Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda, taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi şeklinde bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olmakla borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır....

İİK'nun 82/4 maddesine dayalı haczedilmezlik şikayetinde; ispat külfeti borçluya ait olup, ispat ise mahallinde yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi ile mümkündür. Somut olayda, borçlunun çiftçilikle uğraşması nedeniyle malik olduğu taşınmaza yönelik haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu yargılama aşamasında vekilinin vekillikten çekilme dilekçesinin şikayet edene tebliği üzerine, asil şikayetçinin duruşmaya katılmadığı, delil avansının yatırılmadığı, bu nedenle davanın kanıtlanamadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş ise de; delil avansının yatırılması hususunda borçlu ya da vekiline herhangi bir tefhim ya da tebligat yapılmadığı, süreye ilişkin ara kararda sürenin “kesin” olduğunun belirtilmediği ve verilen sürede ara karar gereğinin yerine getirilmemesinin sonuçlarının açıklanmadığı görülmektedir. Kesin sürenin sonuç doğurabilmesi için usulünce ve eksiksiz olması gerekir (Hukuk Genel Kurulu'nun 12.12.2012 tarih, 2012/9-1202-1218 E.- K. sayılı ilamı)....

    O halde mahkemece, borçlu vekilinin öğrenme tarihi 09.05.2016 olup, haline münasip evin haczedilmezlik şikayet tarihi 11.05.2016 olduğu görülmekle şikayetin yedi günlük yasal sürede olduğu kabul edilerek işin esası incelenip oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde istemin süre aşımından reddine karar verilmesi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle; Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 28.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      Yukarıda açıklandığı şekilde her haciz yeni bir şikayet hakkı doğuracağından borçlunun 19/02/2022 tarihli hacze karşı şikayet hakkı bulunmakta olup bu hacze yönelik davet kağıdının tebliğ tarihine göre yapılan şikayet yasal süresindedir. O halde mahkemece; süresinde olan haczedilmezlik şikayetinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, şikayetin süresinde olmadığı gerekçesi ile reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı tarafın istinaf başvurusunun esasa ilişkin diğer yönler incelenmeksizin kabulü ile, HMK'nın 353/1- a/6 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, İİK'nın 82/4 maddesine dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK md. 82/1-12. 3. Değerlendirme İİK'nın 82/1-12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şarttır. Bu nedenle borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nın 106. ve 110. maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi gerekir. İİK'nın 106. maddesinin haciz tarihi itibari ile uygulanması gereken hükmünde; “Alacaklı, haczolunan mal taşınır ise hacizden itibaren altı ay, taşınmaz ise hacizden itibaren bir yıl içinde satılmasını isteyebilir” düzenlemesine yer verilmiştir....

        Somut olayda; borçlunun Kırklareli ili Lüleburgaz ilçesi Kocasinan Mah. 402 ada 28 parsel 12 nolu bağımsız bölüme 11/01/2019 tarihinde yeni haciz konduğu, 23/01/2019 tarihinde 103 davetiyesinin borçlu asile tebliğ edildiği, 28/01/2019 tarihinde şikayet eden vekili tarafından icra müdürlüğü nezdinde haczin fekkinin talep edildiği anlaşılmıştır. Şikayet eden ve vekili tarafından 103 davetiyesi tebliğinin usulsüzlüğüne ilişkin bir iddia olmadığı ve şikayet eden vekilinin 28/01/2019 tarihinde icra dosyasına sunduğu talep dilekçesi ile hacizden haberdar olduğu buna rağmen şikayet eden vekili tarafından 19/04/2019 tarihinde dava açıldığı, şikayetin kanunda düzenlenen 7 günlük süreden sonra yapıldığı anlaşılmakla, davacı tarafın davasının süre aşımından reddine" karar verildiği görülmüştür....

        Dairemizin kaldırma kararından sonra yapılan yargılama sonucunda Mahkeme; meskeniyet iddiasına dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkının yalnızca tapu maliki borçluya ait olduğu, şikayet eden T1 tapu kayıt maliki olmadığı, davacının taşınmazdaki hissesini 31/03/2021 tarihinde T3 sattığı gözetildiğinde, şikayet edenin meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin aktif sıfat yokluğu nedeniyle reddine karar vermiştir....

        İİK'nın 82/1 maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şarttır. Bu nedenle borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nın 106 ve 110 maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi ve halen geçerli ve devam eden bir haczin bulunup bulunmadığının mahkemece resen tespit edilmesi gerekir. Şikayet tarihinden önce anılan maddeler uyarınca haczin düştüğünün veya haczin kaldırıldığının belirlenmesi halinde, davacının düşen bir haczin kaldırılmasını istemekte hukuki yararı olmayacağından meskeniyet şikayetinin fuzuli yapıldığının kabulü gerekir....

        Hukuk Dairesi HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret İLK DERECE MAHKEMESİ : Bafra İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki haczedilmezlik şikayetine ilişkin uyuşmazlıktan dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince, şikayetin kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. Kararın şikayet edilen alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayet edilen alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Şikayetçi borçlu, icra mahkemesine başvurusunda; haczedilen taşınmazın 3367 sayılı Yasa'nın 15. maddesine göre 3. kişiler tarafından haczedilmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek haczedilmezlik şikayetinde bulunmuş, mahkemece, şikayetin süre yönünden reddine karar verilmiştir. Haczedilmezlik şikayetinin, taşınmaz haczinin öğrenildiği tarihten itibaren, İİK. 'nun 16. Maddesinde belirtilen 7 günlük yasal süre içerisinde yapılması zorunludur. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup, yargılamanın her aşamasında resen nazara alınması gerekir....

          UYAP Entegrasyonu