-K A R A R- Şikayetçi vekili, dava dışı borçluya ait bağımsız bölümün satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinin birinci sırasında yer alan şikayet olunan kurum tarafından konulan haciz üzerinden beş yıl geçtiğini, bu süre zarfında satış istemediğinden şikayet olunanın haczinin düştüğünü, ayrıca belirtilen hacze konu borç şikayet olunan tarafından tahsil edilmiş olduğu halde haczin kaldırılmadığını, daha sonra yeniden doğan alacakları için eski haciz üzerinden alacaklarının devam ettiği yönünde haksız beyanda bulunduklarını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, 6183 sayılı Kanun'a göre takibi yapılan alacaklarda satış istemek için herhangi bir kısıtlayıcı süre öngörülmediği gibi hacze konu alacağın da tahsil edilmediğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir....
Bölge Müdürlüğü tarafından ihale edilen "Gümüşova Gerede Otoyolu ile D100 Üzeri Kervan Kavşağı Arası (4+270-8+500) Otoyol Bağlantı Yolu Yapım İşi"ne ilişkin 526.357,51-TL tutarındaki sözleşme damga vergisinin iadesi istemiyle yapılan düzeltme ve şikayet başvurusunun reddine ilişkin işlemde hukuka uygunluk görülmediği, 15/06/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6322 sayılı Kanun ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 112/4. maddesinde, mükelleflerden 15/06/2012 tarihinden sonra fazla ve yersiz olarak tahsil edilen tutarların 6183 sayılı Kanuna göre belirlenen tecil faiziyle iade edileceğinin hükme bağlandığı, Danıştayın yerleşik içtihatlarıyla da "yasal faiz" deyiminden bu madde uyarınca hesaplanacak tecil faizinin anlaşılması gerektiğinin kabul edildiği dikkate alındığında, tecil faizi oranında faize hükmedileceği gerekçesiyle, davacının istinaf isteminin kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptaline, davacıdan tahsil edilen 526.357,51-TL'nin tahsil tarihinden...
Oysa asıl ve birleşen dosyalar sıra cetveline itiraz niteliğinde olsa dahi hükmün her bir şikayet yönünden bağımsız bir hüküm niteliğinde olması nedeniyle temyiz edilmesi durumunda her bir hüküm bağımsız niteliğiyle ayrı ayrı temyiz harcına tabi olacaktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin olarak Dairemizin 09.03.2012 gün 2012/152 Esas 20121/1840 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Şikayetçiler vekili, müvekkilinin ... 3. İcra Müdürlüğü'nün 2006/10170 sayılı dosyasındaki alacağı nedeni ile borçlunun taşınmazının haczedildiğini, satış sonrası düzenlenen sıra cetvelinde dağıtıma konu tüm paranın artan satış avansı da eklenerek şikayet olunana ait ... 2. İcra Müdürlüğü'nün 2006/10527 sayılı dosyasına ödenmesine karar verildiğini, ancak satış tarihi itibari ile şikayet olunanın haciz ve takibinin düştüğünü, şikayet olunanın takibini yenilemeden sadece haciz yenileme talebinde bulunduğunu ileri sürerek, şikayet olunanın ... 2....
Davacının, dava konusu düzeltme şikayet başvurusunun reddine dair işlemin noter harcına ilişkin kısmına yönelik temyiz istemine gelince; 492 sayılı Kanun'un yukarıda yer verilen düzenlemeleri uyarınca, noter harcının yapılan işlem veya hizmet karşılığında tahsil edilen bir bedel olduğu ve uyuşmazlığa konu noter harcının da gerçekleştirilen noter işlemleri nedeniyle tahsil edildiği, ihale kararı ve sözleşme damga vergisi yönünden olduğu gibi, noter harcının belli hallerde iade edileceğine dair bir mevzuat hükmü de bulunmadığından, verilen bir hizmet karşılığı tahsil edilen noter harcının ihalenin iptali nedeniyle iadesi talebiyle yapılan düzeltme şikayet başvurusunun reddine dair işlemde açık vergilendirme hatası olduğundan da söz edilemeyeceği sonucuna varıldığından, davayı kabul eden Vergi Mahkemesi kararına karşı davalı tarafından yapılan istinaf başvurusunu reddeden Bölge İdare Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir. KARAR SONUCU: Açıklanan nedenlerle; 1....
sayılı kararıyla; mahkeme kararı uyarınca iade alınan damga vergisine ilişkin faiz tutarının da ödenmesi gerektiğinden bahisle, herhangi bir düzeltme ve şikayet başvurusunda bulunmadan, doğrudan Gelir İdaresi Başkanlığı'na yapılan başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı, olayda, düzeltme ve şikayet müessesesinin işletilmediği, davacı tarafından doğrudan Gelir İdaresi Başkanlığı'na başvurulduğu, başvuru ve dava dilekçelerinde 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nda öngörülen vergi hatalarına ilişkin herhangi bir iddia veya itirazda bulunulmadığı hususları göz önüne alındığında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun yetkiye ilişkin 37. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi hükmü gereğince dava konusu işlemi tesis eden Gelir İdaresi Başkanlığının bulunduğu yerdeki Ankara Vergi Mahkemelerinin davanın görüm ve çözümünde yetkili olacağı sonucuna varıldığı gerekçesiyle, dava yetki yönünden reddedilip dosyanın, yetkili mahkemenin belirlenmesi için...
davacı vekili tarafından davacıya vekaleten yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun reddine dair dava konusu davalı idare işleminde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu … tarih ve E… sayılı işlemin iptaline, davalı idarece davacıdan tahsil edilen toplam 221.202,99-TL bina inşaat harcının, davalı idareye başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya iadesine karar veirlmiştir....
(Muhalif) KARŞI OY Şikayetçi Banka vekili, borçlu aleyhine başlatılan takip nedeniyle, İcra Müdürlüğü'nce kendilerine ödenen paradan tahsil harcı kesintisi yapıldığını, bunun yasaya aykırı olduğunu, kesintiye ilişkin işlemin iptaline karar verilmesini talep etmiş, Mahkemece şikayetin kabulüyle tahsil harcı alınması yönündeki kararın iptaline ilişkin karar ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Talep, İİK. 16.ve devamı maddelerine dayalı şikayet talebine ilişkindir. 5230 sayılı, 16/07/2004 tarihinde kabul edilip, 31/07/2004 tarihinde Resmi Gazete'de yayınlanan, ... Türk Anonim Şirketi'nin Türkiye ......
Dosyanın incelenmesinden, davacı adına düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararına yönelik davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunun reddine dair kararın Dairemizce ödeme emrinin cezaevi yapı harcına ilişkin kısmı yönünden bozulması, icra tahsil harcına ilişkin kısmı yönünden onanarak kesinleşmesi üzerine Bölge İdare Mahkemesince, bozma kararına uymak suretiyle davanın bozulan cezaevi yapı harcına ilişkin kısmı yönünden kabul edilmesine karşın, davacı temyiz isteminin kesinleşen kısma yönelik olduğu görüldüğünden kesinleşen bu kısım hakkında davacının temyiz iddialarının incelenmesine olanak bulunmamaktadır....
Müdürlüğü vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve HUMK'un 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Şikayet, sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun mükerrer 35. maddesinde "Tüzel Kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacakları, kanuni temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından bu kanun hükümlerine göre tahsil edilir" hükmünde bu Kanun'un 10. maddesi uyarınca sorumlu olan kanuni temsilcilerin, diğer amme alacaklarının ödenmesinden de 6183 sayılı Kanunun mükerrer 35. maddesi uyarınca sorumlu tutulmaları amaçlanmıştır....