Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

O halde, mahkemece, şikayetin reddi gerekmekte olup mahkemece de bu şekilde karar verildiğinden istinaf başvurusunun esastan reddi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

bankada işlem yapma hakkının davalı bankanın kusuru ile ihlal edildiğini, müvekkilinin, 20.12.2021 tarihinde Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ulusa sesleniş programı akabinde, Türk Lirasının değerine güvenerek; altın hesabında bulunan 600 gram altınını "zaman ve değer kaybetmeksizin" türk lirasına çevirmek gayreti ile satış işlemi yapmak istediğini, ancak işbu satış talebinin davalı bankanın kusuru sebebiyle gerçekleşemediğini, müvekkilinin altın satışı talebinin davalı bankaca yerine getirilmemesi sebebiyle; Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun online şikayet mekanizmasını kullanarak davalı bankayı kusurlu olarak veremediği hizmet dolayısıyla şikayet etiğini, davalı bankanın, haklı şikayet sonrası ilgili kuruma sunduğu savunma dilekçesinde; müvekkilinin işlem talebinin varlığını tartışmasız bir şekilde kabul ettiğini, altın stoku ve limitinin müşteri talebi nedeniyle tükenebileceğini savunarak soyut bir gerekçe ile müvekkilinin işlem talebinin yapılamadığını beyan...

Şikayete konu taşınmaza 15.09.2014 tarihinde haciz konulduğu, haczin konulduğu tarihte İİK’nun 106.maddesinin yürürlükte olan hükmü uyarınca satış isteme süresinin 1 yıl olduğu ve şikayet tarihinde(02.11.2015) alacaklının geçerli bir satış talebinin olmadığı, böylece İİK’nun 110/1 maddesi gereği, taşınmaz üzerindeki haczin düşmüş olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunmasında korunmaya değer bir hukuki yararı bulunmamaktadır. O halde mahkemece, yukarıda belirtilen gerekçeyle şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, istemin süre aşımından reddine karar verilmesi doğru değilse de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu itibari ile doğru olan mahkeme kararının onanması gerekmiştir....

    Müdürlüğünün 2009/13087 Esas sayılı dosyasına gönderildiğini ve bu dosyada sıra cetveli düzenlendiğini, şikayet olunan alacaklının söz konusu taşınmazlara ....08.2009 tarihinde haciz koyduğunu, ....05.2011 tarihinde hacizli taşınmazların satışını talep ettiğini ancak talebin reddine karar verildiğini, dosyada satış kararı olmadığı gibi satış işlemleri için yeterli miktarda paranın depo da ettirilmediğini bu nedenle şikayet olunanın haczinin düştüğünü ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. Şikayet olunan ... vekili, şikayetin reddini istemiştir....

      satış avansının kabulüne talep ettiğini, icra müdürlüğünce de 09/07/2018 tarihli tensip ile talebin kabulü ile satış hazırlanmasına karar verildiğini, ardından son olarak 01/07/2019 tarihinde 1.000,00 TL satış avansı yatırılarak satış talebinde bulunulduğunu, bu talebe karşılık icra müdürlüğünce 02/07/2019 tarihli tensip ile daha önce 900,00 TL satış avansı talep edildiği, bu avansın 15 gün içerisinde yatırılmadığını, yasal sürelerin geçtiği belirtilerek satış talebinin reddedildiğini, icra müdürlüğünün ret kararının dayanağının İcra İflas Kanunu'nun 110.maddesi olup aranan şeyin satışın istenmesi olduğunu, icra müdürlüğünün satış avansı istendiği ve 15 gün içinde ödenmesi kararının ise taraflarına tebliğ edilmediğini belirterek 02/07/2019 tarihli ret kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

      Dairemizce yapılan değerlendirmede; Niğde İcra Müdürlüğü'nün 2019/9891 Esas sayılı takip dosyasında alacaklı vekili tarafından İİK 106 ve 110 maddeleri uyarınca satış talebinin süresinde yapılmadığından alacaklı vekilinin satış talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılması şikayet konusu yapılmıştır. Alacaklı vekilinin satılmasını talep ettiği 105 ada 7 parsel ile 1699 ada 7 parsel 23 ve 28 no'lu bağımsız bölümler üzerine 09/10/2019 tarihinde haciz konulduğu, alacaklı vekilince 18/03/2020 tarihinde satış talep edildiği, 205 ada 7 parsel hakkında satış talebinden 17/12/2020 tarihinde vazgeçildiği, 23 ve 28 bağımsız bölümlerin ihalesinde ihale alıcısı çıkmaması nedeniyle satışın düşürülmesine karar verilmiştir....

      Kararı, dava dışı alacaklı ... vekili temyiz etmiştir. ...- Şikayet, sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. Borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın esas ve miktarına yönelikse dava yoluyla genel mahkemede ( İİK’nın md.142/...), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla ... mahkemesinde (İİK’nın md. 142/son) ileri sürülmelidir. ... Müdürlüğünce sıra cetveli düzenlenmeksizin satış bedelinin ipotek alacaklısına ödenmesine karar verilmesi üzerine şikayetçi vekilince sıra cetveli düzenlenmesi yönündeki talebinin ... Müdürlüğü'nün ....08.2012 tarihli kararı ile satış bedelinin sadece ipotek alacaklısının alacağını karşıladığı, bu nedenle sıra cetveli düzenlenmesine gerek olmadığı gerekçesiyle, reddi kararı bir sıra cetveli niteliğindedir....

        Müdürlüğü arasında paylaştırıldığını, dava konusu taşınmaza şikayet olunanın alacaklı olduğu icra dosyasından 19/08/2009 tarihinde haciz konulduğunu ve 15/08/2011 tarihinde satış talebi ile satış isteme süresinin kesildiğini, satış süresinin bir kez satış istemekle kesilmesinin taşınmaz üzerindeki haczin sürekli devam edeceği sonucunu doğurmayacağını, şikayet olunana ait haczin düştüğü halde birinci sıraya alınmasının hatalı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Şikayet olunan vekili, taşınmaza haczin 19/08/2009 tarihinde konulduğunu, satış avansının da 15/08/2011 tarihinde yatırıldığını, taşınmaz üzerindeki haczin şikayetçinin iddia ettiği şekilde düşmediğini savunarak, şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir....

          Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, şikayet olunanun süresinde satış istediğ ancak icra müdürlüğü tarafından satış avansının yatırılması için muhtıra gönderilmesi gerekmesine rağmen gönderilmediği buna rağmen şikayet olunan tarafından staış masrafının depo edildiğ, 1. sıra alacaklısının satış yönünde kesintisiz irade sergilediği, haczin düşmediği gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı şikayetçi vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Gaizantep Bölge Adliye Mahlkemesi 11. Hukuk Daireis tarafından 24.07.2013 tarihinde taşınmaz üzerine haciz koyulduğu, 25.04.2014 tarihinde satış talebinde bulunulduğu, 24.11.2014 tarihinde ise satış avansının yatırıldığı, satış avansı süresinde yatırılmadığından satuş geçerli olsa da haczin düştüğü gerekçesi ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Karar, şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmiş, ......

            -K A R A R- Şikayetçi vekili, şikayet dışı borçluya ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde, şikayet olunanın haczinin iki yıllık sürede satış istenmemesi nedeniyle düştüğü halde birinci sırada yer verildiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; şikayet olunanın takip dosyasında ....08.2009 günü bedeli paşlaşıma konu taşınmaza haciz konulduğu, 05.....2009 tarihinde satış avansı yatırılarak satış istendiği, bu talep üzerine ihale yapıldığı ancak ... .... ... Hukuk Mahkemesi'nin ....08.2010 tarih ve 2010/493 Esas, 2010/860 Karar sayılı ilamı ile ihalenin feshine karar verildiği, kararın ....08.2010 tarihinde kesinleştiği, ihalenin feshi davası nedeni ile satışın iki yıllık süre içinde yapılamadığı, bu durumun şikayet olunan açısından mücbir sebep olduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu