Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra müdürünün, satışın yapılamayacağının tesbiti mahiyetinde kabul edilmesi gereken red kararının, satışın istenmemiş sayılması sonucunu doğurması ve bu bağlamda haczin düştüğünün kabulü hakkın özüne zarar vermektedir. Kararın bu gerekçelerle onanması görüşünde olduğumuzdan, sayın çoğunluğun bozma yönünde oluşan görüşüne katılamıyoruz....

    Davacılar vekilinin talebi taşınmaz satışının durdurulması istemine ilişkin olup ,satışın durdurulması icra takibinin durdurulması anlamına gelmektedir. Açıklanan nedenlerle; icra takibinin durdurulması yasal engel nedeniyle mümkün olmadığından davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu itibarla ihtiyati tedbir talep eden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir talep eden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 12/12/2022...

      Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayet eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye elektronik olarak gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Somut olayda, şikayet eden/alacaklının icra müdürlüğünün satışın düşürülmesine dair kararının kaldıırlması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, ... 2. Hukuk Mahkemesi’nin 25/03/2022 T. ve 2022/167 Esas 2022/210 Karar sayılı kararı ile talebin reddine karar verildiği, şikayet eden tarafından, talebin reddine dair ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğu, yerel mahkemenin 23.05.2022 tarihli ek kararı ile İİK’nun 365/3. maddesi gereğince istinaf isteminin reddine karar verildiği, ek karara karşı şikayet eden tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ......

        İcra Müdürlüğü'nün 2009/13048 sayılı dosyasındaki haciz tarihinin 06.01.2010 olduğunu, satışın ise 16.01.2012 tarihinde gerçekleştiğini, şikayet olunanın amacının satış değil diğer alacaklılar aleyhine haczi korumak olduğunu, bu davranışın hukuka aykırı olduğunu, müvekkiline ait ... 7. İcra Müdürlüğü'nün 2009/1294 sayılı dosyasında taşınmazın 06.03.2009 tarihinde haciz konulup 04.03.2011 tarihinde satış talep edilip avansın yatırıldığını ancak satışın yapılmadığını, taşınmaz üzerindeki ilk haczin müvekkili tarafından konulduğunu, sıra cetvelinde müvekkilinin ilk sırada olması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelini şikayet etmiştir. Şikayet olunanlar, Akbank A.Ş. ve T. İş Bankası A.Ş. Vekilleri şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda sıra cetvelinin şikayetçinin alacaklı olduğu ... 7. İcra Müdürlüğü'nün 2009/1294 sayılı dosyasından yapılması gerektiği, nedeni ile şikayetin kabulüne karar verilmiş, kararın şikayet olunan Akbank TAŞ ile T....

          Esas sayılı dosyası ile ortaklığın giderilmesi davası açıldığından söz konusu taşınmazlar için satışın durdurulması bakımından İhtiyati Tedbir Kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARAR ÖZETİ : Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ..... tarih ve .... Esas sayılı ara kararı ile; davacı vekilinin, takibin durdurulmasına ve satışın durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir talebinin reddine, davacı vekilinin icra veznesine yatacak paranın alacaklıya ödenmemesine yönelik ihtiyati tedbir talebinin ise Adana 2. İcra Müdürlüğü'nün .... Esas sayılı dosyasında takip konusu alacak miktarı üzerinden hesaplanan %20 oranıda ve (38.562,65.TL) teminatın mahkeme veznesine nakit depo edilmesi ya da teminat mektubu sunulması halinde icra veznesine sadece davacı ... tarafından yatacak paranın alacaklıya ödenmemesi hususunda tedbir konulmasına karar verildiği anlaşılmıştır....

            Hissedar T1'ün 30/05/2022 tarihinde yaptığı kıymet takdirine itiraz ve satışın durdurulması talebi Adana 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 06/06/2022 tarih 2022/960 esas 2022/1023 karar sayılı ilamı ile reddedilmiştir. İİK'nun 134/8. maddesinde; "İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur" düzenlemesi yer almaktadır. Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre, ihale bedelinin, en az muhammen bedel kadar olması halinde, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir. Satılan malın muhammen bedelinin üstünde bir bedelle satılmış olması halinde, ihalenin feshini istemekte (kural olarak) hukuki yarar yoktur. Zarar unsurunun gerçekleşmemiş olması halinde şikayetçinin süresinde veya usulüne uygun kıymet taktirine itirazı ya da fesat iddiası var ise işin esasının incelenmesi gerektiği belirtilmektedir. Satış ilanının tebliğ edilmemesi zarar unsurunun gerçekleşmediği ihalede fesih sebebi değildir....

            İcra Hukuk Mahkemesi 2020/378 E sayılı ve Cihanbeyli İcra Hukuk Mahkemesi 2020/48 E sayılı dosyaları ile tebligatın iptali ve satışın durdurulması yönünde davalar ikame edildiğini söz konusu davaların neticelenmeden ihale yapılması ve satışın gerçekleştirilmesi mümkün olmadığını, Müvekkilinin mernis adresi bulunduğunu ve usule uygun tebligat çıkarmak yerine sadece (olmayan adrese) TK m.35 e göre tebligat çıkarılmasının usulsüz olduğunu, gerçek kişilere yapılan tebliğlerde iade edilen tebligatın TK 35. maddeye göre tebliğe çıkarılabilmesi için dosyada daha önce usulüne uygun bir şekilde yapılmış bir tebligatın olması gerektiğini, ancak ne esas dosyasında ne de talimat dosyasında usulüne uygun yapılmış bir tebligat bulunmadığını, Konya 3....

            Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve mahkemece 03.12.2008 tarihinde teminat karşılığı satışın tedbiren durdurulmasına karar verilip, bilahare 29.1.2009 tarihinde her iki takip dosyası için davacı 3.kişi tarafından sunulan banka “teminat mektuplarının kabulüne” karar verilmiş olmasına karşın, icra mahkemesinin bu kararından önce, 28.1.2009 tarihinde takip dosyalarındaki satışın düşmüş olması nedeniyle, icra müdürlüğünce herhangi bir durdurma kararının verilmediği ve mahkemece verilen satışın durdurulması kararının fiilen uygulanmadığı, bu durumda; takibin devam ettiği ve istihkak davası yüzünden alacağın tahsilinin geciktiğinden söz edilemeyeceğinin anlaşılmasına göre, davalı alacaklılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 340,80 TL kalan onama harcının...

              Satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için usulsüz olduğu ileri sürülen hususun ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise; İİK'nun 16/1.maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir. Şikayetçi, fesih nedeni olarak ileri sürdüğü ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu yasal sürede icra mahkemesine şikayet yoluyla ileri sürmez ise daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemez. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler....

              "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi İnceleme konusu karar, icra takibinin durdurulması ve icra memuru işlemine karşı şikayet niteliğinde olup, dosyanın Yargıtay 12. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 05.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu