedildiği, kararın 15.10.2007 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. İcra Hukuk Mahkemesinin anılan kararı karşısında, davacının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı bulunduğunun kabulü ile işin esasına girilip, toplanan delillere göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi isabetli görülmemiştir....

              Eldeki başvurudan önce zaten borçlu şirket bakımından konkordoto geçici mühlet kararı takip dosyasına sunularak icra müdürlüğünün 16/03/2021 tarihli kararı ile takibin durdurulması kararı temin edilmiştir. Diğer borçlu yönünden de aynı şekilde verilen konkordato mühlet kararının borçlu vekilince icra dosyasına sunulması ve takibin durdurulmasının sağlanması mümkün iken bu yapılmayıp, doğrudan yukarıdaki iddia ile takibin iptali ve hacizlerin kaldırılması istenmiştir. Yine borçlu Cevat Yönün'den konkordato geçici mühlet kararından sonra konulan bir haciz bulunmamaktadır. Bu durumda konkordato geçici mühlet kararları tarihi, takip ve haciz tarihleri gözetildiğinde takibin iptali ve hacizlerin kaldırılmasının mümkün olmadığı açık olduğu gibi, takipten sonra verilen mühlet kararının ise takip dosyasına ibrazı ile takibin durdurulmasının temini her iki borçlu bakımından mümkündür. Kaldı ki, şirket yönünden eldeki başvurudan önce bu işlem yapıldığı ifade edilmişti....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya şikayet davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Şikayetçi vekili, şikayet olunan alacaklının takibine ilişkin ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edilmesine rağmen sıra cetvelinde ikinci sıraya kaydedildiğini, müvekkilinin ikinci sırada yer alması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Şikayet olunan vekili, tebligatın usulüne uygun olduğunu ve davacının hukuki yararının bulunmadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Dava, ödeme emrinin tebliğ tarihinin İİK.nun 16 ve müteakip maddeleri gereğince düzeltilmesi ve takibin iptali istemine ilişkin olup, şikayet niteliğindedir. Bu durumda hükmün temyiz inceleme görevi Dairemize ait olmayıp, Yargıtay 12. Hukuk Dairesine ait ise de, bu Daire tarafından da görevsizlik kararı verildiğinden, görev uyuşmazlığının çözülmesi için dosyanın Yargıtay Başkanlar Kurulu'na tevdi edilmek üzere Yargıtay Yüksek Birinci Başkanlığı'na gönderilmesine, 19/09/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu