Madde 173 - (1) Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet Savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebilir. (2) İtiraz dilekçesinde, kamu davasının açılmasını gerektirebilecek olaylar ve deliller belirtilir. (3) (Değişik fıkra: 18/06/2014-6545 S.K./71. md) Sulh Ceza Hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet Başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder; itiraz edeni giderlere mahkûm eder ve dosyayı Cumhuriyet Savcısına gönderir. Cumhuriyet Savcısı, kararı itiraz edene ve şüpheliye bildirir....
ın kaldığı cezaevi aracılığıyla göndermiş olduğu 15.06.2017 tarihli dilekçesi ile dosyasının onaylanmasını istediği ve bu şekilde temyizden vazgeçme iradesini ortaya koyduğu anlaşıldığından, sanık ... savunmanının bu aşamada temyiz itirazları inceleme dışı bırakılarak, sanık ... savunmanının temyizi ele alınarak yapılan sınırlı incelemede; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, sanık ... savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 10.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Şikayet olunanlar, şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre sıra cetvelinin 1. sırasında yer alan 2011/678 Esas sayılı takip dosyası, alacak miktarının haricen tahsil edilmiş olması nedeniyle 08.04.2016 tarihinde kapatılarak işlemden kaldırıldığı, bu dosyaya pay ayrılmayarak sıra cetvelinden çıkartılması gerektiği, sıra cetvelinin 2. sırasında yer alan 2011/1045 Esas sayılı dosyasından 22.08.2011 tarihinde ihtiyati haciz kararına dayalı ... takibi başlatıldığı ve 23.08.2011 tarihinde tapu kaydına ihtiyati haciz koyulduğu ancak takibe itiraz edildiği, takibin durdurulduğu, itirazın iptali davası açıldığı ancak kesinleşmediği ve sıra cetvelinin 3. sırasında yer alan ... ... 22. ......
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : İftira Hüküm : TCK'nın 267/1, 62, 50/1-a, 52/4. maddeleri uyarınca mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: İftira suçunun oluşabilmesi için; yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunarak işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat edilmesinin gerektiği, somut olayda; sanığın 01.10.2012 tarihindeki telefon görüşmesinde ve cezaevi müdürlüğüne verdiği 18.10.2012 tarihli dilekçesinde katılanlarının isimlerini belirtmeksizin beyanlarda bulunduğu, akabinde yürütülen adli soruşturmada Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından müşteki sıfatıyla 03.12.2012 tarihinde alınan ifadesinde katılanların rüşvet istediğini belirtmesi şeklindeki eyleminin suç işlemediğini bildiği kimseye suç atmak biçiminde olmayıp anayasal şikayet hakkını kullanma...
ın cezaevi aracılığıyla sunduğu 24.09.2014 tarihli dilekçe ile eski hale getirme talebi ile birlikte temyiz hakkını kullanmak istediğini bildirmesi üzerine,... Asliye Ceza Mahkemesinin 10.12.2014 tarihli ek kararı ile istemin reddine karar verildiği, ek kararın sanığa cezaevi aracılığı ile 11.12.2014 tarihinde tebliğ edildiği, sanığın 04.03.2015 tarihli dilekçesi ile itiraz yoluna başvurması üzerine .... 3.Ağır Ceza Mahkemesinin 06.04.2015 tarihli ve 2015/357 D.İş. no'lu kararı ile itirazın süre yönünden reddine karar verildiği anlaşılmakla birlikte, eski hale getirme talebinde bulunan sanık hakkında CMK'nın 42/1. maddesi uyarınca eski hale getirme talebiyle birlikte temyiz isteminde bulunulması halinde inceleme yetkisinin ilgili Yargıtay dairesine ait bulunduğu halde, tebliğnamenin bu hususta görüş içermediği belirlendiğinden, sanık ...'...
Şikayet olunan SGK ve Vergi dairesi vekilleri, limited şirketten tahsil edilemeyen alacaktan şirket ortağının sorumlu olduğunu dosyanın, aynı sıra cetveline yönelik açılan 2012/44 Esas dava dosya ile birleştirilmesi ve sıra cetvelinde ismi geçen tüm alacaklıların hasım gösterilmesi gerektiğini, ayrıca davanın süresinden sonra açıldığını savunarak reddini talep etmiştir. Mahkemece, dosya kapsamına göre; şikayetçinin şikayet olunanların sırası yanında alacağına da, itirazı ettiğinden davaya Asliye Hukuk Mahkemesi'nde bakılması gerektiği gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmiştir. Kararı, şikayet olunanlardan SGK vekili temyiz etmiştir. 1-Şikayet, sıra cetveline itiraza ilişkindir. İİK'nın 142. maddesinde, sıra cetveline itirazın ne şekilde yapılacağı düzenlenmiştir. Aynı maddenin son fıkrasında ise, "İtiraz alacağın esas ve miktarına taalluk etmeyip sadece sıraya dairse, şikayet yoliyle İcra Mahkemesine arzolunur." hükmü düzenlenmiştir....
İcra Müdürlüğü 2002/1066 sayılı dosyasından verilen satış kararı gereğince, Düzce İcra Müdürlüğü'nün 2015/4678 tal. sayılı dosyası ile 01/07/2016 tarihli ihalesinde müvekkili bankaya ihale edildiğini ve ihalenin kesinleştiğini, devamında taşınmazların ihale alıcısı müvekkili bankaya tescilinde sakınca olmadığına dair talimat dosyasına yazı gönderilmesi ve müvekkil bankanın harçlardan muaf olması sebebi ile tahsil harcı ve cezaevzi harcı alınmamasına yönelik taleplerinin İcra Müdürlüğü tarafından sadece cezaevi harcı yönünden kabul edildiğini ve fakat tahsil harcının yatrıılmasının talep edildiğini, taşınmazın tescilimin ve tahsilatın gecikmemesi adına tahsil harcı tutarı olan toplam 130.602,57- TL harcın İcra Müdürlüğüne ödendiğini, müvekkili bankanın harçtan muaf olduğunu, icra müdürlüğünün tahsil harcının tahsiline yönelik kararının hukuka aykırı olduğunu beyanla İstanbul 10....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ve dava dilekçesi içeriğini tekrarlayarak mahkeme kararının kaldırılmasına, icra memur işleminin kaldırılmasına, mezkur nemaların taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, sıra cetveline itiraz davası sırasında elde edilen nemanın ödenmesi talebine ilişkindir. Adana 7. İcra Dairesinin 2015/13084 esas sayılı dosyası incelendiğinde; 34 XX 485 plakalı aracın 20/04/2016 tarihinde 84.100,00 TL bedelle ihale edildiği, rehin alacaklısı Finansbank A.Ş'nin rehin ile temin edilen alacak miktarının 18/04/2016 itibariyle 53.657,28 TL olduğunu bildirdiği, tahsil harcı ve cezaevi harcı kesildikten sonra Finansbank AŞ.'...
Fıkrası c bendi gereği %11,38 oranı ile tahsil harcı alınmasına karar verdiği, 30/09/2021 tarihinde karar üzerine tahsil harcına ilişkin ayrıca 35.857,50 TL yatırıldığı, alacaklı vekilinin talep açarak %11,38 oranı ile bakiye tahsil harcının yatırıldığını, müvekkili bankanın KDV ve damga vergisi yönünden muafiyeti olduğunu beyanla taşınmazların tescil ve teslimini talep ettiği, müdürlükçe 30/09/2021 tarihli talep ile KDV ve Damga yatırılmaması yönündeki talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. 2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun'un "Vergi Mahkemelerinin Görevleri" başlıklı 6. maddesinde, Vergi Mahkemelerinin genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davalarla, bu konularla ilgili olarak 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un uygulanmasına ilişkin davaları ve diğer...
İlk Derece Mahkemesince bilirkişi raporu ve ek rapor aldırılmış, yukarıda belirtilen Yargıtay içtihatları doğrultusunda hesaplama yapılarak şikayete konu 23.08.2019 dosya hesap tarihi itibariyle bakiye borç miktarı bulunmadığı ve 22,60 TL fazla ödeme yapıldığı tespit edilmiştir. Davalı alacaklı vekili istinaf başvurusunda, ilamdaki artış oranıyla, tahsil ve cezaevi harcı kesintilerinin hesaplamada dikkate alınmadığını ileri sürmüşse de, bu hususların bilirkişi raporuna itiraz üzerine ek bilirkişi raporunda açıklanarak hesaplamada dikkate alındığı, bilirkişi raporu ve ek raporun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu görülmüştür. Yukarıda belirtilen nedenlerle, ilk derece mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İzmir 12....