Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, evrak üzerinden yapılan inceleme sonunda iddia, savunma, toplanan delillere göre, haciz sırasında haciz mahallinde bulunan 3.kişi şirket tarafından istihkak iddiasında bulunulduğu, dosya kapsamındaki belge içeriklerine göre İİK 97 maddenin uygulanması koşullarının somut olayda oluşmadığı, bu nedenle İİK 99 madde uyarınca işlem yapılmasında usul ve yasaya aykırı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacının talebi, icra müdürlüğü işlemini şikayettir. Somut olayda, takip konusu 15.2.2012 keşide 21.10.2011 ibraz tarihli çek de borçlu NR Moda Tekstil San ve Dış Tic. Ltd. Şti'nin adresi Göztepe Mahallesi Orhangazi Caddesi Huzur İş Merkezi No: 25 Kat: 4 Bağcılar İstanbul'dur....

    İcra müdürlüğünün 2020/1046 Esas sayılı takip dosyasından 19/07/2021 tarihinde haczin İİK 99'a göre yapılmasına karar verildiği, akabinde 06/08/2021 tarihinde İİK 97'e göre karar almak üzere tevdi edildiği, bu nedenle haczin İİK 99'a göre yapılması talebi ile müdürlüğün 06/08/2021 tarihli kararının iptalini talep etmiştir. 08/07/2021 tarihli haciz tutanağının tetkikinde haciz adresinin takip borçlularının adresi olmadığı, haciz mahallinde borçluların hazır bulunmadığı, haciz mahallinde borçlulara ait evrak bulunduğuna dair haciz tutanağına yansıyan herhangi bir bilgi bulunmadığı gibi icra müdürlüğünce de ilk tensibinde haczin İİK 99 'e göre yapılması yönünde karar verildiği dikkate alınarak müdürlüğün 06/08/2021 tarihli İİK 97'e göre karar alınması için dosyanın mahkemeye tevdi işlemi usul ve yasaya aykırı olduğunu" dair karar verildiği görülmüştür....

    müdürlükçe geçerli bir istihkak iddiası bulunmaması nedeni ile İİK 97/a maddesi uygulanması gerektiğini beyanla şikayetin kabulü ile Anadolu 5 İcra Müdürlüğünün 2020/5461sayılı dosyasından verilen 07/02/2020 tarihli kararın kaldırılmasına, İİK 97 maddesi gereğince takibin devamına karar verilmesini istemiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, İİK.’nun 96- 97 maddesine göre yapılan haczin İİk 99. Maddesine göre yapılmış sayılmasına yönelik şikayet niteliğindedir. Haczin İİK'nun 97. maddeye göre yapılması halinde istihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğü'nce İİK'nun 97/1. maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. Prosedür işletilmemişse, dava açma süresi henüz başlamış olamayacağından, 3. kişi davasını hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödeninceye kadar açabilir. Prosedür işletilmişse, İcra Mahkemesi'nce verilecek kararın tefhimi veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde istihkak davası açılabilir....

    Uyuşmazlık; alacaklı tarafından yapılan İİK’nun 97- 99. maddelerinin uygulanmasına ilişkin şikayete ilişkindir....

    Mahkemece, borçlu ...... hakkında takibin kesinleştiği adreste şikayetçi firmanın faaliyet gösterdiği, fiili ...... esnasında borçlu firmanın da isim tabelasının tespit olunduğu, şikayetçi 3. kişi ...... ile borçlu ...... arasında fiili ve...... bulunduğu bu nedenle borçlu firma adresinde İİK 97. maddesi uyarınca ...... yapılmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile şikayet talebinin reddine karar verilmiş, karar şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-) Şikayet eden vekilinin muhafaza işlemi ve haczin İİK 99. maddesi gereği yapılmasına yönelik şikayetleri yönünden; icra mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümler ile ve genel olarak da İİK'nin 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan mahkeme kararları kesindir....

      Maddesi'ndeki hükümler uygulanabileceğini belirterek mahkemece verilen 2004 S.lı İcra ve İflas Kanunu'nun 97. Maddenin uygulanmasına dair kararın hukuka aykırı olduğundan kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık; haciz işleminin İİK.'nın 96- 97. maddeleri yerine 99. maddesine göre yapılması yönündeki icra memur muamelesini şikayet niteliğindedir. İİK.'nın 97/a maddesinde, "Bir taşınır malı elinde bulunduran kimse onun maliki sayılır. Borçlu ile üçüncü şahısların taşınır malı birlikte ellerinde bulundurmaları halinde dahi mal borçlu elinde addolunur. Birlikte oturulan yerlerdeki mallardan mahiyetleri itibariyle kadın, erkek ve çocuklara aidiyetleri açıkça anlaşılanlar veya örf ve adet, sanat, meslek veya meşgale icabı olanlar bunların farz olunur. Bu karinenin aksini ispat külfeti iddia eden kişiye düşer." düzenlemesi yer almaktadır. Dairemizce yapılan değerlendirmeler neticesinde; HMK.'...

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, alacaklı tarafından açılan ve İİK. 'nun 99. Maddesine göre yapılmış sayılan menkul haczi işleminin İİK.'nun 96 ve 97. Maddelerine göre yapılmış sayılması talebini içeren şikayete ilişkindir. Somut olayda, dava konusu haciz sırasında icra memurunun haczin İİK 99.maddesi uyarınca yapılmış sayılmasına karar verdiği, haciz tutanağında adreste hazır bulunan 3.kişi yetkilisi tarafından menkullerin borçlu ile ilgisi bulunmadığı gerekçesi ile istihkak iddiasında bulunulduğu, alacaklının buna istinaden haczin İİK 96- 97.maddesi gereği yapılması gerektiği ileri sürülerek memur işlemine şikayette bulunulduğu anlaşılmıştır....

      Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, İİK'nun 99. maddesine aykırı işlem yapıldığı, ayrıca borçlu elindeki malların üçüncü şahsa ait olduğunun beyan edilmesi halinde borçluya istihkak davası açmak üzere yedi günlük süre verilmesi gerektiği yapılan fiili haczin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulüne karar verilmiş; karar, davalı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. İhtilaf, üçüncü kişinin İİK’nun 96. ve 99. maddelerinin uygulanmasına ilişkin şikayet talebi ile haczin ve muhafaza işleminin kaldırılmasına yönelik şikayet talebine ilişkindir. Somut olayda, icra takibinin tarafı olmayan 3. kişinin şikayeti ile haczin kaldırılmasına karar verilemez....

        Ancak, İİK 97-99. maddelerinin uygulanmasına ilişkin şikayet isteminde bulunabilir. Buna göre, temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, göre usul ve kanuna uygun olup 3. kişi vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....

          UYAP Entegrasyonu