Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ticaret Mahkemesince verilen ilamların esas alınarak yapılan hesaplamalara yönelik şikayet ya da şikayetler derdest olsa dahi, yukarıda belirtilen ilama göre yapılan hesaplamaya ilişkin şikayet yönünden, şikayetlerin bekletici mesele yapılmasını gerektirir hukuki bir neden bulunmamaktadır. İptali istenilen 03/12/2019 tarihli muhtırada bakiye borç miktarının 4.838.268,80 TL olarak belirtildiği, ilk derece mahkemesince bakiye borç miktarının belirlenmesi amacıyla aldırılan raporda dosya alacağının 8.183.173,74 TL olduğu, bakiye borç muhtırasında tespit edilen bu rakama göre düzeltilmesi gereken fazla istem bulunmadığından borçlunun talebi ile bağlı kalınmak suretiyle şikayetin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Belirtilen bu gerekçeye göre ilk derece mahkemesi kararı hukuka uygun olduğundan ve ileri sürülen istinaf sebepleri yerinde olmadığından davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre 3 kamu bankasından bilgi alınması gerektiği, Mevduat Faizinin hangi oranlarda ve hangi tarih aralığında uygulandığı açıkça yazılmadığı, 25.06.2020 tarihinde düzenlenen icra emrindeki meblağ ile dosya kapak hesabının birbiriyle örtüşmemesi gibi, bakiye borç muhtırasının gönderilmediğini ve fahiş miktarda tahakkuk ettirilen faizler nedeniyle mağdur olan borcu, haciz baskısı altında ihtirazi kayıtla ödemek zorunda kaldığını, bununla birlikte İcra emrinde toplam alacak bedeline geçmiş gün faizlerinin de dahil edilmek suretiyle toplam alacak bedeline faiz işletilmesi ile geçmiş gün faizlerine de beraberinde faiz işletildiğini, geçmiş gün faizlerini asıl alacak gibi hesaba dahil edilmesi, taleple bağlılık ilkesine aykırı olduğu, ifade edilerek Şikayetin kabulü ile takibinin iptaline karar verilmesi talep etmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Borçlu vekili, davalı tarafça müvekkili aleyhine... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2009/411 Esas, 2011/654 Karar sayılı ilamı gereğince , ... 2. İcra Müdürlüğü’nün 2012/9712 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra dosyasına gerekli ödemenin yapıldığını, borçlarının kalmadığını belirterek icra muhtırasının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, vekalet ücretinin takas ve mahsuba konu olamayacağı, 03.04.2014 tarihli rapora göre 12.641,48 TL olarak borçludan istenilen miktarda fazla bir talebin bulunmadığının tespit edildiği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir....

    Uyuşmazlık; gelir vergisi kesintisi yapılmak suretiyle dosya borcunun tamamının ödendiği iddiasına dayalı 8.435,77 TL tutarındaki 18/05/2017 tarihli bakiye borç muhtırasının iptali talebine ilişkindir. Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihine göre uyuşmazlık konusu değerin, yukarıda belirtilen kesinlik sınırını geçmediği anlaşıldığından, anılan Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz kabiliyeti yoktur. 5311 sayılı Kanunla değişik İİK.nin 364/1-2. maddeleri ve 6100 sayılı HMK'nin 366. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352. maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin (REDDİNE), 10/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      İcra Müdürlüğü 2015/10306) sayılı dosyasında gönderilen icra takibi ve Yargıtay onamasından sonra yatırılan teminat harici talebi içerir borç muhtırası gönderildiği, dosyada birkaç defa bakiye borç miktarının hesabının yapılması istendiği ve farklı farklı kapak hesapları alındığı, kapak hesapları arasında ciddi farklar olduğu, borç muhtıraları ile kapak hesapları arasındaki farkların giderilmesi ve kalan bakiyenin ne olduğunun anlaşılması gerektiği, sunulan kapak hesabına göre 29.868,52 TL bakiye borç göründüğü, bundan önceki muhtıraya göre 26.653,92 TL borçlu göründüğü, itiraz üzerine yapılan hesapta 1.994,47 TL alacaklı durumuna geldikleri, en son yapılan kapak hesabına itiraz edildiği fakat itirazın reddedildiği, dosyada müvekkil tarafından fazla miktarda yatırılan ödemenin iade edilmesi gerektiği, kapak hesabının düzeltilmesi gerektiği, bu nedenle şikayetin kabulü ile İcra Müdürlüğünün usul ve yasaya aykırı olan hesaplamasının kaldırılarak dosyadaki yasal kesintilerin nazara alınmasına...

      Somut olayda; mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda alacaklının bakiye 9.044.60 TL alacağının olduğunun bildirilmesine ve şikayet yoluna başvurarak bakiye alacağının olduğunu iddia eden başvuru sahibi alacaklı olmasına rağmen, mahkemece yanılgılı değerlendirmeyle toplam borç miktarının icra müdürlüğünce yapılan kapak hesabından fazla olduğu ancak talebe bağlı kalınarak şikayetin reddine karar verildiği şeklinde hüküm kurulduğu görülmüştür. O halde; şikayet edenin alacaklı olduğu nazara alınarak ve hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre bakiye alacağın bulunduğu gözetilerek şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

        tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından başlatılan kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminata ilişkin ilamlı icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; bakiye borç muhtırasının iptali talebinde bulunduğu, mahkemece şikayetin kabulü ile borç muhtırasının iptaline, icra vekalet ücreti ve harcın maktu hesaplanmasına karar verildiği, kararın alacaklılar tarafından temyiz edildiği görülmüştür. 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa’nın 21. maddesi ile değişik 2942 sayılı Yasa’nın Geçici 6. maddesinin 7. fıkrasında; ''Bu madde kapsamında açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespiti davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir.''...

          İcra Müdürlüğünün 2017/7335 Esas sayılı dosyasından düzenlenen 20/06/2021 tarihli kapak hesabında tespiti yapılan bakiye borç miktarının 16.416,69 TL olarak TESPİTİNE, İcra müdürlüğünce bu miktar üzerinden borçluya borç muhtırası çıkarılmasına" karar verilmiştir. Davalı-takip borçlusu vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporuna itirazlarını dikkate alınmadığını, usul ve yasaya aykırı tespit içeren rapor dikkate alınarak hüküm verildiğini beyanla, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

          İcra Müdürlüğünün 2015/22687 E. sayılı dosyasından davalının kendi talebi ile çıkarılan 17/01/2019 tarihli borç muhtırasından cevap dilekçesinin kendilerine tebliğ edildiği 17/05/20019 tarihinde haberdar olduklarını, 89/1 haciz ihbarnamesiyle 3. kişi bankadan tahsil edilen paranın tahsiline ilişkin taleplerde tahsilatı yapan icra müdürlüğünün iadeye karar verme yetkisi olmadığından alacaklı tarafın talebi doğrultusunda çıkarılan 17/01/2019 tarihli borç muhtırasının iptaline ve muhtıranın dayanağı olan icra müdürlüğü kararının da kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı -alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı-borçlu hakkında İstanbul 31....

          Şti ye 89/1 haciz ihbarnamesinin 30.07.2019 tarihinde tebliğ edildiği,üçüncü şahsın 06.08.2019 tarihli itirazında borçluya toplamda 23.112.95 TL borçlarının olduğunu belirtip bu miktar üzerindeki alacağa itiraz ettikleri,borçlunun talebi üzerine üçüncü şahsa 03.09.2019 tarihli borç muhtırasının tebliğ edildiği bu muhtırada borç bakiyesinin 310.751.59 TL olarak gösterildiği ve borcun yedi gün içinde ödenmesinin istendiği,icra müdürlüğünün 20.09.2019 tarihli kararı ile 89/1 haciz ihbarnamesi ile uhdelerinde olduğu kabul edilen parayı göndermediği için üçüncü şahsın borçlu olarak eklenmesi talebinin parının 89/2 haciz ihbarnamesi ile istenmesi gerektiğinden gerekli prosedür tamamlanmadan üçüncü şahsın dosyaya borçlu olarak eklenmesi talebinin reddine karar verilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu