WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; takibe konu kambiyo senedi çek vasfında olduğunu, 15/01/2019 keşide tarihli çekin, 02/07/2018 tarihinde ciro yoluyla müvekkili bankaya verildiğini, davacı şirketin ise 26/09/2018 tarihinden sonra çift imza ile temsil edilmeye başlandığının 02/10/2018 tarihinde sicil gazetesinde ilan edildiği, delillerin neden değerlendirilmediğinin kararda açıklanmadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, İİK'nun 170/a maddesine dayalı kambiyo hukukuna ilişkin şikayet niteliğindedir.. Mersin 8. İcra Dairesinin 2019/6818 esas sayılı dosyası incelendiğinde, davalı alacaklı Halk Bankası AŞ. Vekilince davacı borçlu T1 Şti. aleyhine keşidecisi Karakuş Bez Püskül Temizlik Ambalaj San. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti., lehtarı T1 Şti., yetkili hamili Halk Bankası AŞ....

İİK'nun 168/1- 3 maddesi gereğince dayanak senedin kambiyo senedi niteliği taşımadığı şikayetinin ödeme emri tebliğinden itibaren 5 günlük süre içerisinde mahkemeye yapılması gerekmektedir. Somut olayda davacıya ödeme emrinin 01/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği anlaşıldığından 09/07/2019 tarihinde yapılan kambiyo hukukuna ilişkin şikayetin de süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi yerindedir....

Adli işlem niteliğindeki icra müdürlüğü işlem ve kararlarına karşı İcra ve İflas Kanunu şikayet kurumunu düzenlemiş ve müdürlük kararlarının değiştirilme ya da iptalini şikayet yoluyla başvuru halinde İcra Hakimliğinin kararıyla olanaklı kılmıştır. Şikâyet, icra dairelerinin icra hukukuna aykırı olan ve hadiseye uygun bulunmayan işlemlerinin iptali ve düzeltilmesini veya yerine getirilmeyen veya sebepsiz sürüncemede bırakılan bir hakkın yerine getirilmesini sağlamak için kabul edilmiş bir kanun yolu olup; şikâyetin konusu, sebepleri, tarafları, süresi ve şikâyet usulü ile sonuçları, İcra ve İflas Kanunu'nda ayrıca düzenlenmiştir. Bu noktada, yeri gelmişken itiraz ile şikâyet arasındaki farkların açıklanmasında yarar vardır: İtiraz, maddi hukuka dayanan sebeplerden dolayı takibe karşı konulması, eş söyleyişle takip konusu yapılan alacağa ilişkin bulunmasına karşın, şikâyette icra dairelerinin icra-iflas hukukuna ilişkin işlemlerine yöneltilmiş bir karşı çıkma söz konusudur....

    Takipte borçlu bulunmadığı itirazı İİK'nun 169. maddesinde düzenlenmektedir.İİK'nun 170/a maddesi gereğince icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde, takibin dayanağı olan kambiyo senedinin bu niteliği taşıyıp taşımadığı ve alacaklının kambiyo hukukuna göre takip hakkına sahip bulunup bulunmadığı hususlarını re’sen nazara almak zorundadır.Mahkemece duruşma açılarak öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelen itirazın incelenmesi, icra dairesinin yetkili olduğu kanısına varılması halinde, takibe konu senedin tüketici senedi olduğu, borcun bulunmadığı iddia edildiğinden İİK'nun 169/a ve 170/a maddeleri çerçevesinde inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, evrak üzerinde yazılı gerekçe ile hüküm tesisi isabetsizdir....

