WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. Şikayet, sıra cetvelinde sıraya ilişkindir. Somut olayda, şikayet olunanın alacaklı olduğu icra dosyasında 27.10.2006 günü bedeli paylaşıma konu taşınmaza haciz konulduğu, 21.10.2008 tarihinde satış avansı yatırılarak satış istendiği, bu talep üzerine 14.05.2009 tarihinde ihale yapıldığı, ancak Demirci İcra Hukuk Mahkemesi'nin 24.06.2009 tarih ve 42 Esas, 68 Karar sayılı ilamı ile ihalenin feshine karar verildiği, kararın 15.09.2009 tarihinde kesinleştiği, ihalenin feshi davası nedeni ile satışın iki yıllık süre içinde yapılamadığı, şikayet olunanın 03.11.2010 tarihinde satış avansı yatırarak satış talebinde bulunması üzerine 24.08.2012 tarihinde ihalenin yapıldığı ve hazırlanan 18.03.2012 tarihli sıra cetvelinde satış bedelinin garameten şikayet olunan alacaklı A.. Ö.. ve Vergi Dairesine paylaştırılarak ödenmesine karar verildiği anlaşılmıştır....

    Hukuk Dairesince, satış masrafının ihale bedelinden mahsup edildiği, şikayetçi tarafından 15.04.2015 tarihinde itirazın iptali davası açıldığı, şikayet olunanın 15.09.2015 tarihinde takip başlattığı, bu durumda şikayetçinin alacağı, şikayet olunan Halk Bankasının takip talebinden önce açılmış bir dava üzerine alınan ilama dayalı olduğu ve ilk hacze iştirak koşulları oluştuğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan kısmen kabulü ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak şikayetçinin sıra cetvelindeki sıraya yönelik şikayetin kabulü ile16.02.2017 tarihli sıra cetvelinin iptaline, şikayetçinin, satış masraflarına yönelik şikayetinin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayet olunan vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12....

      İhale konusu taşınmaza ilişkin satış ilanında ve şartnamede KDV oranının %18 olarak gösterildiği ve satış ilanının borçlu şirket vekiline 19.02.2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından, şikayet dilekçesinde sadece ilgililere yapılan tebliğ işlemleri ileri sürülmekle beraber kendisine yapılan tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin bir iddianın ileri sürülmediği görülmektedir. Bu durumda şikayetçi, KDV oranının satış ilanında %18 olarak gösterildiğini satış ilanı tebliği ile 19.02.2016 tarihinde öğrendiği halde, bu tarihten itibaren İİK'nun 16. maddesinde öngörülen yasal sürede icra mahkemesine başvurarak şikayet konusu yapmadığından, aynı nedene dayanarak ihalenin feshini talep edemez....

        Somut olayda, icra müdürlüğünce verilen 05.11.2014 tarihli satış kararında, satış ilanının “Türkiye çapında günlük yayımlanan gazetelerden birinde (tiraj gözetilmeksizin) ilan yapılmak sureti ile yapılmasına karar verildiği” ve bu doğrultuda satış ilanının “...” gazetesinde yayınlandığı anlaşılmakla satış kararının İİK'nun az yukarıda açıklanan maddesine aykırı olduğu açıktır. Ancak, borçlu vekilinin bizzat kendisine usulünce 14.11.2014 tarihinde yapılan satış ilanı tebligatı üzerine, ihale öncesi hazırlık aşamasında yapılan bu usulsüzlükleri öğrendiği halde bu tarihten itibaren İİK'nun 16. maddesinde öngörülen yasal sürede icra mahkemesine başvurarak şikayet konusu yapmadığından, aynı nedene dayanarak ihalenin feshini talep edemez. Bu nedenle ilana yönelik fesih istemi ve temyiz itirazları yerinde değildir....

          Somut olayda; alacaklının şikayet dilekçesinde, kendisine ya da başkasına yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulsüzlüğü ileri sürülmediği halde, mahkemece alacaklının şikayet dilekçesinde dayandığı vakıaların dışına çıkılıp, re'sen dikkate alınacak hususlar kapsamında da bulunmayan; "satış ilanının borçluya tebliğ edilmemesi" nedenine dayalı olarak ihalenin feshine karar verilmesi doğru değildir. Kaldı ki, satış ilanının tebliğ edilmediği ve usulsüz tebliğ edildiği iddiası ancak ilgilisince ileri sürülebilir. O halde mahkemece, alacaklının şikayet dilekçesinde ileri sürdüğü fesih nedeni ile ilgili inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

            (HMK m. 391/3, m. 394/5; İİK m. 258/III ve 265/V maddelerindeki kararlar) Somut olayda; icra mahkemesince, şikayet eden vekilinin, icra müdürlüğünün ihale alıcısına ihale bedelinin ödenmesi için on günlük süre verilmesine ilişkin kararındaki sürenin geçici olarak durdurulması ile ilgili tedbir isteminin reddi yönünde verilen ara kararı, HMK.nun 389 ve müteakip maddeleri kapsamında olmayıp, İcra ve İflas Kanununda özel olarak düzenlenmiş, takip hukukuna özgü bir karardır. Geçici hukuki koruma kararları mutlaka tarafların talebi üzerine verilmesine rağmen İcra İflas Kanununa göre talep olmasa dahi hakim bazı hallerde resen takibin durdurulması kararı verebilmektedir. (İİK'nun 169/a-2'deki gibi) Bu da icra mahkemesince verilen geçici takibin durdurma kararlarının genel mahkemelerce verilen geçici korumalardan ayrıldığını göstermektedir....

            Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler. İhale konusu taşınmaza ilişkin satış ilanında ve şartnamede KDV oranının %18 olarak gösterildiği ve satış ilanının borçluya tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından, şikayet dilekçesinde satış ilanı tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin bir iddianın ileri sürülmediği görülmektedir. Bu durumda şikayetçi, KDV oranının satış ilanında %18 olarak gösterildiğini satış ilanı tebliği ile öğrendiği halde, bu tarihten itibaren İİK'nun 16. maddesinde öngörülen yasal sürede icra mahkemesine başvurarak şikayet konusu yapmadığından, aynı nedene dayanarak ihalenin feshini talep edemez....

              -K A R A R- Şikayetçi vekili, müvekkilinin borçlu aleyhine başlattığı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, borçlu taşınmazlarına ....05.2008 tarihinde haciz konulduğunu, şikayet olunanın başlattığı takipte ise haciz tarihinin ....05.2008 olduğunu, şikayet olunanın ........2009 tarihinde açtığı ortaklığın giderilmesi davası nedeniyle satış istemeye gerek olmadığını, müvekkilinin 08.05.2010 tarihinde satış istediğini, şikayet olunanın ........2009 tarihinde açtığı ortaklığın giderilmesi davasının, taşınmazların borçlu tarafından müşterek mülkiyete çevrilmesi nedeniyle red ile sonuçlandığını, şikayet olunanın temlik alan olmasına rağmen, işlemlerin alacaklı adına yapıldığını ileri sürerek, şikayet olunanın başlattığı takip dosyasında düzenlenen sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....

                İhale konusu taşınmaza ilişkin satış ilanında KDV’den muaf olduğu belirtildiği halde (aynı ilanda yer alan) satış şartlarının 2. maddesinde KDV’nin alıcıya ait olduğunun yazıldığı, satış ilanının borçluya 28.05.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin bir iddianın ise ileri sürülmediği görülmektedir. Bu durumda, şikayetçi taraf, satış ilanında KDV’ye ilişkin yazılan ifadeleri satış ilanı tebliği ile 28.05.2015 tarihinde öğrendiği halde, bu tarihten itibaren İİK'nun 16. maddesinde öngörülen yasal sürede icra mahkemesine başvurarak şikayet konusu yapmadığından, aynı nedene dayanarak ihalenin feshini talep edemez. O halde; mahkemece diğer fesih nedenlerinin incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile ihalenin feshi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

                  Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan ... A.Ş. vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Şikayetçi vekili, avukatlık ücreti takip masraflarına dahil olmakla ilgili icra müdürlüğünce hesaplanan vekalet ücretinin satış bedelinden ipotek alacaklısı vekiline ödenmesinin kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan banka vekili, şikayetin reddini istemiştir. Diğer şikayet olunanlar, cevap vermemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre;......

                    UYAP Entegrasyonu