Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

yazılı olan borcun tamamına, ferilerine, faiz miktarına, faiz türüne, senet altındaki imzaya itiraz ettiklerini, takibe dayanak senedin aslının dosyaya ibraz edilmediğini, bu sebeple; şikayetlerinin ve itirazlarının kabulü ile takibin iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir....

Davalı borçlu vekili ödeme emri tebliğ tarihine göre süresinde olmayan ....04.2015 tarihli itiraz dilekçesinde, müvekkili adına çıkarılan örnek ... ödeme emrine ilişkin tebligatın usulsüz olarak muhtara teslim edildiğini, bu şekilde takip kesinleştirilerek müvekkili aleyhine hacze girişildiğini, müvekkilinin iş bu icra takibinden haberdar olması ile iş bu itiraz dilekçesini verdiğini bildirerek borcun tamamına, faiz oranına, faiz miktarına ve tüm ferilerine itiraz etmiştir. İcra Müdürlüğünce süresinde yapılmayan itirazın reddine karar verilmiştir. Bunun üzerine davalı borçlu tarafından ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi istemi ile dava açılmış ve mahkemece ....05.2015 tarihli kararı ile, ödeme emrinin tebliğ tarihinin 03.04.2015 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından süresinde itiraz edildiğinin mahkeme kararı ile kabulü üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması isteminde bulunmuştur....

    Şti. adına açılan icra dosyasının tüm faiz ve ferilerine itiraz ediyorum." şeklinde olduğunu, itiraz dilekçesinin içeriği itibariyle borca kısmi itiraz niteliğinde olduğunu, itiraz etmek istediği miktarı itirazında açıkça ve ayrıca göstermediğini, mahkeme tarafından şikayet sebeplerinin yerinde görülmediğinde dahi bu defa takibin asıl alacak yönünden devamı gerektiğini ileri sürerek şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince " İstanbul 2....

    Takibin şekline göre, ilamsız takipte; takibe, icra dairesinin yetkisine, takip dayanağı belgeye, borca, imzaya, faiz ve fer'ilere yönelik her türlü itiraz İİK'nın 62. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde icra dairesine yapılır. Takip dayanağı belgeler içerisinde hakkında takip yapılan borçlu şirketin sorumlu tutulmasını gerektirecek bir belgenin bulunmadığı, bu nedenle takip yapılamayacağı iddiası, ayrıca Türk Lirası üzerinden başlatılan takipte, yabancı para kurunun hatalı tarihe göre belirlendiği ve istenildiği iddiası İİK'nın 58. maddesinde yazılı kamu düzeninden olan sebeplerden olmayıp, borca itiraz niteliğindedir. Bu iddialar borca itiraz niteliğinde olduğundan itiraz üzerine duran takibin devamını sağlayacak itirazın kaldırılması ya da iptali davasında gözetilir....

    Takibe konu ipotek, teminat ipoteği niteliğinde olduğundan takip tarihinden sonra talep edilen işleyecek faiz oranına yapılan itiraz, limit aşımı yapıldığı iddiasına dayalı olup, bu konudaki şikayet süresiz olarak yapılacağından mahkemece limit aşımı şikayeti yönünden esastan inceleme yapılarak karar verilmiştir. Somut olayda; şikayetçi borçlu şirkete icra emri 01/10/2018 tarihinde ve ikinci kez de 14/08/2019 tarihinde tebliğ edildiğine göre, borçlunun takipte talep edilen miktar kadar borcu olmadığına dair borca itirazı ve takibe dayanak belgelerin icra emri ekinde tarafına tebliğ edilmediğine yönelik şikayet ve itiraz nedenlerine dayalı olarak 06/09/2019 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru, yasal yedi günlük süre geçirildikten sonra yapıldığından mahkemece bu kısımlara yönelik şikayetin süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken, esastan inceleme yapılarak borca itiraz ve şikayetin reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....

    Somut olayda, borçluların mahkemece incelenen şikayet ve itirazlarının yanında işlemiş ve işleyecek faiz oranına da itiraz ettikleri ve faize faiz yürütüldüğünü ileri sürdükleri halde, mahkemece anılan talep incelenmeksizin ve bu konuda yukarıda değinilen 6100 Sayılı HMK.'nun 297.maddesinde belirtilen ilkelere göre olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlunun ödeme emrinin tebliği üzerine yasal süre içerisinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda; sair şikayet ve imzaya itirazının yanı sıra, borca ve takipte talep edilen avans faiz oranına da itiraz ettiği, mahkemece, borçlunun imzaya itirazının feragat nedeni ile, diğer itirazlarının ise esasa ilişkin nedenlerle reddine karar verildiği görülmektedir....

        Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet eden-borçlular vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri İstinaf sebeplerini tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senedine özgü takipte, ödeme emrine dayanak senedin tebliğ edilmediğinden bahisle şikayet ile yetkiye itiraz ile bonoda tahrifat yapıldığı, senedin sonradan doldurulduğu ve teminat senedi olduğuna ilişkin borca itiraz ve faize itiraza ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, TTK'nın 780/2-f maddesinin göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanan aynı Kanun'un 680. maddesi, 3095 Sayılı Kanun’un 2/2. maddesi, İİK'nın 167/2. ve 168/1-1. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 58. maddesi ile 169/a maddesi. 3. Değerlendirme 1....

          Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; ihtarnameye 8 gün içinde itiraz edilmiş olmasının takip başlatılmasına engel olamayacağı gibi itiraz edilmemesinin de takibe yönelik itirazın incelenmesine engel olmaması gerektiği, ihtarnameye 8 gün içinde itiraz edilmemesinin hukuki sonuçları hakkında ihtarnamede bilgi yer almadığını, asıl borca yönelik itirazların incelenmediği gibi faize ve faiz oranına yönelik itirazlar yönünden de gerekçeli bir açıklama yapılmadığı, kredi sözleşmesi, ipotek akit tablosu ve hesap kat ihtarnamesi birlikte değerlendirilip asıl alacak ve faiz taleplerinin ihtarnameye uygunluğu denetlenerek, kat ihtarı tebliği ile kesinleşen alacak miktarı ile asıl alacak tutarına kredi sözleşmeleri, ipotek akit tablosu ve hesap kat içerikleri dikkate alınarak işlemiş ve işleyecek faiz yönünden bir bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği halde hiçbir incelemeye gerek duymaksızın davanın reddedildiğini, kredi sözleşmesinde faiz oranı belirtilmediği halde takipte %45 faiz...

          Somut olayda, iddianın yukarıda özetlenen içeriği itibariyle; davacı/borçlunun borç miktarı ve faiz ile ferilerine ilişkin itirazı 7 günlük itiraz süresine tâbi olup, yukarıda açıklandığı şekilde 28/06/2018 tarihli icra emri tebligatı, bu tebligata karşı süresinde şikayet yoluna başvurulmadığından, kesinleşmiş olduğuna göre, davacının borca, faize ve ferilerine itiraza dayalı olarak 06/05/2019 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvurunun da, yasal yedi günlük süre geçirildikten sonra olduğu açıktır. Açıklanan bu nedenlerle; davacı tarafın tüm itiraz ve şikayetlerinin reddi gerekirken mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalının istinaf sebeplerinin yerinde olduğu, kararın usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla, HMK'nın 353/1- b/2 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir....

          UYAP Entegrasyonu