      İİK'nun 170/a maddesi gereğince icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde, takibin dayanağı olan kambiyo senedinin bu niteliği taşıyıp taşımadığı ve alacaklının kambiyo hukukuna göre takip hakkına sahip bulunup bulunmadığı hususlarını re’sen nazara almak zorundadır. İcra mahkemesi, süresi içinde önüne gelen böyle bir itiraz üzerine senet keşidecisinin protesto edilip edilmediğini re'sen nazara almak zorundadır.Bu durumda, yetkili hamil olan alacaklının, 2.ciranta hakkında takip yapabilmesi için, bonoyu düzenleyene ödememe protestosu göndermesi zorunludur. Somut olayda ise, keşidecinin protesto edilmediği anlaşıldığından, alacaklının itiraz eden 2. cirantaya karşı takip hakkı bulunmamaktadır. O halde, mahkemece, bu husus re'sen gözetilerek İİK.nun 170/a maddesi uyarınca itiraz eden borçlu yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        İİK'nun 168/3. maddesi gereğince; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte, takibin müstenidi olan senet kambiyo senedi vasfına haiz değilse ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içerisinde icra mahkemesine şikayet edilmesi zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir. Bununla birlikte; İİK.’nun 170/a-2 maddesi gereğince icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir....

          Kambiyo hukukuna ilişkin şikayet yönünden istinaf talebinin incelenmesinde; Davacı borçluların mahkemeye başvurusunda borcun ödediğini bildirdikleri, bu beyanın borcun kabulü niteliğinde olduğu, borçlu tarafından borcun ödediği ileri sürülerek borç kabul edildiğine göre İİK.'nın 170/a maddesine göre takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olmadığından bahisle takibin iptali isteminde bulunulamayacağı, mahkemece bu gerekçe ile kambiyo hukukuna ilişkin şikayetin reddine karar verilmesi gerekir iken takip dayanağı senette tanzim edenin ad ve soyadının yanında tanzim yerinin yazılı olduğu gerekçesi ile kambiyo vasfı yönünden inceleme yapılarak bu hususa ilişkin şikayetin yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır....

          Süre bakımından ise, vadeye ilişkin şikayet, yedi günlük süreye bağlı iken, senedin vasfına ve takip hakkına ilişkin şikayet beş günlük özel süreye tabidir. Borçlu, alacaklının dayandığı senedin kambiyo senedi olmadığı ve kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip yoluna başvurma hakkının bulunmadığının ileri sürüyorsa, bunu beş gün içinde icra mahkemesine şikayet yoluyla bildirmelidir. Kambiyo senedi niteliği taşımayan bir senede dayanarak ödeme emri gönderilirse, alacaklı yetkili hamil değilse, takip yapma yetkisi/hakkı bulunmuyorsa, kambiyo senedinde borçlu olamayana karşı takip yapılırsa, protesto çekilmesi gereken durumlarda protesto çekilmemişse beş günlük şikayet söz konusudur. Bu durumlarda hem şikayet sebepleri hem de şikayet süresi özel olarak düzenlenmiştir. Çünkü, genel haciz yoluyla takipte, senetle takip yapma zorunluluğu olmadığından böyle bir şikayet süresi düşünülemez. Ayrıca, şikayet ya süresizdir ya da yedi günlük süreye tabidir....

          yapılan icra takibinde takip alacaklısı tarafından takibe konu edilen takip dayanağı evraklarının kambiyo senedi vasfına haiz olmadığını, takip dayanağı evrakların incelendiğinde ( takip dayanağı evraklardaki ciro silsilesindeki kopukluk, ibraz müddetinin geçmesi, keşide tarihi, keşide yeri, keşide tarihi çek bedeli vs. gibi unsurlarda hukuki sakatlıklar) takip dayanağı evrakların kambiyo senedi vasfına haiz olmadığını, takip dayanağı evraklara dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus icra takibi yolu ile icra takibi başlatılamayacağını, takip dayanağı evrakların ticari alım satım nedeni ile teminat olarak verildiğini, bu nedenle takip dayanağı evrakların kambiyo senedi vasfına haiz olup olmadığının ve bu evraklara dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatılıp başlatılamayacağının araştırılması hususundaki itirazları doğrultusunda gerekli araştırmanın yapılmasını talep ettiklerini beyanla, davanın kabulü ile Mersin 8....

          Çeke dayalı menfi tespit davaları sonucunda verilen hükümlerin (uyuşmazlığın münhasıran kambiyo hukukuna dayalı olması halinde) temyizen incelenmesi görevi Dairemizin ise de, somut olayda kambiyo hukukuna ilişkin bir uyuşmazlık da kalmamıştır, Açıklanan durum karşısında olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi ve görevli Yüksek Dairesinin belirlenmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına, 09.07.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu