Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taşınmaz üzerindeki binanın yıkık olduğunun, mesken olarak kullanılmaya müsait olmadığının tespit edilmesi ve bir başka taşınmaz için ayrıca meskeniyet iddiasında bulunulması, şikayet dilekçesinde ileri sürülen meskeniyet şikayetinin incelenmesine ve 4142 parsel yönüyle hüküm tesis edilmesine engel teşkil etmez. Borçlunun 4142 parsel yönüyle şikayetinin İİK'nun 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet şikayeti olduğu gözetilerek ayrıca hüküm tesis edilmesi gerekir..." gerekçesiyle dosya HMK'nun 353/1(a)-6 maddesi uyarınca yeniden yargılama yapılmak üzere Mahkemesine iade edilmiş, Mahkemece iade kararı doğrultusunda ek rapor aldırılmıştır....

Hukuk Dairesinin yerleşmiş içtihatlarına göre de meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı sadece borçluya tanınmış olduğundan davacının meskeniyet şikayetinin aktif husumetinin bulunmadığı ayrıca aynı konuda davacının yaptığı meskeniyet şikayetinde Niğde İcra Hukuk Mahkemesinin 23/03/2021 tarih 2020/278 Esas 2021/139 Karar sayılı kararı ile, davanın reddine karar verildiği, kararın istinaf edilmesi üzerine dairemizin 10/06/2021 tarih 2021/862 Esas 2021/890 Karar sayılı ilamı ile, "davacı T1 yönünden meskeniyet şikayetinin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine" karar verildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 12....

İcra Hukuk Mahkemesi'ne yaptığı meskeniyet şikayetinin, 2014/86 Esas-2014/299 Karar sayılı, 10.06.2014 tarihli kesinleşmiş ilamı ile kabulüne karar verildiğini, yine aynı taşınmaz ile ilgili meskeniyet şikayetinin görüldüğü davalar olduğunu ileri sürerek hissesi üzerine konulan haczin kaldırılmasını istediği, mahkemece meskeniyet iddiasına konu dava dosyalarındaki delil durumu, önceki keşif, mahkeme kararları, dosya içeriği ve bilirkişi raporuna göre şikayet konusu taşınmazın borçlunun haline uygun ev olduğu kabul edilerek, şikayetin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir....

    ın vekili aracılığıyla mahkemeye başvurarak, gayrimenkulüne konulan hacizden 23.06.2015 tarihinde haberdar olduğunu belirterek meskeniyet şikayetinde bulunduğu; mahkemece, davacıya 103 davetiyesinin 28.11.2014 tarihinde tebliğ edildiğinden 7 günlük hakdüşürücü sürede yapılmayan şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet süresi haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlar. Somut olayda, şikayete konu ......

      Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi 101 Ada 54 parselde kayıtlı mesken niteliğindeki taşınmaz üzerine 10.11.2014 tarihinde haciz konulduğu, ancak taşınmazda haciz tarihinden önce ... lehine tesis edilmiş 26.06.2007 tarihli ipoteğin mevcut olduğu görülmekte ise de, mahkemece ipoteğin niteliği araştırılmadan sonuca gidildiği anlaşılmaktadır....

        Somut olayda, meskeniyet şikayetine konu taşınmazın tapu kaydına 20.03.2014 tarihinde haciz şerhi işlendiği, mahcuz taşınmaza ilişkin kıymet takdir raporunun borçluya 09.09.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun bu tarihte haczi öğrendiği halde 7 günlük şikayet süresinden sonra meskeniyet şikayetini 22.09.2014 tarihinde yaptığı görülmektedir. O halde, mahkemece şikayetin süreden reddi gerekirken, işin esası incelenerek şikayetin kabulü ile haczin kaldırılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Anılan yasal düzenleme uyarınca, meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan, tapuda lehine aile konutu şerhi verilen 3. kişinin haczin kaldırılmasını istemesi mümkün değildir..." (Yargıtay 12. HD.; 19/04/2018 tarih 2016/29600 E. 2018/3351 K. vb.) denilerek üçüncü kişi konumunda bulunan eşin meskeniyet iddiasının dinlenemeyeceği hüküm altına alınıyor ise de, Anayasa Mahkemesinin 12/12/2019 tarih ve 2016/10454 sayılı kararında "...başvurucunun meskeniyet iddiasına dayalı haczedilemezlik şikayeti mahkeme tarafından dava ehliyeti yokluğu sebebiyle reddedilmiştir. Başvurucunun aile konutuna ilişkin Anayasa'daki güvencelerin gözetilmediği iddialarını öne sürme imkanı ortadan kaldırılmıştır....

          İlk derece mahkemesi; 11/02/2016 tarihinde, davalı alacaklı tarafından, davacı borçlular aleyhine icra takibinin başlatıldığı, örnek no:7 ödeme emrinin T4 16/02/2016 tarihinde, T1 16/02/2016 tarihinde, T2 16/02/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davacılar her ne kadar meskeniyet iddiası ile haczedilmezlik şikayetinde bulunmuş iseler de, 103 davet kağıdının davacı T4 01/03/2017 tarihinde, T1 31/10/2016 tarihinde, davacı T2 ise 31/10/2016 tarihinde tebliğ edildiği, mahkeme nezdinde şikayet tarihinin ise 20/07/2020 olduğu, şikayetin 7 günlük sürede ileri sürülmediği gerekçesi ile süreden reddine karar vermiştir....

          İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde meskeniyet şikayetinin ve kıymet takdirine itirazın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkilinin üzerine haciz konulan taşınmazdan başka evi bulunmadığını, halen davaya konu evde oturmakta olup mesken olarak kullandığını, İİK'nun 82/12. maddesi gereğince borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceğini, yine taşınmaz ile ilgili olarak yapılan kıymet takdirini kabul etmediklerini, taşınmazın değerinin mevcut değerinden daha yüksek hesaplandığını, yeniden kıymet takdiri yapılması gerektiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 128/a maddesine dayalı kıymet takdirine ilişkin şikayet ve İİK'nun 82/12. maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti davasıdır....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İİK'nın 82/1-12. maddesine göre borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceği, İİK'da haczin yenilenmesi diye bir müessese olmadığı, aynı takip dosyasında konulan her haczin, borçluya şikayet hakkı vereceği, 15.09.2020 tarihli haciz itibariyle borçlunun süresinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu, ekonomik ve sosyal durum araştırmasına göre borçlunun kızı ve on iki yaşındaki torunu ile birlikte yaşadığı, taşınmazın haline münasip olup olmadığı ile ilgili olarak alınan bilirkişi raporuna göre hacizli taşınmaz değerinin 160.000,00 TL olduğu, 2+1 haline münasip ev değerinin 245.000,00 TL olduğu tespit edildiği, rapora göre hacizli taşınmaz borçlunun haline münasip evi olduğundan şikayetin kabulü ile meskeniyet iddiasına konu ... İli, ...İlçesi, ... Mahallesi, 610 ada, 18 Parselde kayıtlı... Blok 4....

            UYAP Entegrasyonu