Şikâyet hakkını kullanma konusunda asıl olanın vekâlet verenin iradesi olduğu yönündeki ilke ışığında somut olaya gelince; Dosya içerisinde mevcut olan ve Abercrombie & Fitch Europa S.A. yetkilisi tarafından ... irtibat bürosu yetkilisi ...’e verilen asıl vekaletnamenin içeriğinde “Bir gümrük süreci ya da başka bir süreci takip etme anlaşması vaka bazında mektup, faks veya e-posta iletişimi ile yapılacaktır.” şeklindeki kısıtlamanın bulunması ve Dairemizin 28.11.2019 tarihli tevdii kararına rağmen katılan firma vekilinin; sanık hakkında şikayet hakkının kullanılması amacıyla ve şikayet tarihini kapsar şekilde marka sahibi firmanın yetkilisi tarafından kendilerine verilmiş izin içeren mektup, faks veya elektronik posta iletisi aslını veya tercümesinin onaylı örneklerini dosyaya ibraz edemediği anlaşıldığından, sanık hakkında usulüne uygun ve geçerli bir şikayet bulunmadığı gözetilmeden davanın düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi, Kanuna aykırı ve sanığın...
& ... SA şirketinin yetkilisi tarafından Av. ...’a verilen vekâletnamenin içeriğinde “İş bu vekaletname dava başına mektup, telefaks veya e-mail iletişimi ile kullanılacaktır ve önce aşağıda imzası bulunan tarafından onaylanacaktır.” şeklindeki kısıtlamanın bulunması ve Dairemizin 15/09/2021 tarihli tevdi kararına rağmen şikayetçi firma vekilinin, sanık hakkında şikayet hakkının kullanılması amacıyla ve şikayet tarihini kapsar şekilde marka sahibi firma yetkilisi tarafından kendilerine verilmiş izin içeren mektup, telefaks veya elektronik posta iletisi aslını veya tercümesinin onaylı örneklerini dosyaya ibraz edemediği anlaşıldığından, Davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi olmayan şikayetçi vekilinin vaki temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi gereğince REDDİNE, 25/05/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Ancak, gerçek ya da tüzel kişi olan adi ortaklığın ortaklarından her birinin, adi ortaklık hakkında yapılan takibe yönelik olarak şikayet haklarının bulunduğu izahtan varestedir. Somut olayda icra mahkemesine başvuranın iş ortaklığına izafeten... ... Ltd. Şti. olduğu ve şikayet dilekçesine ekli vekaletname ile, iş ortaklığı yetkilisi tarafından avukata vekalet verildiği görülmektedir. Dolayısıyla, şikayet, iş ortaklığına ilişkin olup, şikayete gelenin ise, iş ortaklığını oluşturan şirketlerden biri olmasına ve dolayısıyla taraf ehliyeti bulunmasına rağmen iş ortaklığı hakkında karar verilmeyip, şikayet başvurusu bulunmayan ... ... Ltd. Şti. hakkında hüküm kurulması isabetsizdir....
& ... İnşaat Harf. Nak. ve Tic. Ltd.Şti. Adi Ortaklığı) adına ve adi ortaklığı oluşturan diğer şirket olan ... İnşaat Harf. Nak. ve Tic. Ltd. Şti. adına ödeme emri gönderilmiş olduğunu belirterek, söz konusu adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından pasif husumet yokluğu nedeni ile takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, şikayet eden borçlunun yasal süresi içinde istemde bulunmadığından, istemin süre aşımından reddi ile, her bir borçlu adına ayrı ayrı ödeme emri gönderilerek tebliğ edildiğinden bahisle pasif husumet yokluğu şikayetinin de reddine karar verildiği görülmüştür. 19.06.2015 tarihli mahkeme kararı, borçlu ... İnşaat San. ve Tic....
Gerçek ya da tüzel kişi olan adi ortaklığın ortaklarından her birinin, adi ortaklık hakkında yapılan takibe yönelik olarak şikayet haklarının bulunduğu izahtan varestedir. O halde mahkemece, taraf ehliyetine ilişkin bu durumun da gözetilerek, ... İnşaat San. ve Tic. A.Ş. & .....İnşaat Harf.Nak. Ve Tic. Ltd.Şti. Adi Ortaklığı hakkındaki ödeme emrinin iptaline ve şikayet eden.... İnşaat San. ve Tic. A.Ş. yönünden takibin kesinleştirilmesine ilişkin icra müdürlüğünün 06.08.2014 tarihli kararının iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. L.B....
