Öte yandan İİK'nun 265/son maddesinde; ihtiyati haciz kararına yapılan itiraz üzerine verilen kararın temyiz edilmesinin, kararın icrasını durdurmayacağı öngörülmüştür. Somut olayda yapılan itiraz üzerine, ihtiyati haciz, henüz kesin hacze dönüşmeden ihtiyati hacze karar veren mahkemece ihtiyati haciz kararı kaldırılmıştır. Bu durumda borçlunun malları üzerine konulmuş olan ihtiyati haciz kalkar (HGK'nun 27.03.2013 tarihli, 2012/12- 1128 E, 2013/403 K. sayılı kararı). İtirazın kabulüne ilişkin mahkeme kararının temyiz edilmesi, henüz kesin hacze dönüşmeyen ihtiyati haczin kaldırılmasını engellemez....
İcra Dairesi Müdürlüğü 2023/9925 Esas sayılı dosyasıyla ilamlı takibe konu edildiğini, bu nedenle mahkeme kararının kaldırılmasına, tehir-i icra taleplerinin kabulüne, ihtiyati haczin teminat karşılığında kaldırılması konusunda görevsizlik kararı verilerek ihtiyati haciz esas takibe geçilmemesi sebebiyle İcra Hukuk Mahkemesinin görevsiz olduğuna, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlığın, İİK'nun 266. maddesi gereğince teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin olduğu görüldü. İİK.nun 266. Maddesinde ihtiyati haczin kaldırılması müessesesi düzenlenmiş olup, bu madde hükmüne göre; "Borçlu, para veya mahkemece kabul edilecek rehin veya esham yahut tahvilat depo etmek veya taşınmaz rehin yahut muteber bir banka kefaleti göstermek şartı ile ihtiyati haczin kaldırılmasını mahkemeden isteyebilir. Takibe başlandıktan sonra bu yetki, icra mahkemesine geçer"....
Birleşen (2009/1083 E.) sayılı dosya şikayetçisi vekili, müvekkilinin alacaklı olduğu dosyadan konulan ihtiyati haczin, birinci sırada yer alan alacaklı ile aynı anda infaz edildiğini, sonraki tarihli alacakların daha üst sıralara alındığını ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline ve müvekkilinin birinci derece alacaklı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir. Birleşen (2009/1083 E.) sayılı dosyada şikayet olunan ... Paz. İth. İhr. AŞ. vekili, dosyaların birleştirilmesi gerektiğini, ilk haczin müvekkiline ait olduğunu savunarak şikayetin reddini istemiştir. Birleşen (2009/1083 E.) sayılı dosyada şikayet olunan .... vekili şikayetin reddini istemiştir. Birleşen (2009/1102 E.) sayılı dosya şikayetçisi vekili, ihtiyati hacizlerinin 05.03.2009 günü konulduğunu ve İİK’nun 268 inci maddesi şartlarının sıra cetvelinden anlaşılamadığını ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. İcra Mahkemesi'nce, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, ... 4....
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, ihtiyati haczin kaldırılması kararına yönelik ek kararı temyiz eden müdahil SGK vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, 23.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Diğer bir deyimle, konusu alacak olan ve bir önlem (tedbir) olarak ihtiyati haczi gerektiren uyuşmazlıklarda, belli bir mal ya da aidiyeti yönünden uyuşulmayan bir hak mevcut değildir, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz yollarının biri takip hukukunda, diğerinin yargı kuralları içinde yer almasını sağlayan 1424 sayılı Yasa değişikliği, bu nitelendirmenin sonucunu vurgulamaktadır. Öte yandan, İcra ve İflas Kanunu’nun 261/2. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararları, aynı Yasa’nın 79-99. maddeleri arasında yer alan haczin ne suretle yapılacağına dair hükümleri dairesinde icra edilmeleri gerekir. Anılan maddeler kapsamında istihkak davaları ve bununla ilgili hükümler yer aldığından, ihtiyati haczin uygulanmasına bağlı istihkak davalarının icra mahkemelerinde ve bu davalara özgü usul kuralları çerçevesinde çözümlenmesi gerekir....
Diğer bir deyimle, konusu alacak olan ve bir önlem (tedbir) olarak ihtiyati haczi gerektiren uyuşmazlıklarda, belli bir mal ya da aidiyeti yönünden uyuşulmayan bir hak mevcut değildir, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz yollarının biri takip hukukunda, diğerinin yargı kuralları içinde yer almasını sağlayan 1424 sayılı Yasa değişikliği, bu nitelendirmenin sonucunu vurgulamaktadır. Öte yandan, İcra ve İflas Kanunu’nun 261/2. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararları, aynı Yasa’nın 79-99. maddeleri arasında yer alan haczin ne suretle yapılacağına dair hükümleri dairesinde icra edilmeleri gerekir. Anılan maddeler kapsamında istihkak davaları ve bununla ilgili hükümler yer aldığından, ihtiyati haczin uygulanmasına bağlı istihkak davalarının icra mahkemelerinde ve bu davalara özgü usul kuralları çerçevesinde çözümlenmesi gerekir....
Diğer bir deyimle, konusu alacak olan ve bir önlem (tedbir) olarak ihtiyati haczi gerektiren uyuşmazlıklarda, belli bir mal ya da aidiyeti yönünden uyuşulmayan bir hak mevcut değildir, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz yollarının biri takip hukukunda, diğerinin yargı kuralları içinde yer almasını sağlayan 1424 sayılı Yasa değişikliği, bu nitelendirmenin sonucunu vurgulamaktadır. Öte yandan, İcra ve İflas Kanunu’nun 261/2. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararları, aynı Yasa’nın 79-99. maddeleri arasında yer alan haczin ne suretle yapılacağına dair hükümleri dairesinde icra edilmeleri gerekir. Anılan maddeler kapsamında istihkak davaları ve bununla ilgili hükümler yer aldığından, ihtiyati haczin uygulanmasına bağlı istihkak davalarının icra mahkemelerinde ve bu davalara özgü usul kuralları çerçevesinde çözümlenmesi gerekir....
Yine Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2001/12-461 E. 2001/516 K. sayılı kararında da Hukuk Genel Kurulunun 1997/15-465 E. 1997/729 K. sayılı kararına da atıf yapılarak taşınmazlara konulan haczin kaldırılması isteminin icra memurunun işlemine yönelik şikayet mahiyetinde olduğundan şikayet koşulları doğrultusunda çözümlenmesi gerektiği vurgulanmış olup dairemizin çoğunluk kararında da aynı Hukuk Genel Kurulu kararlarına atıf yapılarak haczin kaldırılması isteminin icra memuru işlemini şikayet niteliğinde olduğu, şikayet koşulları doğrultusunda çözülmesi gerektiği görüşü benimsenmiştir....
Yine Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2001/12-461 E. 2001/516 K. sayılı kararında da Hukuk Genel Kurulunun 1997/15-465 E. 1997/729 K. sayılı kararına da atıf yapılarak taşınmazlara konulan haczin kaldırılması isteminin icra memurunun işlemine yönelik şikayet mahiyetinde olduğundan şikayet koşulları doğrultusunda çözümlenmesi gerektiği vurgulanmış olup dairemizin çoğunluk kararında da aynı Hukuk Genel Kurulu kararlarına atıf yapılarak haczin kaldırılması isteminin icra memuru işlemini şikayet niteliğinde olduğu, şikayet koşulları doğrultusunda çözülmesi gerektiği görüşü benimsenmiştir....
Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, hükmün yasal dayanaktan yoksun olduğunu, mahkemece ihsası rey yapılmış olduğunu, ihtiyati haciz kararına karşı bu kararın kaldırılması infazının durdurulmasının ve geri alınmasına yönelik bütün iş ve işlemlerin icra hukuk mahkemesinin değil ihtiyati haciz kararını veren Asliye Ticaret Mahkemesinin görev ve sorumluluğunda olduğunu, Asliye Ticaret Mahkemesine müracaat yerine icra müdürlüğüne talepte bulunmasının icra müdürlüğünün mahkeme kararı kapsamında talebini reddetmesi üzerine memur muamelesini şikayet davasıyla işlem tesis edilmeye çalışılmasının davacının kötü niyetini açıkça gösterdiğini, karşı tarafın mahkemeden bu kararın kaldırılması hususunda hiçbir talepte bulunmadığını, ihtiyati haciz kararının ve bu kararının uygulanması sonucunda doğan hukuki gerekçeleri ve sonuçlara muhatap olan yerin icra hukuk mahkemesi değil ihtiyati haciz kararını veren Asliye Ticaret Mahkemesi...