WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda, takibe konu senet ...’da düzenlendiği anlaşıldığından bu senedin ... hukukuna göre bono vasfında olup olmadığının araştırılarak sonuca gidilmesi gerekirken, mahkemece, senedin Türk hukukuna göre bono vasfında olmadığı değerlendirilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup kararın bu nedenle bozulması gerekirken maddi yanılgıya dayalı olarak; alacaklı temyiz etmiş olmasına rağmen borçlu temyiz etmiş gibi yetki itirazı yönünden değerlendirme yapılması gerektiğinden bahisle bozma kararı verildiği anlaşılmakla karar düzeltme isteminin kabulüne karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının karar düzeltme isteminin kısmen kabulü ile Dairemizin 16.06.2015 tarih ve 2015/7286 Esas, 2015/16911 Karar sayılı bozma kararının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 14/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın temelde davacının karıştığı trafik kazasında yaralanan davalıya maddi ve manevi tazminat karşılığı olarak verilen bonoya dayalı alacaktan kaynaklanmasına , kambiyo hukukuna dayalı bir ihtilaf bulunmamasına ve davalının sıfatına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup, yüksek 4.Hukuk Dairesi'nin görevi dahilindedir. Ne var ki dava dosyası yüksek 12.Hukuk Dairesi'nin görevsizlik kararı ile Dairemize geldiğinden Yargıtay Başkanlar Kurulunun 04.02.2010 tarih ve 3 sayılı kararı uyarınca, görev uyuşmazlığının çözümlenmesi için dosyanın doğrudan Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulamasına, 11.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      İcra Müdürlüğü'nün 2011/15250 Esas sayılı dosyasında düzenlenen sıra cetvelinde, satış bedelinin şikayet olunanlar arasında garameten paylaştırıldığını, müvekkilinin hacizlerinin şikayet olunanların hacizlerinden daha önce kesinleştiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunanlar vekili, ilk kesin haczin müvekkillerine ait dosyalardan konulduğunu, şikayetçinin takiplerinin İİK'nın 100. maddesinde sayılan belgelerden birine dayalı olmadığını, sıra cetvelinin doğru olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir....

        Öte yandan, İİK'nun 170/a-2. maddesi gereğince icra mahkemesi, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re'sen inceleyerek takibin iptaline karar verebilir. Başvuru bu hali ile takip dayanağı senedin kambiyo senedi vasfında olmadığı nedenine dayalı olup, İİK'nun 168/3. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinden itibaren beş günlük sürede icra mahkemesine yapılmalıdır. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, ödeme emrinin borçluya 03.02.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise icra mahkemesine yasal 5 günlük süreyi geçirdikten sonra 12.01.2016 tarihinde başvurduğu, dilekçede tebligat usulsüzlüğünün de ileri sürülmediği görülmektedir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, kambiyo hukukuna dayalı alacak isteminden kaynaklanmaktadır. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 11.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 11.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu daireye gönderilmesine, 23.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih :10.06.2008 Nosu :411-207 - K A R A R - Dava tanzim tarihi bulunmadığından bono vasfını taşımayan belgeye dayalı takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, kambiyo hukukuna dair bir uyuşmazlığın bulunmamasına ve mahkemenin kabulünün de bu yönde belirlemesine göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 20.07.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni" Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Tarih : 14.08.2008 Nosu : 176-1274 - K A R A R - Davanın zayi nedeniyle alınmış çek iptal kararına dayalı olarak girişilen takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkin olmasına, kambiyo hukukuna yönelik bir uyuşmazlık bulunmamasına ve hükmün Sulh Hukuk Mahkemesi'nce verilmiş olmasına göre, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 20.07.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                İİK'nın 168/3. maddesi hükmüne göre; borçlu takibe konu senet kambiyo senedi vasfına haiz değil ise, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde bu hususu icra mahkemesinde şikayet yolu ile ileri sürmek zorundadır. Davacılar vekilinin iddiasının aksine, davacıların talebi süresiz şikayet hallerinden olmayıp, yasal 5 günlük süreye tabidir. Somut olayda; davacı borçluların, takibe konu çekin bankaya ibrazından sonra davalının cirosunun çekin arkasındaki cirolar arasına sıkıştırıldığı iddiasına dayalı davalının meşru ve yetkili hamil sıfatı bulunmadığına yönelik icra mahkemesine yaptığı başvuru İİK'nın 170/a maddesine dayalı şikayet niteliğinde olup, Mahkemece; ödeme emrinin davacılara 21/05/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davacıların 5 günlük şikayet süresi geçtikten sonra 02/06/2021 tarihinde icra mahkemesine başvurdukları dikkate alınarak şikayetin süreden reddine karar verilmesi isabetlidir....

                Takip şartı olan derdestlik itirazı kamu düzenine ilişkin olduğundan süresiz şikayet yolu ile icra mahkemesinde ileri sürülür. Zira şikayet icra ve iflası organlarının takip hukukuna aykırı işlemler sebebi ile icra mahkemesine başvurulan bir hukuki çaredir. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin derdestliğinin takip şartı olduğuna ilişkin kararları da bulunmaktadır. (12 H.D. 11.01.2016 23282/10; 12 H.D. 27.10.2015,13155/25994; 12 H.D. 28.05.2015, 10345/14609; 12 H.D. 04.12.2014, 21481/29314; 12 H.D. 25.03.2014, 5146/8532). İcra İflas Kanunu’nda hakkın yerine getirilmemesi veya sebepsiz sürüncemede bırakılması nedeni ile ileri sürülecek şikayet, bir süreye tabi tutulmamıştır (İİK m. 16/2). Ancak İcra ve İflas Kanunu’nda açık bir hüküm bulunmamasına rağmen kamu düzenine aykırı işlemlere karşı şikayetin bir süreye tabii olmadığı öğretide benimsenmiş olup Yargıtay kararlarında da kabul edilmektedir....

                  Takip şartı olan derdestlik itirazı kamu düzenine ilişkin olduğundan süresiz şikayet yolu ile icra mahkemesinde ileri sürülür. Zira şikayet icra ve iflası organlarının takip hukukuna aykırı işlemler sebebi ile icra mahkemesine başvurulan bir hukuki çaredir. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin derdestliğinin takip şartı olduğuna ilişkin kararları da bulunmaktadır. (12 H.D. 11.01.2016 23282/10; 12 H.D. 27.10.2015,13155/25994; 12 H.D. 28.05.2015, 10345/14609; 12 H.D. 04.12.2014, 21481/29314; 12 H.D. 25.03.2014, 5146/8532). İcra İflas Kanunu’nda hakkın yerine getirilmemesi veya sebepsiz sürüncemede bırakılması nedeni ile ileri sürülecek şikayet, bir süreye tabi tutulmamıştır (İİK m. 16/2). Ancak İcra ve İflas Kanunu’nda açık bir hüküm bulunmamasına rağmen kamu düzenine aykırı işlemlere karşı şikayetin bir süreye tabii olmadığı öğretide benimsenmiş olup Yargıtay kararlarında da kabul edilmektedir....

                    UYAP Entegrasyonu