Şikâyet hakkını kullanma konusunda asıl olanın vekâlet verenin iradesi olduğu yönündeki ilke ışığında somut olaya gelince; Dosya içerisinde mevcut olan ve Abercrombie & Fitch Europa S.A. yetkilisi tarafından Av. ...’a verilen vekaletname içeriğinde “İş bu vekaletname dava başına mektup, telefaks veya e-mail iletişimi ile kullanılacaktır ve önce aşağıda imzası bulunan tarafından onaylanacaktır.” şeklindeki kısıtlamanın bulunması ve Dairemizin 03/10/2019 tarihli tevdii kararı sonrası, katılan firma vekili tarafından 31/12/2019 tarihinde dosyaya ibraz edilen e-mail yazışması içeriğinden sanıklar hakkında şikayet yetkisi içeren belge sunulamadığının anlaşıldığı, böylece marka sahibi firmanın sanıklar hakkında şikayet tarihi itibarıyla hukuken geçerli bir şikâyetinin bulunmadığı gözetilmeden, davaların düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi, Kanuna aykırı ve sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen HÜKÜMLERİN...
& ... Avukatlık ortaklığı olduğunu, borçlu sıfatı bulunmadığından bahisle takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, talebin kabulüne karar verilerek icra emrinin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. Takibe dayanak ilamın incelenmesinde borçlu adi ortaklık olup; takip talebinde adi ortaklık gösterildikten sonra alt kısımda adi ortaklığı oluşturan ortakların her birinin adının yazılı olması bir başka deyişle adi ortaklığı oluşturan ortakların borçlu olarak gösterilmesi gerekmektedir. Aksi halde geçerli bir takipten söz edilemez. Somut olayda yukarıda belirtilen zorunluluğa riayet edilmeksizin, takipte borçlu olarak, şikayet eden ...'un gösterildiği, usulüne uygun şekilde, ... & ... Avukatlık adi ortaklığı ortakları başlığı altında adi ortaklığı oluşturan tüm ortakların ayrı ayrı gösterilmediği, icra emrinin de bu takip talebine göre sadece ... hakkında düzenlendiği görülmektedir. Bu şekilde başlatılan takip geçerli bir takip değildir....
Şikâyet hakkını kullanma konusunda asıl olanın vekâlet verenin iradesi olduğu yönündeki ilke ışığında somut olaya gelince; Dosya içerisinde mevcut olan ve Abercrombie & Fitch şirketi yetkilileri tarafından ... irtibat bürosu yetkilisi ...’e verilen asıl vekaletnamenin içeriğinde “ İşbu vekaletname dava başına mektup, telefaks veya e-mail iletişimi ile kullanılacaktır ve önce aşağıda imzası bulunanlar tarafından onaylanacaktır" şeklindeki kısıtlamaların bulunması ve Yargıtay 19.Ceza Dairesi'nin 25/03/2021 tarihli tevdii kararına rağmen, katılan firma vekilinin; sanık hakkında şikâyet hakkının kullanılması amacıyla ve şikâyet tarihini kapsar şekilde marka sahibi firmaların yetkilileri tarafından kendilerine verilmiş izin içeren mektup, telefaks veya elektronik posta iletisi aslını veya tercümesinin onaylı örneklerini dosyaya ibraz edemediği, edilen belgenin de fotoğraf fotokopisinden ibaret olup, yeterli görülemeyeceği anlaşıldığından, marka sahibi firmanın sanık hakkında şikayet tarihi...
& .... İş Ortaklığı tarafından ödendiğini, bu iş ortaklığının asıl işveren olduğunu, davalı iş ortaklığı ile diğer davalı Kredi ve Yurtlar Kurumu Keşan Yurt Müdürlüğü arasındaki anlaşmaya istinaden Kredi Yurtlar Kurumu Keşan Yurt Müdürlüğünde 01.01.2012 tarihinden 12.09.2012 tarihine kadar aralıksız olarak çalıştığını, brüt aylık ücretinin 1.328,58 TL olduğunu, davalı iş ortaklığı tarafından müvekkilinin iş akdinin 13.09.2012 tarihinde feshedildiğini, yapılan feshin soyut iddiaya dayalı, ispattan yoksun ve haksız olduğunu, müvekkilinin işe alkollü gelme gibi bir durumunun olmadığını, Keşan Yurt Müdürlüğünde memur olarak görevli .. . isimli şahsın müvekkiline karşı duyduğu kin ve husumet yüzünden haksız olarak şikayet ettiğini iddia ederek, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir....