Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. YEREL MAHKEME KARARI; Mahkemece, "... Somut olayda, davacının ihalenin feshine ilişkin sebep gösterdiği hususların ihaleye hazırlık aşamasına ilişkin olduğu ihale hazırlık aşamasına ilişkin eksikliklerin şikayet yolu ile en geç satış ilanının tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde yapılması gerektiği, bu sürenin hak düşürücü süre olduğu, oysaki Iğdır İcra Müdürlüğünün 2021/116 Talimat sayılı dosyasında borçlu davacıya gönderilen satışı ilanına ilişkin tebligatın 10/12/2021 tarihinde usulüne uygun olarak TK' nın 21/2. Maddesine göre tebliğ edildiği, satış ilanına ilişkin itirazın süresinin 17/12/2021 tarihinde dolduğu, davanın ise 25/01/2022 tarihinde açıldığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir." gerekçesiyle "Sübut bulmayan davanın REDDİNE," şeklinde karar verilmiş karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

Satış aşamasında 21.01.2021 tarihinde rapor alınmış, 24.05.2021 tarihinde açık artırma şartnamesi tutanağı hazırlanmış, 16.08.2021 tarihinde 1. açık artırma ile satış gerçekleştirilmiş, ihaleden bir gün sonra davacı vekili bilirkişi raporunda A harfi ile gösterilen yapının müvekkiline ait olduğunu belirterek, bu yapının kendilerine verilmesini talep etmiş,...2. Satış Memurluğu tarafından davacı vekilinin talebi kabul edilmiştir. İcra ve İflas Kanunu 4. maddesine göre satış memurunun işlemine karşı yapılacak itiraz ve şikayetler sulh hakimi tarafından icra mahkemesi gibi incelenip karar bağlanır. Buna göre satış memuru tarafından yapılan muhdesat aidiyetine ilişkin karara karşı yapılacak itirazlar anılan madde uyarınca esasa kaydedilerek şikayet prosedürüne göre sonuçlandırılır. Somut olayda; satış memurunun işlemine karşı davalı vekili tarafından yapılan itiraz...1. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ek karar şeklinde 02.09.2021 tarihinde kabul edilerek...2....

    Somut olayda, şikayet konusu yapılan ... ili, ... İlçe,... Mahallesi, 26 Ada, 30 Parsel sayılı taşınmazın 1/2 hissesine konulan 21/09/2012 tarih, 9213 yevmiye numaralı hacze ilişkin olarak alacaklının yasal süreler içerisinde satış taleplerinde bulunduğu ve müdürlüğün kararı doğrultusunda satış avanslarını yatırdığı, dolayısıyla alacaklının, satış için gereken yasal yükümlülüğünü yerine getirdiği görülmüş olup, icra müdürlüğünün, satış şartları oluşmadığından satış talebinin reddine karar vermiş olmasının alacaklının satış talebini geçersiz hale getirmeyeceği ve dolayısıyla taşınmaz hissesine konulan haczin düşmediği anlaşılmaktadır....

      itiraz hakkının tanınmadığı gerekçesiyle, şikayetin kabulü ile icra müdürünün haciz alacaklısının sıra cetveli yapılması hususundaki talebinin reddine ilişkin 15.08.2012 tarihli kararının kaldırılmasına ve takip dosyasında icra müdürünce tüm alacaklıları gösterir sıra cetveli yapılmasına karar verilmiştir....

        İlk derece mahkemesi kararında; ihtiyati haczin kesin hacze dönüşme tarihinin ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş günlük sürenin bitimi olan 18/01/2019 tarihi olduğu, bu tarihten itibaren altı aylık süre içerisinde satış talebinde bulunulmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Davacı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kambiyo senetlerine özgü takiplerde takibin ödeme emrinin tebliğinden itibaren on günlük sürenin geçmesi ile kesinleştiğini ve kesin hacze dönüşme tarihinin de kesinleşme tarihi olduğunu, buna göre satış talebini süresinde olduğunu beyan etmiş, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf istinafa karşı cevap dilekçesi sunmamıştır. GEREKÇE: Dava dosyası ve icra dosyasının birlikte tetkiki neticesinde, iptali istenen müdürlük işleminin İİK'nın 106- 110 maddeleri gereğince yasal süresi içerisinde satış istenmemesi sebebiyle satış talebinin reddine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

        Sayılı karar ile, satışın talebinin reddine ilişkin 10/12/2019 tarihli kararın kaldırılmasına karar verildiğini, bu kararın kesinleşmesinden sonra 27/05/2016 tarihli hacze ilişkin olarak, 05/02/2020 tarihinde satış talepleri kabul edilerek kıymet takdiri işlemleri yapıldığını ve 06/01/2021 tarihli satış kararı ile 15/03/2021 ve 12/04/2021 olmak üzere yeni satış günü verildiğini, ilk satış günü olan 15/03/2021 tarihli ihalede hacizli taşınmazların Özay Can Kırlı'ya ihale edilerek satıldığını, satış bedeli dosyaya depo edildikten sonra 07/06/2021 tarihli karar ile Salihli İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/128 Esas, 2016/79 Karar sayılı dosyasında belirlenen satış bedelinden ayrılacak olan 75.000,00 TL'nin borçluya değil de taraflarına ödenmesine karar verildiğini, ancak sonrasında bu karardan dönülerek 08/06/2021 tarihinde bu bedelin alacaklıya ödenmemesine, borçluya ödenmesi yönünde karar verildiğini, verilen bu kararın hatalı olduğunu, İİK'da taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi şeklinde...

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince: " 25/11/2019 tarihinde alacaklı vekilince satış talebinde bulunulduğu ve 09/12/2019 tarihinde 300,00 TL satış avansı yatırıldığı, dolayısıyla usulüne uygun bir satış talebi bulunduğu, takip dosyasından bir çok taşınmaz üzerine haciz konulduğu, 300,00 TL avansın satış giderlerini karşılayacak tutarda olmadığı ve tamamlatılması gerektiği, avans satış giderlerini karşılamayacak tutarda ise icra müdürlüğünün bu eksikliği her zaman tamamlatmasının mümkün olduğu fakat icra müdürlüğünce avansın tamamlatılması talebinin 02/02/2021 tarihinde reddedildiği, bu haliyle 02/02/2021 tarihli müdürlük kararının usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, Şikayetin KABULÜ ile İstanbul 24....

        Ancak satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini istemek hakkı sadece kendisine tebligat yapılmayan ilgilisine şikayet hakkı verir. ihalenin feshini isteyen şikayetçi, kendisi dışındaki diğer ilgililere satış ilanının tebliğ edilmediği hususunu ileri süremez. Kıymet takdir raporunun tebliği içinde aynı kural geçerlidir. Dolayısıyla kıymet takdir raporunun veya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması, kendisine usulüne uygun tebligat yapılan borçluya değil, tebligat yapılmayan ilgilisine şikayet hakkı verir. Bu nedenle davacı tarafça kıymet takdir raporu veya satış ilanının tüm ilgililere usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğine dair şikayet sebepleri yerinde görülmemiştir. Ayrıca ihalenin şeffaf koşullar altında gerçekleştirilmediği iddiası somut olarak ispatlanamamıştır....

        CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; tasarrufun iptali davasının kabulü kararı ile ihtiyati hacizlerin kesin hacze dönüştüğünü ve yasal süresi içerisinde satış talebinde bulunularak satış avansının da yatırıldığını, ayrıca başka taşınmazlara ilişkin olarak İstanbul 10. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/563 E. sayılı dosyasında görülen sıra cetvelinin iptali konulu şikayette, ihtiyati haciz tarihinin 25.4.2004 olduğunun ve ihtiyati hacizlerin 30.11.2006 tarihinde kesin hacze dönüştüğünün belirlendiğini, bu tespite göre de satış talebinin süresinde olduğunu ileri sürerek şikayetin reddini istemiştir. III....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi ŞİKAYETÇİ : ŞİAKAYET OLUNANLAR : Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Şikayetçi vekili, dava dışı borçluya ait menkul malların satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde 1. sıradaki haczin süresinde satış istenmemesi ve satış ilanının yapılmaması nedeniyle düşmüş olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve dava etmiştir. Şikayet olunan Vildan vekili, süresinde satış istendiğini, ancak satış talebinin dosyadan düşmüş veya çekilmiş olabileceği, satış masrafının yatırıldığını, gazete ilanının yetişmemesi nedeniyle yapılamadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Diğer şikayet olunan, cevap vermemiştir....

            UYAP Entegrasyonu